Türkiye'de 300 bin müteahhitin olduğunu kaydeden Nasır, “Çıkarılacak kanunla, müteahhitliğin çerçevesi belirlenecek, sektör disiplin altına alınarak, ülkemize yurtiçi ve yurtdışından daha fazla katma değer sağlayacaktır” dedi.
Müteahhitler Konfederasyonu olarak Türkiye genelindeki inşaat sektörünün sorunlarıyla ilgili 20 Aralık 2016 tarihinde TOOB’de bir çalıştay gerçekleştirdiklerini hatırlatan Nasır, tespit edilen sorun ve çözüm önerilerini Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ile paylaştıklarını dile getirdi.
Konuyla ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin, çok yapıcı düzenlemeler getireceğini vurgulayan Nasır, şu bilgileri verdi: “Çalıştaydan bir gün sonra elde ettiğimiz verileri, Bakan Özhaseki'ye arz ettik. Kendisi önümüzdeki ay, üniversite, belediye ve sivil toplum kuruluşlarının da katılacağı 'Şehircilik Çalıştayı' yapacaklarını belirtti. Sayın Özhaseki, Bakanlığın imar yasasıyla ilgili kırmızı çizgilerini ortaya koyduktan sonra her ilden kendi imar plan uygulamalarıyla ilgili bölgesel taleplerini isteyeceklerine işaret etti. Sayın Bakanımız, gayrimenkul borsası ve imar hakkıyla ilgili yeni uygulamalar getireceklerini ve belediyelerin gelirlerinin artırılması, özlük işlerinin düzenlenmesine ilişkin düzenlemeler yapacaklarını, yapı denetimle ilgili ise yeni düzenlemelere gideceklerini ifade etti”
YEREL YÖNETİMLERE BÜYÜK İŞ DÜŞÜYOR
Kentsel dönüşümle ilgili 5393 Sayılı Belediye Yasası'nın 53. Maddesi ve 6306 Sayılı Yasa'nın yeniden düzenlenmesi gerektiğinin altını çizen Nasır, yasalardaki iki başlılığın ortadan kaldırılarak, 6306 Sayılı Yasada iyileştirmeler yapılmasının ve yerel yönetimlerin daha fazla yetkilendirilmesinin önemine dikkat çekti.
İlçe belediyelerinin, temsil ettikleri ilçelerin problemlerini, kültürel ve sosyal yapılarını iyi analiz ettikleri için kentsel dönüşüm konusunda da sağlıklı projeler üretebileceğini kaydeden Necip Nasır, kentsel dönüşümde sadece yeni binalar inşa etmenin yeterli olmadığını, yaşanabilir bir çevre planlamasının da sürece dahil edilmesi gerektiğini vurguladı.
İzmir gibi yüzde 85'inin dönüşmek zorunda olduğu bir kentte, dönüşümün yerinde yapılması gereğini hatırlatan Nasır, bunun en büyük gerekçesinin ise İzmir'in sosyal yapısı nedeniyle insanların oturdukları semti değiştirmek istemeyişlerini gösterdi.
Asıl sıkıntının merkez ilçelerde yaşanan yoğunluktan kaynaklandığını belirten Necip Nasır, özetle şunları söyledi: “Planlamanın ada bazında yapılması gerekir. Özel sektör yerinde dönüşüm konusunda mutlaka devreye girmeli. Planlama konusu çok önemli. Herkes bireysel planlama yaparsa, İzmir beton yığınına döner. Kentsel dönüşüm, her ilçenin beklenti ve sosyal yapısına uygun olarak şekillendirilmelidir”