İzmir'de, ‘Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne tepki amacıyla başlattıkları iş bırakma eylemi ikinci gününe giren sağlık çalışanları, Konak'taki İl Sağlık Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı.
Açıklamaya, İzmir Aile Hekimliği Derneği (İZAHED), Aile Hekimleri Sendikası (AHESEN), Birinci Basamak Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS), Genel Sağlık-İş, İzmir Aile Sağlığı Çalışanları Derneği (İZASED), İzmir Tabip Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (SES) ve Hekimler Birliği Sendikası İzmir Şubesi destek verdi.
“Sağlıkta ticaret ölüm demektir”, “Gün gelecek, devran dönecek, şiddete göz yuman hesap verecek”, “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları atan sağlık çalışanları adına ortak açıklamayı, İZAHED Başkanı Muteber Çolak okudu.
"BİZİM YERİMİZE SOSYAL MEDYA FENOMENLERİ İLE GÖRÜŞÜYOR"
Söz konusu yönetmeliğin bir yıl önce yürürlüğe girdiğini, tepkilerinin Sağlık Bakanlığı'nca dikkate alınmadığını aktaran Çolak, "Duymayan kulaklara, görmeyen gözlere, bu ceza yönetmeliğini kabul etmediğimizi anlatmaya çalıştık. Geldiğimiz noktada sorunun çözümü için mücadeleye devam ediyoruz. Fakat ne yazık ki bakanlık bizi duymuyor. Alanı temsil eden TTB, AHEF, sendikalarımızla görüşmek yerine sosyal medya fenomenleri ile görüşmeyi tercih ediyor" dedi.
"ZAMLAR YÜZÜNDEN AİLE SAĞLIĞI MERKEZİ GİDERLERİNİ KARŞILAYAMIYORUZ"
Çolak, pandemi nedeniyle birçok sağlık çalışanının hayatını kaybetmesine karşın, Covid-19'un meslek hastalığı sayılması taleplerinin bir türlü kabul edilmediğini belirterek şunları söyledi:
"Bütün dünyada sağlık çalışanlarına minnet duyulurken bizler özlük haklarımızı kaybettik. Ceza yönetmeliği ile söz hakkımız kısıtlandı. ‘Hastalık yönetim platformu’ diye, yapılması mümkün olmayan uygulamalarla negatif performans ile tehdit edildik. Keyfi sözleşme fesihleri ile iş güvencemiz ortadan kalktı. İstanbul, Tekirdağ, Hakkari ve Mersin'de arkadaşlarımız, bu yönetmeliğin infaz komisyonları ile işten atıldılar. Direndik ve kazandık, işlerine geri döndüler. Yıllık izinlerimizi kullanırken maaşımızdan kesildi. Hastalandık, ameliyat olduk, istirahatli iken maaşımızdan kesildi. Ülkede artan enflasyonla birlikte ücretlerimiz yoksulluk sınırının altında kaldı. Artan fiyatlara rağmen cari gidere yapılan zamlar yetersiz kaldı. Aile sağlığı merkezi (ASM) kiraları, elektrik faturaları, ısınma giderleri, sarf malzemeleri dahil kullandığımız bütün malzemelere gelen zamlarla artık ASM giderlerini karşılamamız imkansız hale geldi. İzmir'de bile her beş aile hekiminden biri tek başına hemşiresiz çalıştı, çalışıyor. Hastanelerde hekimler, 5 dakikada bir hasta bakmaya zorlanıyor. Yeni yapılan yasal düzenleme hiçbir soruna çözüm olmadı."
"HEKİMLER, BAKANLIK BÜRAKRATLARININ İNSAFINA TERK EDİLDİ"
Hastanelerde halen mobbingin devam ettiğini belirten Çolak, şöyle konuştu:
"Düşük ücretlerle ve kötü çalışma koşulları nedeniyle birçok meslektaşımız, başka ülkelere gitmeyi çözüm olarak görüyor. Asistan hekimler zor durumda. 36 saat süren uzun nöbetler devam ediyor. Son uzmanlık sınavında, plansız bir şekilde asistan kadroları artırıldı. Bunun sonuçlarından endişeliyiz. Sağlıkta şiddet bütün hızıyla devam ediyor. Şiddete karşı bakanlık, bizden çok, ne yazık ki şiddet uygulayanların yanında duruyor. Malpraktis ile ilgili getirdikleri düzenleme ile hekim, bakanlık bürokratlarının insafına terk edilmiş durumda. Bütün bu yaşadığımız sorunlar, ülkede 20 yıldır uygulanan sağlık politikalarının sonucu. Sağlıkta dönüşüm programı ile sağlık sistemini özelleştirmek ve bizleri de ucuz iş gücü haline getirmek istiyorlar ve kısmen de başardılar. Vatandaşın sağlık alanında yaşadığı sorunların nedeni biz değiliz. Fakat sorumlu olarak bizler işaret ediliyoruz."
"GELECEK KAYGISI TAŞIMADAN ÇALIŞMAK İSTİYORUZ"
Çolak, ‘ceza yönetmeliği’ iptal edilene kadar mücadeleye devam edeceklerini vurgularken "Keyfi sözleşme fesihleri yaşamak istemiyoruz. Söz hakkımızı istiyoruz. Etkin bir şiddet yasasının çıkmasını istiyoruz. Bu hiperenflasyon ortamında cari gider ödemelerine yapılacak artışın çözüm olmayacağını biliyoruz. Aile hekimlerinin ve hastanede çalışan hekim arkadaşlarımızın, asistan hekimlerin, hemşirelerin, laborantların, radyoloji teknikerlerinin ve sayamadığımız 39 branş olmak üzere bütün sağlık emekçilerinin emeğinin karşılığını almasını istiyoruz.
Gelecek kaygısı taşımadan çalışmak istiyoruz. Bütün enerjimizi işimize ayırmak istiyoruz. Sorunlar çözülene kadar mücadeleye devam edeceğiz" dedi.
BAKAN KOCA'YA BOL SIFIRLI KARNE VE 200 CEZA PUANI
Sağlık çalışanları, basın açıklamasının ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya karne verdi. "Eşit, nitelikli, ücretsiz sağlıklı hizmeti" ve "sağlık kurumlarının fiziki donanımını düzeltme" gibi birçok madde sıralayan sağlık çalışanları, daha sonra hep bir ağızdan "sıfır" diye bağırdı. Bakan Koca'ya tüm kriterlerden ‘sıfır’ verdiklerini belirten sağlık çalışanları, "Sağlık Bakanı’nın bu notlarla sınıf geçeceğini düşünmüyoruz" dedi.
Sağlık çalışanları, tepki gösterdikleri yönetmelik kapsamında da Bakan Koca'nın sözleşme feshi gerektiren 200 ceza puanını hak ettiğini dile getirdi.
Sağlıkçılar, İzmir İl Sağlık Müdürlüğü'nün de haksız soruşturmalar, haksız ve hukuksuz maaş kesintisi, anayasal sendikal hakları engellemek gibi keyfi idari uygulamaları nedeniyle 200 ceza puanı ile değerlendirilmesini istedi. (ANKA)