TANI ve tedavilerdeki tüm gelişmelere rağmen kalp ve damar hastalıkları hâlâ ölüm nedenleri arasında önde geliyor. Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol ise 29 Eylül Dünya Kalp Günü’nde herkesten sevdiklerinden, yakınlarından kalp sağlığı için söz almalarını istedi. Erol, şunları söyledi:
‘9 RİSK FAKTÖRÜ VAR’
“Bu çaba, sevdiklerinizin erken ölümünü engelleyebilir. Sigara içen babanızdan, kilolu olan kardeşinizden, hareket etmeyen ve sağlıksız beslenen arkadaşınızdan bunları düzeltmesi için söz alarak kalp-damar sağlıklarını düzeltmeye katkıda bulunabilirsiniz. Kalp-damar hastalıkları büyük oranda önlenebilir hastalıklar. Dünya çapında yapılan bir çalışmanın sonuçlarına göre kalp-damar hastalığına neden olan 9 risk faktörü (kolesterol yüksekliği, sigara, diyabet, hipertansiyon, karın tipi şişmanlık, psiko-sosyal stres, kötü beslenme, fiziksel hareketsizlik ve alkol) ilk kalp krizi riskinin en az yüzde 90’ından sorumlu. Bu risk faktörlerinin tümü düzeltilebilir. Sigara içmeyerek, hareket ederek, kilo almayarak, iyi beslenme alışkanlıkları edinerek, stresten uzak durarak bunu önemli oranda başarabiliriz.”
‘OBEZİTE ŞAMPİYONUYUZ’
“Avrupa Kardiyoloji Derneği Kalp Damar Hastalıkları 2017 istatistiklerine göre, hipertansiyon sıklığı diğer ülkelerde kadınlarda erkeklere göre daha düşük oranda iken ülkemizde kadınlarda da erkekler kadar yüksek. Yüksek kolesterol düzeyi bakımından diğer ülkelere göre daha düşük orandayız. Ancak şeker hastalığı ve kan şekeri düzeyi yüksekliğinin en yüksek olduğu ülke yine biziz. Şişmanlık ölçütü olarak kullanılan vücut kitle endeksinde kadınlarımız Avrupa şampiyonu. Ülkemizde her 3 kadından 2’sinin obezite problemi var. Erkeklerimiz de yüksek ortalaması olan ülkeler arasında bulunuyor. Erkeklerimizin sigara içme oranı eskiye göre daha düşük ancak ideal düzeylerden çok uzak. Hâlâ yüzde 37-38 oranında sigara içiyor. Kadınlarımızda sevindirici olarak sigara içme oranı birçok Avrupa ülkesinin gerisinde. Alkol tüketimi açısından Makedonya’dan sonra en iyi durumdayız. Özetle diyabet, şişmanlık, sigara içme ve hareketsizlik gibi risk faktörlerinde karnemiz diğer ülkelere göre daha kötü.” HÜRRİYET
POLİTİKA
Sayfa başına git
