Havlucu hastanın kendi kanından santrifüj yöntemiyle elde edilen trombositten zengin plazmanın kullanıldığı PRP yönteminin akne, yara izi, leke, çatlak, göz altı torbaları ve saç dökülmesinin tedavisinde kullanıldığını belirtti.
Deniz Yurtman Havlucu: “İnsan kanında bulunan trombosit, hasarlı tokuların onarılması için büyüme faktörleri içeriyor. Hastanın kendi kanından elde ettiğimiz trombositten yoğun plazma mikroenjeksiyon yoluyla küçük miktarlarda ve yaygın olarak deriye uygulanıyor. PRP, hastanın kendi kanını içerdiği için risk taşımıyor ve tamamen doğal içerikte olduğu için de Allerjik reaksiyon riski bulunmuyor. 2 - 4 haftada bir 5 seans uygulanması gerekiyor. 2 seanstan sonra etkilerini görmeye başlarız. PRP yönteminin mutlaka konunun uzmanları tarafından yapılması gerekiyor” diye konuştu.
PRP yönteminin uygulamasında herhangi bir yaş sınırı bulunmadığını kaydeden Dermatoloji Uzmanı Deniz Yurtman Havlucu, bu yöntemin kemoterapi alan kanser hastaları, hamileler, yüzünde enfeksiyon olan kişilerde uygulanmasının sakıncalı olduğunu ifade etti.
Havlucu, PRP'nin mezoterapi ile birlikte uygulandığı zaman daha başarılı sonuçlar verdiğini de sözlerine ekledi.