Ege Postası
Geri

İzmir’in sağlık üssü açıldı, diğer hastaneler unutuldu

Açılışı defalarca ertelenen İzmir Şehir Hastanesi geçtiğimiz günlerde nihayet açıldı. İzmir’in sağlık üssü diye adlandırılan Şehir Hastanesi açıldı ancak kentteki diğer hastaneler unutuldu. Birlik Sağlık Sen, İzmir depreminin ardından yenilenen tek hastane olan Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin sorunlarına dikkat çekmek için basın açıklaması gerçekleştirdi.
İzmir’in sağlık üssü açıldı, diğer hastaneler unutuldu
Haberler / İzmir
18 Ekim 2023 Çarşamba 11:46
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

BERİVAN KAYA/EGEPOSTASI- 2020 yılında meydana gelen İzmir depreminin ardından hasar alan hastaneler yenilenmedi. 12 Hastaneden sadece bir tanesinin yenilendiğine dikkat çeken Birlik Sağlık Sen, Yenilenen Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma  Hastanesi'nin de yapım hatalarından dolayı tadilat ve tamirat işlerinin bitmediğini vurguladı.

Yenilenen tek hastane olan Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin elektrik, su, izolasyon havalandırma gibi bir çok sorunu olduğunu belirten Birlik Sağlık Sen İzmir Şube Başkanı Berna Boran bugün basın açıklaması düzenledi.

1 YILLIK HASTANE!

Bir yıllık devlet hastanesinin tamirat ve tadilat işlemlerinin bitmediğini belirten Berna Boran, “ 2020 yılı 30 Ekim tarihinde meydana gelen ve 102 vatandaşımızın hayatını kaybettiği deprem sonrasında İzmir İlimizde 12 devlet Hastanemizin depreme dayanıksız olduğu ortaya çıkmış ve aradan geçen 3 yıllık sürede sadece ve sadece Buca İlçemizde bulunan Devlet Hastanesi yenilenebilmiştir. Açılışından yaklaşık 1 yıllık süre geçmesine rağmen halen devlet hastanesinin tadilat ve tamirat işleri devam etmektedir” dedi.

YETERSİZ HASTANE

Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma  Hastanesi'nin yetersiz kaldığını dile getiren Şube Başkanı Boran, “ Afet ve Acil Durum Hastanesi (prefabrik) olarak kısa sürede yapılması planlanmış olan Buca Devlet Hastanesi, daha sonra; 2 katlı olarak yapılmış, 152'si Yoğun Bakım olmak üzere toplamda 318 yatak kapasitesine sahip, 8 bloktan oluşan betonarme yapıya çevrilerek, inşaat yapım süreside uzatılmıştır.  Yaklaşık 518.000 nüfusu ile İzmir’in en büyük ilçelerinden olan Buca’ya, 318 yatak kapasitesi olan hastane yetersiz gelmekte ve Buca ilçemize ikinci bir devlet hastanesine ihtiyaç duyulmaktadır” ifadelerine yer verdi.

HASTANE İÇİN YÜZLERCE AĞAÇ KATLEDİLDİ

Hastanenin yapıldığı yer seçiminin yanlış olduğuna dikkat çeken Boran, “Hastanenin eski yeri (yüksek alanda) yada daha uygun rakımda yer varken, yüzlerce çam ağacı kesilerek, hastane sulak ve çukur olduğu bilinen alana yapılmıştır. Şubat 2022 de adeta kaba inşaat olan binanın geçici kabulü yapılmış ve şubat ayında geçici kabulü yapılan bina tam 9 ay sonra Kasım ayında açılabilmiştir. Aynı proje içerisinde yer alan Halk Sağlığı binası ise halen açılamamıştır. Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüğü tarafından ön kabulünün2022 şubat ayında yapılan hastanenin,  kesin kabulünün Şubat 2024’teyapılacağı söylenmektedir. Hastane idaresinin eli kolu bağlanmış; şartnameye göre Taahhüt ettikleri tespit edilen eksiklikler; firma tarafından geçiştirilerek, taşeronun taşeronu tarafından, günü kurtararak, eksik ve aksak bırakılmaktadır. Hastane bunların bir kısmını kendi imkanları ile yapmaktadır. Kesin kabulden sonra da yapmaya devam etmek zorunda kalacaktır” diye konuştu.

