İzmir'de yaşayan 18 yaşındaki Sinem Çiçek, 26 Temmuz'da iş görüşmesi için Bornova'daki bir restorana gitti. Akşam eve dönmeyince endişelenen ailesi, kayıp başvurusunda bulundu. Çok geçmeden kızlarının yol üzerinde baygın şekilde bulunup hastaneye sevk edildiğini öğrenen aile, hemen hastaneye gitti. Sinem tüm müdahalelere rağmen olayın ertesi günü hayatını kaybederken, kanında yüksek miktarda uyuşturucu olduğu tespit edildi. Öte yandan Sinem polisler tarafından bulunduğunda yakınında da üzeri kanlı, yüzünde darp izleri olan motosikletli bir kişi tespit edildi. Üzerinde Sinem’in cep telefonu bulunan ve gözaltına alınan Burak K. "gasp" suçundan tutuklandı. Olayda pek çok şüpheli durum olduğuna dikkat çeken hala Pınar Doğrucu ise bu çelişkilerin bir an önce çözülerek suçluların ceza almasını istedi.
“Arkadaşlarının ifadeleri çelişkili”
Yeğeninin motor almak istediğini, bu sebeple de olay günü iş görüşmesine gittiğini belirten Pınar Doğrucu, “Yeğenim kendine motor almak istiyordu. İnternetten ikinci el motor almak için biriyle tanışmış ve motor parasını biriktirmek için işe girmek istemiş. Motoru alacağı kişiden kendisini iş görüşmesine götürmesi için ricada bulunmuş. Yeğenim 26 Temmuz'da o şahısla motora binip iş görüşmesine gitmiş ve işe alınmış. İş görüşmesi sonrası motorcu arkadaşına Helin diye bir arkadaşının evine gideceğini söyleyip, kendisini oraya bırakmasını istemiş. Arkadaşı da yeğenimi bırakıp gitmiş. Bu da kamera kayıtlarında var. Ancak yeğenimin arkadaşları Helin ve Berfin çelişkili ifadeler kullanıyor. Arkadaşları Sinem'in eve sinirli bir şekilde geldiğini söylüyorlar ama kamerada önce Sinem'in eve gittiği, sonra arkadaşlarının eve gittiği görülüyor. Ayrıca yeğenimi motorla bırakan arkadaşı da Sinem'in işe alındığı için çok mutlu olduğunu söylüyor. Arkadaşları yeğenimin 10 dakika durup birinin motoruyla evden ayrıldığını ifade ediyor ancak kamera kayıtlarında Sinem'in yarım saat evde durduğu ve motorla değil beyaz bir araçla gittiği görülüyor” ifadelerini kullandı.
“Yeğenimin yakınında bir şahıs bulunmuş”
Yeğenine ulaşamayan ailesinin kayıp başvurusunda bulunduğunu ve ardından kızlarının Ege Üniversitesi Hastanesinde tedaviye alındığını öğrendiklerini aktaran Doğrucu, "Sinem akşam saatlerinde trafik polisleri tarafından yolda bulunmuş ve hastaneye sevk edilmiş. Sinem'in vücudunda çok yoğun miktarda uyuşturucu bulunmuş. Böbrekleri iflas etmiş ve 42 derece ateşi varmış. Doktorlar, yeğenimin hayati tehlikesinin yüksek olduğunu belirtmiş. Bu sırada Sinem'in bulunduğu yerde bulunan Burak K. isimli şahıs da o sırada karakolda ifade veriyormuş. Bu şahıs, olay yerinde Sinem'in 5-10 metre arkasında bulunmuş. Üzeri kanlı ve yüzünde boğuşma izleri varmış. Polisler tarafından yakalandığında üzerinden Sinem'in cep telefonu çıkmış. Ertesi gün de tüm müdahalelere rağmen Sinem'i kaybettik” diye konuştu.
“Birkaç kişinin ismini zikretmiş”
Yeğeninin polisler tarafından bulunduğunda yarı baygın şekilde birkaç kişinin isminden bahsettiğini öne süren hala Doğrucu, şöyle konuştu:
"Yeğenim, Cengiz ya da Cüneyt ile Ömer diye isimlerden bahsetmiş. 'Bu kişiler nerede, bana tecavüz etmeye kalktılar' diye bağırmış. İsimlerini zikrettiğine göre tanıdığı birileri de olabilir ama bizim tanıdığımız kişiler değil. Sinem'in arkadaşları çelişkili konuşuyor. Sinem'i alan beyaz arabayı süren kişi kim bilmiyoruz. Sinem'in yanında bulunan kişiyi tanımıyoruz. Sinem'in zikrettiği isimler kim bilmiyoruz. Bunların bir an önce araştırılmasını istiyoruz. Bu olay, Sinem'in iş görüşmesine gittikten sonra kaybolduğu sanılıyor ancak durum daha farklı. Bu olayda parmağı olan kim varsa olayın aydınlanması lazım. Burak K. isimli şahsın da gasp ve cinsel istismardan değil cinayetten yargılanmasını istiyoruz. Sinem'in kız arkadaşlarının telefonlarının incelenmesini istiyoruz. Bu kızlar Sinem'in yeni tanıştığı kişiler. O arkadaşları da bu işin içinde olabilir.” (İHA)