İzmir'deki o eylemde Erdoğan'a hakarete dava

İZMİR'de, Vardiya Bizde Platformu tarafından düzenlenen 'Sessiz Çığlık' eyleminde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettikleri iddiasıyla Erhan Çatkın ve Türkiye Gençlik Birliği (TGB) İzmir eski İl Başkanı Meltem Ayvalı hakkında 1 yıl 4'er ay ile 5'er yıl hapis cezası istemiyle açılan davaya başlandı.

Haberler / 3. Sayfa

24 Kasım 2015 Salı 15:24

PAYLAŞ

Davaya konu eylem geçen 14 Mart'ta Konak Meydanı'nda yapıldı. Vardiya Bizde Platformu tarafından her cumartesi günü düzenlenen etkinlikte, platformun dönem sözcüsü Erhan Çatkın yaptığı konuşmada iddiaya göre, “Kadıköy'de vapurdan inen kadınların kıyafeti ile uğraşıyor. Etin kilosu 41 lira olmuş. Hala yüzlerce sıfır kilometre araba alınıyor. Onların derdi başka, onlar birşeyleri sıfırlamaya çalışıyorlar. Bizim ölüm olduğunda çocuklarımıza, torunlarımıza arkamızda kalanlara, namusumuzu, şerefimizi bırakacağız tertemiz. Onları utundırmayacak şekilde. Ama onlar utanacaklar. Eğer yüzleri varsa. Amerikan taşeronluğu yaptıkları için, BOP'a hizmet ettikleri için utanacaklar. Şehitlerin cenazeleri camiden kaldırılırken, TÜRGEV'in açılışına giden, başka açılışlara giden bu insanlar utanacaklar. Ama utanmazlar neden utanmazlar söyleyeyim size. Bugüne kadar Türk tarihinde şehide kelle diyen bir Cumhurbaşkanımız var. Şehide kelle diyen ilk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır" dedi. TGB İzmir eski İl Başkanı Meltem Ayvalı'nın "Biz döktatöre diktatör deriz. Katile katil deriz. İşbirlikçiye işbirlikçi deriz. Tayyip Erdoğan hepimizi tutuklayabilecek misi? Türk gençliğini sığdırıcak cezaevi var m? Silivri zindanı, Hasdal zindanını nasıl başlarına yıktıysak, Kayseri cezaevlerini de başlarına yıkacağız. Kaçak saraylar bile onları saklamayacak. Buradan kendini sultan sanan, padişah sanan diktatör müsveddelerine sesleniyoruz! Bizi sığdırabilicek zindanın yok" dediği öne sürüldü. Cumhuriyet Savcısı Cevdet Aydemir, her iki sanık hakkında "Cumhurbaşkanına alenen hakaret" ettikleri iddiasıyla 1 yıl 4'er ay ile 5'er yıl hapis cezası istemiyle dava açtı.

İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanan ilk duruşmaya tutuksuz yargılanan Erhan Çatkın, Meltem Ayvalı ile avukatları Murat Ergün, Deniz Yiğitceoğlu ve Ece Unutmaz katıldı. Suçlamayı kabul etmeyen Erhan Çatkın, "Ben sadece anayasanın bana vermiş olduğu eleştiri hakkını kullandım. 162 haftadan beri Konak Meydanı'nda ülkenin geleceği ve günün proplemleri ile igili konuşma yaptım. Ülke yöneticilerinin israf içinde olduğunu hatırlatmaya çalıştım. Amacım Cumhurbaşkanına hakaret etmek değildi. Tarihte ilk kez bir Cumhurbaşkanı şehide 'kelle' demiştir. Bunu kabul etmediğimi konuşmalarımda belirttim. Yasal eleştiri haklarımı kullandım. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum" dedi.

Söz alan Çatkın'ın avukatı Murat Ergün, "Müvekkilim, 'Kadıköy'den vapurdan inen kadınların kıyafeti ile uğraşıyor' demiştir. Recep Tayyip Erdoğan bu sırada Cumhurbaşkanı değil başbakandır. Müvekilimin söylediği, sıfır kilometre araba ve etin kilosu 41 lira sözleri de doğrudur. Halen yüzlerce sıfır araba alınıyor. Müvekiklim bu sözünde RecepTayyip Erdoğan'ı kast edip etmediği belli değildir. Üzerine alınacak bir durum yoktur. Müvekkilim yıllarca Türk Milletine Türk subayı olarak hizmet etmiştir. Herhangi bir yolsuzluğu ve uğursuzluğu yoktur, sabıkası da yoktur. Müvekkilimin söylediği ve iddianamede yer alan tüm sözleri doğrudur. Bunlar hepsi basında da yer almıştır. Kendiliğinden bir şey katmamıştır. Ayrıca Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 299/1-2. maddelerinin de anayasaya aykırı olduğu inancındayız. Mahkemece yargılamanın durdurularak, maddelerin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gidilmesini istiyoruz. Ayrıca bu dava her ne kadar bireysel olarak sanıkların yargılandığı bir dava olmakla birlikte doğuracağı sonuçlar itibariyle toplumun tamamını ilgilendirmektedir. Verilecek karar toplumdaki ifade özgürlüğü, düşünce özgürlüğü ve siyaset yapma özgürlüğü noktasında kişilerin temel hak ve özgürlüklerini ilgilendirmektedir" diye konuştu.

TGB eski İzmir İl Başkanı, yönetim kurulu üyesi Meltem Ayvalı ise "Yaptığım konuşma tamamen doğrudur. O dönemde TGB Kayseri yöneticisi Aykut Alp Avşar, Recep Tayyip Erdoğan'a 'dikdatör' dediği için tutuklanmıştı. Bunu haksız bulduk. Bunu ifade özgürlüğünün yok etme kapsamında ve baskı oluşturmak kapsamında olduğunu düşündük. Arkadaşımıza sahip çıkmak için çeşitli protestolar düzenledik. Bu benim 'sessiz çığlık' eyleminde yaptığım bir konuşma idi. Herhangi bir hakaret kastım yoktur. Siyasi eleştiri kapsamındadır. Beratime karar verilsin" dedi.

Ayvalı'nın avukatı Deniz Yiğitceoğlu da "Müvekkilimizin savunmasına aynen katılıyoruz. TCK'nun 299. maddesinin anayasaya aykırı olduğu kanaatindeyiz. Kamu görevlisine hakaret suçu TCK'nun 125/3-a maddesinde düzenlenmiştir. Biz bu nedenle yeniden TCK'nun 299. maddesinde siyasi kişiliğe hakaretin korunmasının anayasaya aykırı olduğunu düşünüyoruz. Müvekkilimizin sözleri siyasi eleştiri kapsamında değerlendirilmelidir" dedi.

İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Leman Çalışkan, TCK'nun 299/1-2. maddesinin Anayasaya aykırılığı konusunda yargılamayı durdurup olayı Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesi yönündeki avukatların taleplerin reddetti. Duruşmayı karar verilmek üzere erteledi. (DHA)