İhale krizinde son perde

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde 1170 İZENERJİ çalışanını işsiz kalma tehlikesiyle karşı karşıya bırakan ihale krizi sonrasında Başkan Kocaoğlu’na çağrıda bulunan ve çeşitli öneriler sunan AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan ve Büyükşehir Meclis Üyesi Azad Fazla’ya sendikadan jet yanıt geldi. DİSK adına açıklamada bulunan Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Eğer samimiyseniz, bu sorunu Ankara’da çözün” diyerek AK Partili isimlerin sorunun çözümü konusunda iktidar olarak girişimlerde bulunmaları için çağrıda bulundu.

Haberler / Genel

29 Ağustos 2014 Cuma 13:13

PAYLAŞ

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Geçtiğimiz ay gerçekleşen park ve bahçeler ile kent genelindeki yeşil alanların bakımı hizmet alım ihalesini taşeron firmanın kazanmasının ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde sular durulmuyor. Dün kapsamlı bir eylem sürecine start veren sendikanın 1170 belediye işçisiyle gerçekleştirdiği “Ekmek zinciri” eylemi ile benzer saatlerde çözüm için Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na çağrıda bulunan AK Parti’li Bilal Doğan ve Azad Fazla’ya sendikadan flaş bir yanıt geldi. DİSK Adına açıklamada bulunan Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı sorunun çözümü için köklü değişikliğe ihtiyaç olduğu belirterek, doğru adresin ise Ankara olduğunu belirtti. DİSK Ege Bölge Temsilcisi Sarı, Fazla ve Doğan’a seslenerek, “Yaşanan krizi siyasete alet etmek yerine, bu işi TBMM’de çözün” şeklinde açıklamada bulundu.

AK PARTİ’Lİ DOĞAN VE FAZLA’YA KRİTİK ÇAĞRI

Dün gerçekleştirdiği açıklamada İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na “İşçiye sahip çık” diyerek çağrıda bulunan AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan ve AK Parti’li Meclis Üyesi Azad Fazla’ya DİSK’ten flaş bir yanıtla karşılık geldi. İşçilerin örgütlü bulunduğu sendika adına açıklamada bulunan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Konfederasyonumuza bağlı Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube’de örgütlü Park ve Bahçeler’e bağlı çalışan bin 170 üyemizin yaşamış olduğu sıkıntılarla ilgili sendikamız gerekli duyuru ve basın açıklamasıyla kamuoyuyla paylaşmıştır. Sendikamız süreci en iyi şekilde takip ederek üzerine düşen mücadele hattını genişleterek büyütecektir” dedi ve belediye personeli için başlatılan eylem süreci hakkında bilgi verdi.

“BELEDİYE ŞİRKETLERİ YOK EDİLMEK İSTENİYOR”

Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan ihale krizi ile birlikte ortaya çıkan belirsizliklerin ve personelin yaşadığı sıkıntıların her yıl tekrar ettiğini altını çizerek sözlerini sürdüren DİSK Ege Bölge Temsilcisi Sarı, “Ne yazık ki her sene olduğu gibi Kamu İhale Kanunu’nda yapılan her değişiklik sonucu bu sorunlarla karşı karşıya kalmaktayız. 9 Haziran 2014’te yayınlanan genelgeyle belediye şirketleri yok edilmek istenmektedir. Gündeme bu konular düştüğünde siyasal ve politik arenada da bu konularla ilgili siyasal rant adına çeşitli parti temsilcileri basın yoluyla görüşlerini dile getirmektedir. Zaten biz dün yapılan basın açıklamasında AKP, CHP ve MHP’nin İzmir milletvekillerine çağrıda bulunarak bu konuya dikkat çekmiş ve sorunun TBMM’de gündeme gelmesini, yapılacak bir öneriyle konunun tartışılmasını ve sonuçlandırılmasını ifade etmiştik. Ama konuya daha hakim olmayan AKP’nin İzmir Büyükşehir Belediyesi Grup Başkanvekili Bilal Doğan ve birkaç meclis üyesi açıklama yaparak işçilerin yanında olduklarını ifade etmişlerdir” dedi ve çözüm için doğru adresin İzmir değil, Ankara olduğunu hatırlattı.

“KİMİN SAMİMİ OLDUĞUNU TAKİP EDECEĞİZ”

“Çağrımızı tekrar ediyoruz” diyen Sarı son olarak, DİSK Genel Merkezi olarak TBMM’de başlattıkları mücadeleye dikkat çekti ve taşeronun önüne geçilmesi için siyasi partilere sundukları çözüm önerilerini hatırlatarak AK Partili isimlere şöyle seslendi. “Suçu geçmiş dönemdeki iktidarlara yıkarak yada siyasal malzeme olarak kullanmak sadece sözden ibarettir. Oysa iktidar partisi olan AKP’nin grup başkanvekili ve meclis üyeleri, kendi partisine mensup milletvekillerine çağrıda bulunarak şu an mecliste görüşülmekte olan torba yasanın içerisine AKP’nin 2004’de değiştirmiş olduğu ve belediye şirketlerinin yaklaşık bedel karşılığında belediyeler kendi şirketlerine ihale verebilir. Bu sonuç kamu yararınadır. Böylelikle kamu ihale kanununun istisnalar başlıklı maddesinin içersinde yer aldığında sadece İzmir’deki belediye şirketleri değil, Türkiye’deki belediyelere bağlı şirketler rahat bir nefes alacak ve kamu yararına iş yapmaya devam edecektir. Tam da bu noktada, 12 yıldır iktidarda olan AKP her sene kamu ihale kanununda yaptığı değişiklerle örgütlü mücadelenin önünü kesmek ve belediye şirketlerini işlevsiz hale getirmek için yasalar çıkarmaktadır. Önümüzdeki günlerde kimin samimi, kimin sözünün arkasında durduğunu takip edeceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz.”