Halk Sağlığı Müdürlüğü Eğitim Salonu'nda düzenlenen basın toplantısına İl Müdürü Dr. Mehmet Nil Hıdır, müdür yardımcıları, birim sorumluları, müdürlük bürokratları katıldı. Geçmiş dönem Ak Parti Muğla Miletvekili olan ve bu dönem listede yeralmayınca İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü'ne atanan Dr. Hıdır, müdürlüğün uyuşturucuyla ilgili çalışmalarına değindi. Şarkısı bulunan ve son günlerde gençlerin ölümüyle gündeme gelen sentetik kannabionid adlı uyuşturucunun piyasadan silinmesi için ciddi çalışmalar yaptıklarını vurgulayan Dr. Hıdır, söz konusu uyuşturucunun kimyasal silah olarak kullanıldığını, bu yüzden biran önce önünün kesilmesi gerektiğini savundu.
KİMSAYAL SAVAŞ Halk Sağlığı Müdürü Dr. Mehmet Nil Hıdır, sentetik kannabionid (SK) nedeniyle İzmir'de son 6 ayda 21 gencin öldüğünü söyledi. Dr. Hıdır, bunun önünü kesmek gerektiğini, ülkelerin en büyük rakibini ortadan kaldırarak kendi varlığını ortaya koyduklarını söyledi. Dr. Hıdır, şöyle konuştu:
"Suriye aslında çok ciddi kalkınan bir ülkeydi. Ama Suriye'ye kimyasal bomba verdiler ve Esed bunu kendi halkına kullanmaktan hiç kaçınmadı, kimyasal bir savaş yaptı. Ondan önce Saddam Hüseyin, Irak'taki bütünlüğü sağlayamadı, 8 yıl İran'la savaştı arkasından Kuveyt ile savaştı, kendi içinde Kürt- Arap, Şia- Sünni savaşını çıkarttı dolayısıyla orada da yine kimyasal silah kullanıldı milyonlarca insan öldü. Ama ölen de öldüren de Müslüman böylesine garip bir dünyadayız. Bakın IŞİD ordusu, üç tane gazeteci öldürdü şimdi oraya 8 Birleşmiş Milletler gücü operasyonlar yapıyor, 'Benim üç tane İngiliz gazetecim öldü' diye. Demek ki hedef belli milletlere hasıl. İşte bize de yapılan kimyasal savaş 'Sentetik kannabionid' bizim son 6 ayda veya 2014 yılında İzmir'de 21 gencimiz bu nedenle öldü. Diğer uyuşturucu maddeler altın vuruş dediğimiz yüksek dozda alınmadığı sürece direkt bir ölüme yol açmıyor. Sentetik kannabionid özellikle 4'üncü 5'inci dozda ölüme yol açıyor. Klasik uyuşturucuların yaş aralığı, adam satabildiğinden para kazıyor, 45 yaşındaki şarkıcıya da 60 yaşındakine de satıyor ama sentetik kannabionid 12-24 arasındaki yaş grubuna satılıyor."
ŞARKI DA ADI DA YASAKLANACAK Dr. Hıdır, halk arasında yaygın olarak bilenen adının kullanılmaması ve bunun biran önce hafızalardan silinmesi gerektiğini savundu. Dr. Hıdır, "Hiç bir uyuşturucunun şarkısı yok, ‘Esrar, esrar diye’ şarkı yok. Ama sentetik kannabionidin şarkısı var. Biz bununla ilgili Hıfzıssıhha Kurulu kararıyla İzmir Valiliği emrine sunduk. Bu uyuşturucunun piyasa isminin yasaklanmasını istiyoruz, niye çünkü gençlerimizin hafızasına o isim yerleşmesin diye. Öyle reklama yönelik çalışıyorlar ki koydukları piyasa ismi bile Brezilya'dan alınıp gelinmiş. Bilinç üstünden geçip bilinç altına yerleşerek unutulmayacak bir isim. Karar çıkınca, bu şarkıyı çalanların belirlenmesi durumunda, Kabahatlar Kanunu kapsamında ceza uygulanacak" diye konuştu.
