İzmir Barosu Türkiye Barolar Birliği delegeleri, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'nun geçen hafta Rize'de siyasi partilerin il başkanlıklarına yaptığı ziyaretleri ve bu ziyaretlerdeki açıklamalarına tepki gösterdi. Delegeler adına basın açıklamasını okuyan Av. Ümit Görgülü Sevil, "Barolar ve Türkiye Barolar Birliği her zaman, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve özünde demokratik, laik, sosyal hukuk devletini korumak konusunda görev bilinci ile mücadele etmek ve sorumluluklarını yerine getirmekle yükümlüdürler. Bu kapsamda İzmir Barosu delegeleri olarak Sayın Feyzioğlu'na seslenmeyi bir görev addetmekteyiz" dedi. Sevil, şunları söyledi: "Sayın Feyzioğlu, öncelikle size yönelik eleştiri ve itirazlarımızın, yalnızca Rize'de yaptığınız siyasi parti ziyaretlerinden kaynaklandığını düşünme kolaylık ve rahatlığına düşerseniz, yanlış bir değerlendirme içinde olduğunuzu bilmelisiniz ki meslektaşlarınız olarak hiçbirimiz o düşüncede değiliz. Yani Sayın Feyzioğlu, Rize'de sarf ettiğiniz sözler bardağı taşıran son damladan başka bir şey değildir. Ancak geçmişte sergilediğiniz duruşunuzun açık ve öz ifadesidir. Bulunduğunuz konuma yakışmayan ve hukuka aykırı davranışlarınıza yönelik itirazımız çok daha önce, birliğin ve bazı baroların siyasi iktidarlar karşısındaki onurlu duruşunu terk edip egemenlerin sözlerini saraylarda topuk selamı ile karşılamasından ve emir bekliyor olmasından başlayıp seçim ve hukuk güvenliği için gereken adımları atsaydınız da şimdi söylediklerinizin bir kıymeti kalsaydı. Bugüne kadar hukuka ve avukatlık mesleğine karşı göstermiş olduğunuz bu tavır, biz avukatları temsil etmediğinizi göstermesinin yanı sıra, Barolar ve Türkiye Barolar Birliği'nin onurlu tarih ve duruşuna yakışmıyor olup, hukuk devleti gereklerine de aykırıdır. Size, görev ve yetkilerinizi bir daha hatırlatmak isteriz. Siz, Türkiye Barolar Birliği Başkanı olarak, bu onurlu görevi hukuka aykırı olarak şahsi görüş ve amaçlarınız için kullanmaya yönelik tutum ve davranışlar içinde olamazsınız. Siz, Türkiye Barolar Birliği Başkanı olarak, yönetim kurulundan özel yetki alsanız bile, hükümet temsilcisi gibi hareket etme hak ve yetkisine sahip değilsiniz. Siz, yetkinizi aşarak ve konumunuza aykırı olarak bu surette davranma yolunu tercih etseniz dahi, biz avukatlar buna izin vermeyiz, vermeyeceğiz."(DHA)