SORUNLAR SAY SAY BİTMEDİ

Buca Devlet Hastanesi’nin eksikliklerini aktaran Boran, “-Elektrik sisteminin sürekli kesildiği, jeneratörlerin geç devreye girdiği, bu durumun hastaların tedavi sürecini olumsuz etkileyebileceği, bina zeminin sulak olmasından ve izolasyonunun eksik yapılması yada yapılmamasından dolayı duvarlar yerden sürekli su (nem) almakta, nemli olan zemin duvarlarının sürekli kabardığı, sıva ve boyasının döküldüğü görülmektedir. Yangın uyarı, acil kod uyarı, anons sitemleri ve hemşire çağrı sistemlerin çalışmadığı söylenmektedir. Görüntüleme, laboratuvar, bazı servisler vb. birimlere hastaların ulaşmasında karmaşa ve sıkıntılar olduğu görülmektedir. Hastane içinde birçok birime erişimde (mesafe ve plansızlıktan) güçlük çekilmektedir. İdari memurların ve işçilerin bulunduğu (Normalde depo olarak planlanan) bodrum kattaki odaların; plansız, yetersiz, insan sağlığı bakımından uygun olmadığı personeller tarafından ifade edilmektedir. Klima ve havalandırma sisteminin zaman zaman çalışmadığı, doğal ışıklandırmanın olmadığı, nem oranının yüksek olduğu, oda sayısının az ve kişi başına düşen alanların yetersiz ve plansız olduğu, Hasta ve personel odalarının birçok yerinde aşırı gürültünün olduğu, personel odalarının çoğunda pencere olmadığı, Elektrik prizlerinin yerden düşeli kablolardan elektrik aldığı ve kabloların çoğunun ortalıkta dolaştığı görülmektedir. Su sisteminde sürekli arıza oluştuğu, özellikle ameliyathane ve birçok birimi zaman zaman su bastığı, tavanlardan su aktığı(tavan altlarına kova konulduğu), dış cepheden pencere ve kapılardan yağmur suyunun bastığı ifade edilmektedir. Bu durum cihazlara zarar verebilir ve elektrik kazalarına sebep olabilir. Özellikle zemine yakın duvar ve tavanlarda sürekli tadilat yapıldığı görülmektedir. Duvarlarda sıvalar kabarıp, boyalar dökülmektedir. Tekrar sıvanıp-boyanıp görüntü kapatılmaktadır. Tavanların; zayıf malzeme ile kaplı olduğu, sürekli sökülüp onarıldığı, askı sistemlerin güçsüz olduğu, düşerek-çökerek kazalara sebep olabileceği söylemektedir. Hasta tuvaletleri, lavaboları sürekli tıkanmakta olup etkin çalışmadığı görülmektedir. Tesisat borularının birçoğu şimdiden oksitlenmiş; birkaç yıl sonra kullanılamaz hale gelecektir. Morg hastanelerin konutlara bakan kısmında yapılmış olup, apartman sakinleri rahatsız olmaktadır. Yemekhanenin alanı ve yerleşimi uygun olmadığı, yangın ve kazalara sebep olabileceği belirtilmektedir” dedi.

KAMU ZARARI

Hastanenin bu şekilde teslim alınmasının kamu zararı olacağını dile getiren Boran, “Yeni yapılmış kesin kabulü bile yapılmamış bir yıllık hastane ve bitmeyen tadilat tamirat. Geçici ön kabulü yapılmış demek; binanın %95’inin bitmiş ve işletilmesine engel olmayacak demektir. Bürokratlarımızın görevi, firmaları değil, devletin milletin menfaatlerini korumaktır. Bu binayı bu şekilde teslim almak kamu zarına sebep olacaktır. Bu gün fiziki mekân olarak onlarca sorunu olan hastaneden, yarın verim almak mümkün olmayacaktır” dedi.

                                                                                                                           

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası