İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Rumeli Hisarüstü-Aşiyan fünikiler hattının yeniden inşaatını başlattı. Törenin ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
İmamoğlu, daha bir yıl önce Ayasofya'nın tamamının cami olarak ibadete açılmasının bir götürüsü olduğuna dikkat çekildiğini, “Dünyanın çok çeşitli ülkelerinde bizim binlerce camimiz var. Ayasofya'nın cami olarak ibadete açılmasını söyleyenler, bu camilerin başına ne gelir bunu düşünüyor mu'” diye sorulduğunu da hatırlattı.
İmamoğlu'nun açıklaması şöyle:
* Ayasofya, benim aklımda ve vicdanımda 1453'den beri cami. Aynı zamanda İstanbul medeniyetinin dünyaya mal olmuş bir değeri.
* Benim tüm konuşmalarımdaki ifadem ‘Ayasofya Camii'dir' Herkes tarayabilir. Danıştay'ın Ayasofya Camii kararının ardından gördük ki, aslında bu konuyla çok ilgiliymiş gibi davrananlar Ayasofya Camii'nin statüsünden bile habersiz.
* Kendisine muhafazakâr diyen TV kanalları ‘ilk ezan okundu, ilk namaz 24 Temmuz'da kılınacak' diyor. Oysa 30 yıldır Ayasofya'da 5 vakit ezan okunuyor. İçindeki Abdülmecit Mescidi'nde namaz da kılınıyor.
* 1991'den beri kapısında tabela var. Bu konuda hassasiyetiniz varsa ve ‘ilk ezan okundu' ‘ilk namaz 24 Temmuz'da' diyorsanız çok vahim. Ben çok şaşırdım.
“BİR YILDA NE DEĞİŞTİ DE KARAR DEĞİŞTİ”
* Öte yandan, üzerine çokça kafa yormamız gereken bir unsur daha var. İnsana Allah tarafından akıl bahşedilmiş. Düşünsün, muhakeme yeteneğini ortaya koysun ve doğruya ulaşsın diye. Türkiye'de hep sonucu konuşuyoruz ama hiç bu sonuca neden olan gelişmeleri konuşmuyoruz.
* Unutuyoruz. Ayasofya kararı iyi mi kötü mü sorgulamak yerine, sorgulanması gereken şey şu; sadece 1 yıl önce, ‘Bu kararın getirisi götürüsü nedir'’ Burada bunu açıklamam doğru olmaz. Bunun bir götürüsü var. Bizim için faturası çok daha ağırdır, unutmayalım. Şu anda dünyanın çok çeşitli ülkelerinde bizim binlerce camimiz var.
* Acaba bunu söyleyenler bu camilerin başına ne gelir bunu düşünüyor m? Bunu söyleyenler dünyayı tanımıyorlar, muhataplarını bilmiyorlar. Onun için ben bir siyasi lider olarak bu oyuna gelecek kadar istikametimi kaybetmedim' denilirken, 1 yılda ne değişti'
“MİLLETİMİZ AKLISELİM İLE BUNU TARTACAKTIR”
* Şimdi ben sormak isterim; dünyanın çeşitli yerlerindeki camilerimiz bu kararla riskli bir duruma düşmüş müdü? On binlerce Müslüman'ın, gurbetçi kardeşlerimin huzur içinde ibadetlerini yaptığı bu camilerin başına bir şey gelir mi'
* O ülkelerin yöneticileri böyle adım atarsa ve ‘camilerle ilgili kararımıza yönelik ithamları, doğrudan egemenlik haklarımıza saldırı sayarız' derse ne olacak'
* Sadece 1 yıl arayla doğan bu zıtlığın nedenlerini muhakeme etmeyeceğiz. Ama Danıştay'ın sonuç kararına siyah ya da beyaz diyeceğiz. Bu olmaz… Bu olanlar, milletimizce aklıselim ile mutlaka muhakeme edilecektir. Ben insanların bunu tartmasını çok isterim ve tartacaklardır da.
