POLİTİKA
İsrail savaş uçakları, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik hava saldırılarına gece boyunca devam etti.
Gazze Şeridi'nin batısındaki mahallelerde yaşayan halkın, İsrail savaş uçaklarının yoğun bombardımanı sebebiyle, evlerinden çıkarak, kentin merkezine sığındığı bildirildi.
Bombardımanın ardından kentin batısındaki Mecmai Ensar bölgesi, Reşid Caddesi ve sahil şeridinden yoğun dumanlar yükseldi.
Hava saldırılarına maruz kalanlar evlerinden çıkarak kentin orta kesimlerine doğru yollara düştü. Kentin doğusundaki Derec, batısındaki Kerame ve kuzeydeki Furkan mahallelerinde yoğun bombardıman devam etti.
Öte yandan İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Gazze'nin Furkan Mahallesi'nde, onlarca savaş uçağıyla 200'den fazla hedefin vurulduğu bilgisi paylaşıldı. Açıklamada ayrıca, Furkan Mahallesi'nde son 24 saat içinde 450 noktanın hedef alındığı aktarıldı.
İsrail askerleri ile Filistinliler arasında Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tubas kentinde silahlı çatışma yaşandı. Bölgedeki görgü tanıklarının verdiği bilgiye göre, İsrail askerleri, Tubas kentinde Hamas Hareketi liderlerinden Nadir Savafta'nın evini abluka altına aldı.
Abluka sırasında, İsrail askerleri ile Filistinli silahlı gruplar arasında yoğun silahlı çatışma yaşandı. Çatışmalar sonucu can kaybı ya da yaralanmaya ilişkin bilgi bulunmuyor.
İsrail ordusu, 7 Ekim Cumartesi sabahından bu yana öldürülen askerlerinin sayısının 169 olduğunu duyurdu. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, ölen askerlerin 14'ünün kimliği açıklandı.
Buna göre, İsrail'in, Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugaylarıyla 7 Ekim Cumartesi sabahında bu yana girilen çatışmalarda öldürülen ve kimliğini açıkladığı asker sayısı 169'a yükseldi.
Öte yandan yapılan açıklamada, Hamas'ın İsrail'e 4 bin 500 roket attığı, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nden 2 bin 329 hedef vurduğu kaydedildi.
Gazze'deki hükümet basın ofisi, İsrail saldırılarıyla basında yaşanan can kaybı yaralanmalar ve kurumlara ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, 8 gazetecinin saldırılar sırasında yaşamlarını yitirdiği, 10 gazetecinin yaralandığı, 2 gazetecinin de kayıp olduğu kaydedildi.
Ölen gazetecilerin isimlerinin Said et-Tavil, Muhammed Subh, Hişam en-Nevacihe, İbrahim Lafi, Muhammed Cerğun, Muhammed es-Salihi, Esad Şemlah ve Selame Mime olduğu aktarılan açıklamada, Nidal el-Vahidi ve Heysem Abdulvahid'den de haber alınamadığı belirtildi.
Açıklamada, İsrail ordusunun düzenlediği saldırılarda 3 gazetecinin evlerinin tamamen yıkıldığına, kentteki 40 basın yayın kuruluşunun da hava saldırılarının hedefi olduğuna işaret edildi.
Öte yandan İsrail'in Kahire Büyükelçisi Amira Oron, ülkesinin Filistinlileri Mısır'ın Sina bölgesine yollamak niyetinde olmadığını belirtti.
Oron, X sosyal medya platformunda yaptığı paylaşımda, İsrail'in Filistinlilerden Sina'ya gitmelerini istemediğini kaydetti.
"İsrail, Mısır'la arasında sınırları açıkça belirlenmiş olan, 1979'da imzaladığı Camp David Barış Anlaşması'na bağlıdır" ifadesini kullanan Oron, Sina'nın Mısır toprağı olduğunu, Mısır ordusunun geçen 10 yıl boyunca orada teröre karşı savaş verdiğini ve bunun büyük ölçüde İsrail ile yürüttüğü koordine, anlaşmalar ve işbirliği ile mümkün olduğunu bildirdi.
Oron, "Bu durum pratikte İsrail'in Mısır ile sınırları konusundaki kararlılığını ve tam farkındalığını gösteriyor" değerlendirmesinde bulundu.
Mısır resmi haber ajansı MENA'nın dün Mısırlı kaynaklardan aktardığı haberde, "İsrail işgal gücünün yaşanan gerginlik üzerinden çabası Gazzelileri Sina'ya yerleştirme uğraşısı içerisinde ve Mısır bu planlara karşı koymuştur" ifadeleri yer almıştı.
Ayrıca haberde, yetkili kaynakların "işgal hükümetinin (İsrail) Filistinlileri, bombardıman altında ölüm ile topraklarının dışına göç etmeye zorladığı" değerlendirmesi yaptığı aktarılmıştı.
Yaşanılan savaş şartlarında, Gazze halkının topraklarından çıkmaya zorlanması söz konusu olduğunda önlerinde Mısırla olan ve Sina'ya açılan Rafah sınır kapısı dışında herhangi çıkış noktası bulunmuyor.
İsrail'in Gazze halkını Sina'ya sürükleyerek orada iskan edilmesi yönünde planları olduğuna ilişkin iddialar Mısır'da uzun yıllardır komplo teorileri olarak değerlendiriliyordu.
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı İsrail'e "Aksa Tufanı" adıyla kapsamlı saldırı başlatmıştı.
Gazze'den İsrail yönüne binlerce roket atılırken, Filistinli silahlı gruplar Gazze-İsrail sınırındaki Beyt Hanun-Erez Sınır Kapısı'na baskın düzenleyerek burayı ele geçirmişti.
Silahlı gruplar daha sonra buradan İsrail içindeki yerleşim yerlerine girmiş, İsrail ordusu da onlarca savaş uçağıyla Gazze Şeridi'ne saldırı başlatmıştı.
Gazze'den düzenlenen saldırılarda 1200 İsraillinin hayatını kaybettiği, 106'sı ağır 2 bin 806 kişinin de yaralandığı aktarılmıştı.
Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in saldırılarında Gazze'de 260’ı çocuk, 200’ü kadın olmak üzere 900 kişinin hayatını kaybettiğini, 4 bin 500 kişinin yaralandığını duyurmuştu.
İşgal altındaki Batı Şeria'da ise İsrail askerlerinin saldırılarında 21 kişinin yaşamını yitirdiği, yaklaşık 130 kişinin de yaralandığı bildirilmişti.
Sayfa başına git
