İZMİR- Başbakan Tayyip Erdoğan'ın oğlu Necmettin Bilal Erdoğan'ın Yönetim Kurulu üyesi olduğu ve fiilen yönettiği Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) hakkında hazırlanan soruşturma dosyasında önemli iddialar öne sürüldü. Mahkeme kararıyla yapılan telefon dinlemelerine dayandırılan dosya kapsamındaki konuşmaların odağını, İstanbul'dan Tekirdağ'a, Şanlıurfa'dan Tokat'a, Adıyaman'dan Kütahya'ya kadar Türkiye'nin birçok bölgesinde TÜRGEV'e kamu arazisi aranıp vakıf adına tahsis ettirilmesi ve işadamlarından arazi, bina veya nakit bağışı sağlanması oluşturuyor. TÜRGEV Genel Başkanı Ahmet Ergün, telefon konuşmasında bu süreci "Tabiri caizse casuslarımız yer bulup, buranın (tahsis, T24) müracaatını yapmamız lazım, diyor" ifadesiyle anlatıyor.
TÜRGEV'in açıklaması: En hafif ifadesiyle alçaklık
Bilal Erdoğan'ın savcılığa davet edilmesi ve ifadesine başvurulmasının temel dayanaklarından birini oluşturan dosya kapsamındaki telefon dinlemelerinde, arazi tahsislerinin önemli bir bölümünün, öğrenci yurdu ve okul yapımı için yapıldığı anlaşılıyor. Dosyada bu grup dışında TÜRGEV'in İstanbul Fatih-Şehzadebaşı'nda otel yaptırma ve bu amaçla belediyeden gerekli izin ve imar düzenlemelerinin hızla çıkarılması gibi görüşmelere ilişkin tapeler de bulunuyor.
Twitter’da “Haramzadeler” adlı hesaptan paylaşılan ve “TÜRGEV'in Recep Tayyip Erdoğan ve BilalErdoğan tarafından yönetilmesi" başlığını taşıyan dosyada, Bilal Erdoğan'ın odağında bulunduğu grup için "örgüt" ifadesinin öne sürülmesi dikkat çekiyor. Dosyada öne çıkan bazı iddialar şöyle:
- Dosyada Başbakan Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan, "vakfın arazi devri ve bağış toplanması işlemlerinde kamu nüfuzunu kullanarak ödemeler yaptırmak" iddiasıyla suçlanıyor ve "ödemeyi yapan şahısların kamu kurumlarında ihtiyaç duyduğu belge izin vs. işlemlerinin gerçekleştirildiği" öne sürülüyor.
- Dosyada "Bilal Erdoğan'ın Tayyip Erdoğan adına hareket ettiği, şahısların özellikle hazine arazileriyle ilgilendikleri, hazine arazilerini ihaleye fesat karıştırarak, usulsüz yöntemlerle vakıf zimmetine geçirdikleri, vakıf adına bedelsiz kamu arazisi kiraladıkları, bu araziler ile ilgili yetkili kurumlara talimatla ve önceden tasarlayarak imar plan değişiklikleri yaptırdıkları" iddia ediliyor. "Bilal Erdoğan'ın nüfuz kullanarak, gerektiğinde talimatlandırarak kamu arazilerini istediği doğrultuda kullanarak yolsuzluk yaptığı tespit edilmiştir" ifadesi de kullanılıyor.
- "Şahısların menfaatlerine uygun hazine arazisi bulamadıkları bölgelerde kamudan ihale ile iş alan büyük şirketlere, iktidar, siyaset ve kamusal nüfuzları ile baskı kurdukları, kamu ihalelerini, devletin ekonomik faaliyetlerini baskı aracı olarak kullandıkları, tespit ettkleri arazileri vakıf adına satın aldırdıkları ya da arazi bedeline mukabil parayı şahıslardan veya şirketlerden TÜRGEV adına tahsil ettikleri" dosyada öne sürülen iddialar arasında.
- Dosyada, kamuya ait olmayan bazı arazilerin de önce Hazine'ye devrinin sağlandığı, ardından rayiç bedelin uzağında karşılıklarla TÜRGEV'e kiralandığı da iddia ediliyor.
- 17 Aralık operasyonu kapsamında gözaltına alınan, ancak tutuklanmadan salıverilen işadamı Ali Ağaoğlu, Bilal Erdoğan'ın girişimi üzerine İstanbul Küçükbakkalköy'de, değeri 100 milyon dolar olduğu öne sürülen 20 dönümlük araziyi "yutkunarak" TÜRGEV'e bağışlamak durumunda kalıyor. BilalErdoğan, "Bu Ağaoğlu'nun bize bağışlayacağı araziyi takip edelim… Alalım inşallah onu" diyor. Dosyada, Ağaoğlu'nun, bağış karşılığı İstanbul'da Maslak 1453 gibi tartışılan projelerinin önündeki yasal engelleri bertaraf ettiği iddia ediliyor.
