İYİ Parti Grup Başkanvekili ve Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, Neo TV Manşet yayınında Türkiye gündemine ilişkin çok sert açıklamalar yaptı. Çömez, İmralı’ya gönderilen komisyon heyetini, PKK lideri Abdullah Öcalan’a mesaj götürüldüğü iddiasını ve sürecin şekillendirilme biçimini hedef aldı; konuşması boyunca hem hükümete hem de süreci destekleyen siyasi odaklara ağır eleştiriler yöneltti. Öte yandan İYİ Parti'li Çömez erken seçimi işaret ederek, Bakın bu ülkenin bu rejimde geçirdiği ve geçireceği her bir gün bu ülke için büyük kayıptır. Yarın sabahı bile beklemeye gerek yok. Bunlardan bir an önce kurtulabilmek lazım. Bunun da yolu sandıktan geçiyor. Ve sandıkta da artık yeni rejim, yeni düzen, yeni seçim sistemi ve anlayışına göre politika üretmek lazım." dedi.
Haberler / Politika
25 Kasım 2025 Salı 11:01
PAYLAŞ
EGE POSTASI - Senem Gökdağ'ın sorularını yanıtlayan İYİ Partili Çömez, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nün, yıllarca PKK tarafından öldürülen öğretmenlerin anısına adanması gerekirken aynı gün Gazi Meclis’in temsilcilerinin İmralı’ya gönderilmesini “utanç sayfası” olarak tanımladı.
“Bu ülkenin çocuklarını öldüren bir katilin ayağına gidildi”
Çömez, konuşmasının en sert bölümünde, terör saldırılarında hayatını kaybeden öğretmenleri tek tek anarak şu ifadeleri kullandı:
“Aybüke Yalçın’ın, Necmettin Yılmaz’ın, evinde hamile eşi ve üç aylık bebeğiyle birlikte katledilen öğretmen Yasemin ve Bayram Tekin’in kanı daha kurumadan… Bu ülkenin çocuklarını öldüren alçak bir katilin ayağına Gazi Meclis’in temsilcileri gönderildi. Bu Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir gün olarak yazılacak.”
Çömez, komisyonda yer alan milletvekillerine seslenerek, “Madem gidiyorsunuz, Öcalan’a ‘300’e yakın öğretmenimizi nasıl öldürttün?’ diye sorun. Sizin göreviniz ulaklık değil, şehitlerin hesabını sormaktır”
dedi.
“Gizli helikopter operasyonu: Madem meşru, neden saklanarak gidiyorsunuz?”
İYİ Parti’li Çömez, heyetin Mudanya’dan değil helikopterle gizlice gönderildiğini, bunun da kamuoyundan gerçekleri saklama operasyonu olduğunu belirtti:
“Ziyaretiniz doğruysa kameraların karşısında gidin; Mudanya’dan kostere binin. Helikopterle gizli operasyon yapıyorsanız, yaptığınız iş kirli demektir. Çarşı pazarda yüzünüz var mı?”
“Bu komisyon gayrimeşrudur, amacı terörist başına meşruiyet kazandırmaktır”
Çömez, “Terörsüz Türkiye Komisyonu” adıyla kurulan yapının anayasal ve yasal karşılığının olmadığını, tek amacının Öcalan’a siyasi meşruiyet kazandırmak olduğunu savundu:
“Devlet PKK ile eşitleniyor, terörist başı müzakereci yapılmak isteniyor. Türkiye’ye tarihinin en büyük tuzağı kuruluyor.”
ABD’nin Ortadoğu’daki projelerini hatırlatarak süreci küresel bir çerçeveye oturtan Çömez, şunları söyledi:
“Irak üçe bölündü; şimdi sıra Suriye’de. YPG’ye ordu kuruldu, Amerikan ve İsrail silahlarıyla donatılıyor. Türkiye’ye ‘ses çıkarma’ deniyor. Bu bir teslimiyet politikasıdır.”
“Türkiye’nin gerçek gündemi ekmek kavgası ama ülkeyi kavgaya boğdular”
Çömez, siyasi kutuplaşmanın yoksulluk gerçeğini perdelediğini belirterek ekonomik tabloyu özetledi:
“Bir temizlik görevlisi ilanına 1 milyon 650 bin üniversite mezunu başvuruyor. Emekli çöpten ezik ürün topluyor. Çocuk işçi ölümleri 100’ü geçti. Bu ülkenin gündemi açlık, yokluk, yoksulluk. Ama iktidar halkı susturmak için İmralı gündemi yaratıyor.”
“Demokrasiyi, hukuku, parlamento gücünü ayağa kaldırmadan çıkış yok”
Çömez, Türkiye’nin çözüm yolunun meşru demokratik mekanizmalardan geçtiğini vurguladı: “Bu ülkenin kurtuluşu parlamenter demokrasiye dönüş, hukuk devleti ve üretim ekonomisidir. Bu süreç böyle giderse Türkiye’nin bütün stratejik zenginlikleri bir avuç insanın cebine aktarılacak. Gelin cumhuriyeti ve geleceğimizi birlikte savunalım.”
Erken seçim çıkışı: Yarın sabahı bile beklemeye gerek yok
İYİ Parti'li Çömez erken seçimi işaret ederek sözlerini şöyle tamamladı:
"Bakın bu ülkenin bu rejimde geçirdiği ve geçireceği her bir gün bu ülke için büyük kayıptır. Yarın sabahı bile beklemeye gerek yok. Bunlardan bir an önce kurtulabilmek lazım. Bunun da yolu sandıktan geçiyor. Ve sandıkta da artık yeni rejim, yeni düzen, yeni seçim sistemi ve anlayışına göre politika üretmek lazım. Genel Başkanımız Sayın Dervişoğlu hep söylüyor; 'Bütünleşik muhalefet' diyor. Yani ortak alanımızı büyüteceğiz ve genişleteceğiz. Bütünleşik bir muhalefet anlayışını tesis edeceğiz. Nedir ortak alanımız? Laik, demokratik, sosyal hukuk devleti, Atatürk'ün armağan ettiği değerler, Cumhuriyetin temel değerleri ve nitelikleri, hukuk devleti, demokrasinin kurum ve kurallarının çalıştığı, herkesin eşit vatandaş olduğu bir devlet düzeni. Yanı sıra şeffaf devlet anlayışı. Şimdi bu ortak paydada buluştuğumuz zaman biz bütünleşik muhalefeti tesis ederiz. Ve o bütünleşik muhalefet omuz omuza verdiği zaman, topyekun bu değerler üzerine bina edeceği bir anlayışla bu ceberrut yapıdan, bu ucube düzenden Türkiye'yi kurtarır ve hepimiz bu dünyanın en zengin coğrafyasında refah, bolluk, bereket, huzur ve güven içerisinde yaşarız."
POLİTİKA
Sayfa başına git