“ÜLKEME MADDİ MANEVİ ZENGİNLİK KATACAKSA ARKASINDAYIM”
* Eğer Ayasofya'daki bu değişiklik; benim ülkeme, milletime hem maddi hem manevi zenginlik katacaksa, milyonlarca işsizin derdine derman, üniversite mezunu milyonlarca gencime iş imkânı yaratacaksa ve dünyada ülkeme saygınlık ve muhabbet kazandıracaksa ben bu kararın sonuna kadar arkasındayım.
“SANTİM SANTİM TAKİP EDİYORUZ”
“Kanal İstanbul'la ilgili gündemi santim santim takip ediyoruz” diyen İmamoğlu, İstanbul'da, masum insanların depreme dayanıksız olan binalarda yaşamaya devam ettiklerini, gereken imar planlarının yıllardır beklediğini vurgulayarak “Bunun yerine siz, Kanal İstanbul'la ilgili süreci 6-7 ayda bitireceksiniz, planları askıya asacaksınız. Bu acele ne içi? Kim içi? Kime hizmet ediyo? İstanbullunun, Türk halkının, Türkiye'deki insanlarımızın, vatandaşlarımızın bu konuyla ilgili acelesi mi va? Türkiye'de, Türk halkının gündemi; işsizlik, ekonomi” dedi.
İnsanların zihninde Kanal İstanbul'un olmadığını dile getiren İmamoğlu şöyle konuştu:
* Acele etmelerinin sebepleri var. Ben hep diyorum; o bir avuç insan onlar için çok kıymetli. Ben de santim santim takip ediyorum.
* Yarın saat 10.00'da Şehircilik Bakanlığı'na gideceğim, o işte ama Katarlıdır ama şu ülkelidir ama bu ülkelidir…
* Kim bu yatırımı yapmışsa, bu planların bir avuç insan için hazırlandığını, İstanbul'un katli anlamına geldiğini, İstanbul'a bugüne kadar yapılan ihanetlerden milyonlarca kat daha fazlası olduğunu iddia ederek itirazımı yapacağım
İmamoğlu, hukuksal zeminde İstanbul halkının bu ihanete uğramasına asla izin vermeyeceklerini belirtti.
“SİYASİ TALİMATLA KARAR ALINDI”
İmamoğlu, geçmiş dönemden kalan borçlar nedeniyle içinde metro kredisi de bulunan İBB'nin 565 milyon lirasının haczedilmesine ilişkin değerlendirmelerde de bulundu.
İmamoğlu şöyle konuştu:
* Bir kamu bankası göreve geldiğimiz gün limitleri olan belediyemizin kredi kaynaklarını kapattı, kullandırtmadı. Bir kamu bankası milyonlarca liralık 10 binlerce insanımınız bağışladığı paraları bloke etti. Şu an vatandaşın eline ulaşacak mağdur olan insanların kullanımına fırsat verilecek süreci tıkadı.
* Bir kamu bankası bir proje finansmanı için kullanılmak üzere hesabında duran bir parayı normalde koruması, belediyemizle işbirliğini son ana kadar taşıması ve irtibatta olması gerekirken telefona bile bakmayan, bakamayan, siyasi talimatla süreci yöneten bu tür anlayışların tümüyle ahlak dışı kamuoyuna deşifre edilmesi gereken bir süreç olduğunu dile getiriyorum.
“AYIPTIR, YAZIKTIR”
Süreci takip ettiklerini dile getiren İmamoğlu sözlerini söyle sürdürdü:
* Ayıptır, yazıktır. Bu ahlak dışı tutumları da takip ediyoruz. Vicdanen, hukuken sorgulamaya devam ediyoruz.
* Ama şunun altını çizelim; İBB olarak belediyemizin ve İstanbul'un kaynaklarını, nimetlerini birilerinin kanalına değil, birilerinin alanına değil kamu çıkarına ve halk çıkarına kullandığınızda bu işlerin nasıl ritmik yürüyeceğini ispat etmek için buradayız ve bunu yapacağız.
* Kimse endişe duymasın. Hiçbir sıkıntı hiç sıkışıklık yaşamadan. Elbette ki ekonomik olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Ama bizim özellikle ulaşımdaki birinci meselemiz metrodur.
* Bu hatlarla ilgili sıkı, kararlı adımlar atıyoruz. Finansman konusunda da bugüne kadar başarılamayan oranda imzalar attık, bundan sonra da atmaya devam edeceğiz. (SÖZCÜ)