Gelecek-Saadet Grubu İzmir Milletvekili Mustafa Bilici, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçe teklifi üzerine Meclis’te yaptığı konuşmada, bakanlığın bütçe planlamasını eleştirerek önemli değerlendirmelerde bulundu. Bilici, “Ulaştırma Bütçesindeki Artış Yetersiz” diyerek bütçenin geçen yıla göre %26,9 artışla 482 milyar TL’ye ulaşmasının yanıltıcı olduğunu, genel bütçedeki payın %3,25’e düştüğünü vurguladı. “Bu durum, ekonomik kriz ortamında hükümetin ulaştırma yerine başka alanlara öncelik verdiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.
“HALKIN ALIM GÜCÜ DÜŞERKEN YATIRIMLAR NE KADAR İŞLEVSEL?”
Bilici, mevcut ekonomik koşullarda birçok vatandaşın uçak bileti, yüksek hızlı tren veya otomobil almayı hayal bile edemediğini belirterek şunları söyledi: “Bugün asgari ücretle 7 depo mazot alınamazken, Almanya’da bu rakam 21, Fransa’da 15 depo. İnsanlar temel ihtiyaçlarını karşılayamıyorsa ulaşım projeleri bir öncelik olmaktan çıkar.”
“ANKARA-İZMİR HIZLI TREN PROJESİ YILAN HİKÂYESİNE DÖNDÜ”
Yüksek hızlı tren projelerinin sürekli gündemde olmasına rağmen sonuç alınamadığını belirten Bilici, “Ankara-İzmir Hızlı Tren Projesi’nin tamamlanması 2028’e ertelenmiş durumda. İzmir halkı 11 yıldır bu hattın açılmasını bekliyor” diyerek iktidarı eleştirdi.
“YAP-İŞLET-DEVRET PROJELERİNDE HALK MAĞDUR EDİLİYOR”
Bilici, yap-işlet-devret modeliyle yapılan projeleri eleştirerek, Osmangazi Köprüsü ve Avrasya Tüneli gibi yatırımların halkın sırtına ekonomik yük bindirdiğini söyledi. “Bu projelerde Londra tahkimi tercih ediliyor, çünkü iktidar kendi yargısına dahi güvenmiyor” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE DEMİR YOLU VE LİMAN ALTYAPISINDA GERİ KALDI”
Bilici, Türkiye’nin demir yolu taşımacılığında Avrupa ortalamasının beşte biri kadar bir seviyede olduğunu vurgulayarak, liman altyapısının da uluslararası standartlardan uzak olduğunu söyledi.
Son olarak, Bilici, halkın vergilerinin etkin ve şeffaf bir şekilde kullanılması gerektiğini belirterek, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın halkın sırtına yük bindiren bir yapıya dönüşmesine izin verilmemelidir” diyerek konuşmasını sonlandırdı.