KCK sanığı Kaplan: Gazetecilik faaliyetlerim suç olarak değerlendirilmiş

Haberler / Güncel

25 Eylül 2013 Çarşamba 17:41

PAYLAŞ

Aralarında çok sayıda gazetecinin bulunduğu 46 sanıklı terör örgütü KCK davasında, tutuksuz sanıkların savunmalarının alınmasına devam ediliyor. Tutuksuz sanık Çağdaş Kaplan, gazeteci olduğunu ve haber yapma faaliyetlerinin suç olarak değerlendirildiğini söyledi.

İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen terör örgütü KCK davasının duruşmasında tutuksuz sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi. Savunmasını Türkçe yapan Çağdaş Kaplan, toplumun bir parçası olduğunu, kendisinin de içinden geldiği bir yapıya duyarsız olmasının beklenemeyeceğini söyledi. Sosyalist olduğunu belirten Kaplan, bu sebeple gazetecilerin operasyonların hedefi olduğunu iddia etti.

Örgüt üyeliği ile suçlandığını, ancak suçlandığı konunun tamamen gazetecilik faaliyetlerden oluştuğunu öne süren Kaplan, "İddianamenin 57 sayfası, muhabirlerin, televizyon ve radyo gibi çalıştıkları medya kurumlarına bağlanarak aktardıkları haberlerden oluşmaktadır. 40 sayfası da haber içeriklidir." dedi.

İddianamenin tamamının gazetecilik faaliyetlerine ilişkin makale, haber, ropörtaj, fotoğraf gibi içeriklerden oluştuğunu belirten Kaplan, "Ceza alsak ve terörist ilan edilsek deliller haber, ropörtaj ve makale." diye konuştu.

Kaplan, dosyada yer alan haberlerin savcı tarafınfan iletişim bilimi içinde yer almadığının değerlendirildiğini belirterek, "Savcı, iletişim uzmanı mıdı? Eğer bu haberlerin iletişim özgürlüğü içinde yer alıp almadığı tartışılacaksa getirirsiniz bir iletişim bilimi uzmanını, onunla tartışırız bu konuyu. Bunu tartışmak savcının uzmanlık alanına girmez." şeklinde konuştu. Kaplan, iddianamenin önyargıya dayalı olarak hukuka aykırı delillerle hazırlandığını öne sürdü.

Tutuksuz sanık İsmail Yıldız da savunmasını Türkçe yaptı. İddianamede, terör örgütü eylemlerinden önceden haberdar olduğu iddiasının yer aldığını hatırlatan Yıldız, "Dolapdere'de bir ses bombası atılmıştı. Evim ile atılan yer arası yaklaşık 150 adımdı. Ben olay yerine gittiğimde daha polis bile varmamıştı. Şiddetli bir gürültü duydum ve makinemi alarak dışarı çıktım. İddialara bu şekilde bir örnek verilmiş. Ben bir gazeteciyim gitmem çok normal." diye konuştu.

Gazeteci olduğunu, hiçbir eyleme katılmadığını belirten Yıldız, herhangi bir örgüte üye olmadığını söyledi. Yurt dışına çıkışının da terör faaliyeti olarak değerlendirilmesine de bir anlam veremediğini belirten Yıldız, iddianamede yer alan telefon konuşmalarınıın sadece haber amaçlı olduğunu dile getirdi.

Yarına ertelenen duruşmada tutuksuz sanık savunmalarının alınmasına devam edileceği açıklandı.