- TÜRGEV'in, Hayırlıoğlu Vakfı'nın arazisine "imar çıkarılması karşılığında bir kısım arazi ve kar payı elde ettiği" iddia edilliyor.
- Dosyadaki iddia ve konuşma tapelerine göre, Bilal Erdoğan, İstanbul'da TCDD'ye ait arazinin TÜRGEV'e tahsis edilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı'nın aynı arazi için yaptığı başvuruyu geri çekmesi için girişimlerde bulunuyor ve bakanlık müsteşarıyla görüştüğünü söylüyor.
- 73 gün tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen İranlı işadamı Reza Zarrab, 17 Aralık operasyonundan sonra kabinedeki Ekonomi Bakanlı koltuğundan istifa etmek zorunda kalan Zafer Çağlayan aracılığıyla TÜRGEV'i arıyor, bağış yapacağını söyüyor ve adamını gönderiyor.
- Dosya kapsamındaki dinleme tapelerine göre, Bilal Erdoğan, İstanbul Fatih'te Yeşilay'ın kullandığı yeri TÜRGEV'in kullanmasını sağlamak üzere gerekli işlemlerin yapılması için "Ben belediyeye baskı yaptım çabuk bitirin diye" diyor ve Yeşilay'ın altı aylık bir süre için bina kullanımından sö ederken "1sus payı" ifadesini kullanoyor.
- AKP Şanlıurfa Milletvekili Zeynep Karahan Uslu da, dosyada "ihaleye fesat karıştırmak" iddiasıyla suçlanıyor. Ancak Uslu'nun ilgilendiği arazinin şahsi bir takip değil, öğrenci yurdu yapımına yönelik olduğu dikkati çekiyor.
- Dosyaya göre, bir başka yurt yapımı için Başbakan Erdoğan, Vatan Caddesi'ndeki İGDAŞ'a ait TIR garajının TÜRGEV'e tahsisi yolunda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'a talimat veriyor. Ancak daha sonra bu garajın Meikal Park Hastanesi'ne, hastanenin yurt yapımına uygun yerinin de TÜRGEV'e tahsis edilmesi gibi bir takas formülü gündeme geliyor.
- Dosyadaki uzun bölümlerden birini, TÜRGEV'in İstanbul Şehzadebaşı'nda yaptırmak istediği otele ilişkin konuşmalar oluşturuyor. Bilal Erdoğan, otel projesinin oturtulduğu arazinin bitişiğindeki 400 metrekarelik arsasını satmamakta direnen mülk sahibine karşı izlenecek yolu telefonda TÜRGEV yetkililerine "Bunu satıyorsan bize satacaksın. Yoksa biz senin yerin yokmuş gibi projemize başlayacağız" denilmesini ileterek özetliyor.
- Dosyada Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu'nun, TÜRGEV'e, vakıf karar alıp resmi müracaat yapmadan arazi tahsisine yöneldiği, arazinin belirlenmesinden sonra TÜRGEV'in geçmişe yönelik olarak Yönetim Kurulu kararı çıkarmayı gündeme getirdiği de iddia ediliyor.
- Dosyanın ilginç bölümlerinden birini, eski Galatasaray Spor Kulübü Başkanı işadamı Adnan Polat'ın Kasımpaşa'da TÜRGEV adına bir imam-hatip lisesi yaptırma girişimi oluşturuyor. Dinleme kayıtlarına göre, Bilal Erdoğan, bağışlanacak okul için TÜRGEV'le bir ön protokol yapmak isteyen Adnan Polat'ın girişimine "daha yapılacak okulun arsasının bile alınmadığını" belirterek karşı çıkıyor. Bilal Erdoğan'ın, Adnan Polat'ın bu girişimini "beklentileri olmasına" bağlaması dikkat çekiyor.
- Dosyada TÜRGEV Genel Başkanı Ahmet Ergün ile TÜRGEV Genel Müdürü Salih Koç, "hac kurasına bile hile karıştırmak" iddiasıyla da suçlanıyor. Ergün telefonda hacca gitmeye hazırlandıklarını söyleyince Bilal Erdoğan, "Kaçıncı gidişin, nasıl (kurada, T24) çıkar ya" sözleriyle sitem ediyor. Ancak konuşmalarda, hac kurasına hile karıştırıldığı yolunda kuvvetli belirtiler gösteren ifadeler bulunmuyor.
- Dosyada yer alan bir dinleme tapesine göre, TÜRGEV Genel Başkanı Ergün, vakfın bir yurdunun açılış töreni hazırlıklarını konuşurken "kendisinin bir formalite, bir konu mankeni olduğunu, vakfın, yurdun ve öğrencilerin", "mal sahibi" ifadesiyle andığı Başbakan Erdoğan'a ait bulunduğunu öne sürüyor.(GAZETEPORT)