İzmir Valiliği tarafından İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü koordinesinde, 30 Ekim 2020 tarihinde yaşanan depreminin 4’üncü yıl dönümü nedeniyle İzmir İktisat Kongre Merkezi'nde anma programı düzenlendi. Programa, İzmir Valisi Süleyman Elban, AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, Ege Ordusu ve Garnizon Komutanı Orgeneral İrfan Özsert, İzmir Büyükşehir Belediye Meclis Başkan Vekili Altan İnanç, İzmir İl Afet ve Acil Durum Müdürü Nazif Ekinci, Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı Afet İşleri Dairesi Başkanı Mutlu Gürler, İzmir İl Emniyet Müdürü Celal Sel, İzmir İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Metin Düz, Sahil Güvenlik Ege Deniz Bölge Komutanı Tuğamiral Tayfun Paşaoğlu, İzmir İl Müftüsü Sinan Kazancı, siyasi parti temsilcileri, üniversite rektörleri, akademisyenler, muhtarlar, kaymakamlar ve STK temsilcileri katıldı.
Anma programında depremin meydana geldiği saat olan 14.51'de, saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu. Programda afetlerde hayatını kaybeden vatandaşlar için Karabağlar İlçesi İmam Hatiplerinden Enes Kaput Kur'an-ı Kerim, İl Müftüsü Sinan Kazancı ise dua okudu. 30 Ekim 2020 İzmir depremi özelinde hazırlanan video gösterimi izlendi. Anma programında tatbikat alanlarından canlı bağlantı kuruldu.
'ZİHİNLERDE DÖNÜŞÜME İHTİYAÇ VAR'
Programda konuşan İzmir Valisi Süleyman Elban, "İzmir'de yapı stoğu çok kötü. 6 üzeri depremde ilimizde ciddi yıkıcı sonuçları olacağı bilimsel bir tespit. En temel çözümlerden birisi kentsel dönüşüm. Fakat afet konusunda binalarla ilgili kentsel dönüşümden önce zihinlerde dönüşüme ihtiyaç var. Hala bu işin önemini, doğuracağı sıkıntıları, afeti yaşadıktan kısa süre sonra unutuyoruz. Depremden kısa süre sonra kentsel dönüşüm, bina güçlendirmeleri, bu konuda ciddi çalışmalar olacağı konuşuluyor ama geldiğimiz noktada 4 yıldan bu yana AFAD ve gönüllü kurumların yaptıkları çalışmalar dışında herhangi bir gelişme olmadığını biliyoruz. Zihinlerimizde kentsel dönüşüm yapmadan fiziki olarak kentsel dönüşüm yapamayacağımız çok net" ifadelerinde bulundu.
Vali Elban, "Bu coğrafya afet coğrafyası. Afetin şakası olmadığını biliyoruz. Vatandaş olarak herkese köklü adımlar için destek olmak zorundayız. Afetten sonra inanılmaz bir mücadele kabiliyetimiz var. Afet sonrası bu kadar büyük bir konut hamlesi yapılması 2,5 yılda konut sorunun çözülmesi inanılmaz bir hikaye ama bu hikaye son olsun” dedi.
'İZMİR'DE KENTSEL DÖNÜŞÜM ANLAMINDA HİÇBİR PROJE BAŞLAMADI'
AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı da "Bu acı olaydan aldığımız dersle İzmir'i ve 6 Şubat'ta aldığımız daha büyük bir ders ile ülkemizi daha dirençli hale getirmek için önemli adımlar atıyoruz. Toplumsal seferberlik büyük fayda sağlayacak. İzmir'de 30 Ekim depreminden sonra AFAD ekiplerini güçlendirdi, Milli Eğitim olarak eğitim seferberlikleri yaptık ama muhtarlarımız kendi mahallerinde kentsel dönüşüm anlamında fayda sağlayacak bir çalışma olmadığını söylüyorlar. İzmir kentsel dönüşüm anlamında hiçbir projenin başlamadığı, yapı stokunun en kötü olduğu bir şehir. İzmir'in İstanbul'dan daha kötü bir yapı stoku var. Maalesef yapılıyormuş gibi 'muş'larla hareket ediliyor. En büyük görev yerel yönetimlerin yapacağı çalışmalarla olacaktır. Biz hükümet olarak kentsel dönüşüm projelerini hızlandırıyoruz. Bayraklı'da yaptığımız 5 bin konutla projeleri ortaya koyduk” diye konuştu.
'TOPLUMSAL SEFERBERLİĞE İHTİYACIMIZ VAR'
Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, odağa risk azaltmayı koymak gerektiğini aktararak, “Risk azaltmak deyince sadece riskli yapıların dönüştürülmesi akla gelmemeli. Herkes İstanbul'a yoğunlaşmışken, İzmir geri kalır bir ilimiz değil, daha çok odaklanmamız gerekiyor. Çok sayıda riskli dönüşmesi gereken yapı olduğunu biliyoruz. Çok hızlı şekilde İzmir'de zemin yapısının kötü olduğu yerleri önceliklendirmemiz gerekiyor. İzmir kentsel dönüşüm anlamında geri kalmış illerimizden bir tanesi. Toplumsal seferberliğe ihtiyacımız var. Gördüğüm en önemli eksik yapılan çalışmalar kopuk kopuk. Bunların hepsinin birbiriyle koordinasyon içinde olması gerekir. Bu anlamda biz bu görevi üstlenmeye hazırız” diye konuştu.
Tatar, “Bir daha 6 Şubatları 30 Ekimleri yaşamamamız için büyük bir toplumsal seferberlikle bu süreçleri yönetmek zorundayız” dedi.
'TOPYEKUN ÇALIŞMAK GEREKİYOR'
İzmir İl Afet ve Acil Durum Müdürü Nazif Ekinci, afetlerle etkin şekilde mücadele edebilmek için topyekun çalışmak gerektiğini vurgulayarak, “Modern afet öncesi, sırası ve sonrasında hiçbir ayrıntıyı atlamadan daha fazla dersimize çalışmamız lazım. Afet öncesi ve risk odaklı bir anlayışı daha fazla yerleştirmek için daha fazla çaba sarf etmeliyiz. Devletin görevi insanları enkaz altından çıkartmak değil, enkaz altında kalmamasını sağlamaktır” diye konuştu.
'İZMİR'DE YIKICI DEPREMLER 300 YILDA BİR OLUYOR'
Programda düzenlenen panelde konuşan DEÜ Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir de yıkıcı depremlerin ortalama 300 yılda bir meydana geldiğini belirterek, 336 yıldır İzmir'de yıkıcı bir deprem olmadığını bu nedenle önümüzdeki dönemlerde yıkıcı bir deprem olasılığının yüksek olduğunu söyledi. İzmir'de yıkıma neden olan depremlerin 6'dan sonra başladığını söyleyen Prof. Dr. Sözbilir, tarihsel dönemlerdeki şiddete ulaşılmadığını, son yüzyılda 7'nin üzerinde deprem olmadığını aktardı.
Anma programında, Destek AFAD Gönüllüsü Eğitimi almış kamu kurumu personeline ve mahalle muhtarlarına kimlik kartı takdim edildi. Ardından kurum ve STK arama kurtarma ekiplerine teşekkür belgesi verildi. Toplu fotoğraf çekiminin ardından, İzmir depremi özelinde hazırlanan fotoğraf sergisi gezildi. (DHA)