EGEPOSTASI- Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, Menemen Belediyesi’ni örnek vererek hükümetin SGK borcu olan AK Partili belediyelere pozitif ayrımcılık uygulandığına dikkat çekti.
“ADALETSİZLİĞE BİR ÖRNEK: İBB’NİN BİR ÖNCEKİ AY ÖDENEĞİNDEN, HABERSİZCE 1,1 MİLYAR LİRA PARA KESİLDİ”
Türkiye’deki tüm belediyelerin SGK prim borçlarının, SGK’nın gelir kalemlerinin yüzde 2,7’sine denk düştüğü bilgisini paylaşan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Hükümet, neredeyse bütün işleriyle ilgili sıkıntılarını, belediyelerin SGK borçlarına bağlar duruma geldi. Yani neredeyse, asgari ücreti niye düşük açıkladı diye yarın sorsalar, yani bunu bile belediyelerin SGK borçlarına bağlayacak kadar gündem ve mevzu ediyorlar. Ve bunun dillerinden düşürmemeleri de çok can sıkıcı. Farklı üsluplarla, işte ‘belediyeleri silkeleme’ kavramı, efendime söyleyeyim hesapsız, kitapsız bir üslupla, belediyelere her ay gelen bütçe ödemelerinin kesintiye uğratılması, belediyelerin mallarına haciz koyulması ve bu anlamda ciddi bir adaletsizlik uygulamaları silsilesi. Hedefe konan ve kesinti haczi yağmuruna tutulan bazı belediyelerle ilgili birtakım farklı uygulamaları sizlerle paylaşmak isterim. Mesela, adaletsizliğe bir örnek: İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin bir önceki ay ödeneğinden, habersizce 1,1 milyar lira para kesildi. Ve buna benzer kesintiler, başka belediyelerimizde de söz konusu. Ya da bir başka İstanbul'daki ilçe belediyesine, CHP’li bir belediyeye -ki aralarında tarihi eserler de var- gayrimenkullerine hızlıca haciz konuldu.”
AK PARTLİ BELEDİYEYE YAPILAN “SGK BORCU JESTİNİ” ANLATTI
“Ama İzmir'de bir belediyeye bu süreçte pozitif ayrımcılık uygulandı. Yine muhalefet belediyelerine, başta CHP’li belediyeler olmak üzere, aman vermeyen hükümet, İzmir'de bir belediyeye hazineye olan borçlarını kapatmak için ilginç bir metot uyguladı. Metot hayli ilginç. Maliye Hazinesi, kendisine ait çok büyük bir araziyi Menemen Belediyesi'ne hibe olarak verdi. Sonra da bu borçlarına karşılık Hazine’nin hibe ettiği araziyi satarak, borçlarını ödeme olarak geriye verme konusunda bir girişimi başlattı. Açıkçası merkezi idarenin, hükümetin bir ilçe belediyesine borçlarını ödemesi konusunda bu anlamlı jestten rahatsız değiliz. Rahatsız olduğumuz, bu jestin benzerlerinin bu kadarını da beklemiyoruz yani. Çok daha düşük bir eee anlayışla bile diğer belediyelere de yaklaşsalar, bu sorunların tamamını şu anda istese, el ele verse, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Şehircilik Bakanlığı el ele verse, Tarım Orman ve Köy İşleri Bakanlığı inanın bizimle oturup konuşsa, bu sorunların tamamını çözeriz ve hiç kimse böylesi bir çözümden de zarar görmez. Biz, TBB olarak, bu jestlerin partizanlıktan uzak bir şekilde yapılmasını arzu ediyoruz. Tüm belediyelere eşit bir şekilde uygulanmasını arzu ediyoruz.”
“‘SİLKELEME’ ÖNERİLERİ YA DA NEREDEYSE ‘ÇÖKÜN BELEDİYELERİN ÜSTÜNE’ DİYECEK KADAR BİRTAKIM TARİFLERİN YAPILMASI…”
Belediyelerin de anayasal zeminde devlet kurumları olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Yani o kuruma ver, bu kuruma verme anlayışı olabilir mi? Bu çok kötü bir bakış açısı. TBB olarak, bu konularla ilgili nasıl bir uygulama yapılmalı önerilerimizi de bu yaz sonunda birçok bakanlığa yazılı olarak zaten gönderdik. Nasıl uzlaşılabilir; belediyelerle nasıl uzun vadeli bir uzlaşıyla borçların ödemesinin dengesi sağlanabilir şeklinde. Ama ne yazık ki bu partizan uygulamalar ve belediyelere dönük bu sıkıştırmalar, ‘silkeleme’ önerileri ya da neredeyse ‘çökün belediyelerin üstüne’ diyecek kadar birtakım tariflerin yapılması, devletin en üst mercileri tarafından böyle bir dil kullanılması çok üzüntü vericidir” dedi.