HEDEF KİTLESİ TÜRKİYE'NİN 12-24 ARASI GENÇLER Söz konusu uyuşturucu satan kişilerin bu işten kar etmediğini, amaçlarının çok farklı olduğunu ekleyen Dr. Hıdır şunları dile getirdi;
"Nargile tütününün arasına koyuyor ve koyduklarını da söylemiyorlar. Nargile karizmatik gibi görülüyor ama içine koydukları sentetik kannabionid ile genç kendi inisiyatifi olmadan uyuşturucu bağımlısı yapılıyor. Onun için Sağlık Bakanlığı nargileyi de yasaklama yoluna gitti. Adam nargilenin üzerine adını işletmiş, bu uyuşturucu bağımlılığının bu kadar organize olmuş hali nerede görülmü? Dolayısıyla sentetik kannabionid bir uyuşturucu madde değil kimyasal silahtır. Bu hiç kaçınılmaz bir gerçektir. Hedef kitlesi Türkiye'nin 12-24 arası gençleridir, terör de gitse bu gençler bu uyuşturucuyu kullanıyor. Yaptığımız araştırmalarda yalnızca belli bir bölgede yaşayanların kullanmadığını, Mavişehir, Karşıyaka, Limontepe, Gültepe ve Çimentepe gibi ekonomik düzeyleri farklı bölgelerde kullananlar var. Her yerde ağları var. İnternet kafeye de düğünlere de gazinolara da giriyorlar. Peki bunun mücadelesi nasıl olaca? Jandarma, Gümrük Muhafaza, Sahil Güvenlik, Emniyet birimleri ve Tarım İl Müdürlüğü arzı azaltma ile ilgili tam anlamıyla bir savaş veriyor, uyuşturucu savaşı. Halk Sağlığı Müdürlüğü başkanlığında 21 kurum talebi azaltmakla mücadele ediyor. Yani gençler bu uyuşturucuyu bulamasın."
SORUN İLGİ VE ŞEFKATLE ÇÖZÜLSÜN Özellikle ailelerin çocuklarına karşı ilgili olmaları gerektiğinin altını çizen Dr. Hıdır, gençlerin sorunlarının sevgi, şefkat ve alaka seferberliği ile çözülebileceğini, onlara 'Sen neredesin' diyebilmek gerektiğini anlatırken, "Asla dövmemeli ona karşı şiddet uygulamamalıyız. Tam tersine başını okşayarak derdini anlamaya çalışmalıyız. İlişkide bulunduğu her kimse onları bilmeliyiz. Bunu yalnızca sağlık personeline bırakmak da doğru değil" dedi.
Hızla yaygınlaşan sentetik kannabionid ile ilgili yapılan testlerde sonuç alındığını ancak bunun milyarlarca TL harcanarak yapıldığını kaydeden Hıdır, uyuşturucu kaçakçılarının kısa sürede maddenin kimyasal yapısını değiştirip tespit edilmesini güçleştirdiklerini anlatırken, şunları ekledi:
"Klasik uyuşturucularla sentetik kannabionid arasında temel farklar var. Bunlar; İlk kullanımda sentetik kannabionid karaciğer ve beyin hücresine yapışıyor ve bağımlılığa adım attırıyor. Kandaki toksik yüzeyi ancak yüzde 95 oranlarına varınca böbreklerden atılım başlıyor ki bu zaten öldürücü doza ulaşmış demektir. O nedenle 4 ve 5. kullanımdan itibaren erken ölümler başlıyor. Pazarlama alanı karanlık. Pazarlama kitlesi yaş aralığı çok düşük, dolayısıyla gençlerimize yönelik bir şey. İdrardan atılımında tespiti güç olduğu için cezalandırmak da ertelenmiş oluyor. Yani yakalamak delillendirmek zor. O yüzden biz bunu kimyasal silah olarak görüyoruz. Gençlerin gittiği her yerde, zehir tacirleri var, özellikle kurumsal anlamda çalışanlar anne ve babalar da o yerlerde olmalı bunu vatanperverlik olarak yaklaşmalı gördüğü her yerde bu uyuşturucuyla mücadele edip gençliğimize sahip çıkmalı."
Dr. Mehmet Nil Hıdır, çocuklardaki temel davranış bozuklukları, öfke patlaması, dikkat dağınıklığı, aşırı tedirginliğin klasik uyuşturucu kullanma belirtileri olduğunu sentetik kannabionidin kendisine özel bulgusu bulunduğunu teşhisin kolay olmadığını anlatırken, "Tedaviden önce koruyucu çalışmalara önem vermek zorundayız" dedi. Söz konusu uyuşturucunun adının kullanmaması gerektiğini ve piyasadan silinmesini savunan Dr. Hıdır, sentetik kannabionid adının kullanılmasını istedi. (DHA)
POLİTİKA
Sayfa başına git
