Türkiye'de her yıl yaklaşık 100 bin kişinin kalp krizi nedeniyle hayatını kaybettiğini belirten Kent Bayraklı Tıp Merkezi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hakan Erikçi, belirtilerin doğru değerlendirilmesinin yaşamsal önemde olduğunu söyledi. Kalp krizinin damarlarda kireçlenme olarak bilinen 'ateroskleroz' (damar sertleşmesi) adlı hastalığın sonucunda daralmış damarın pıhtıyla tam tıkanması sonucu oluştuğunu hatırlattı. Kriz belirtilerinin kadınlarda farklılık gösterdiğini kaydeden Uzm. Dr. Erikçi, şu noktalara dikkat çekti:
"Kalp krizinin klasik olarak bilinen belirtisi göğüste, kollara hatta çeneye yayılan bir ağrıdır. Ama bu erkeklerin yarısında, kadınların da yarısından azında görülen bir klasik ağrıdır. Kalp hastalıkları konusunda yakın zamana kadar yapılan bütün çalışmalar genellikle orta yaş beyaz erkekler üzerineydi. Kadınlar üzerinde yapılan çalışmaların az olması yakın zamana kadar 'nasıl olsa kadınlarda da belirtiler erkeklerdeki gibidir' diye düşünülmesine neden oldu. Halbuki çok tipik olmayan şikayetlerle de kalp krizinin ortaya çıktığını biliyoruz. Kadınlarda kalp krizi belirtileri; nefes darlığı, kolda, omuzda sırtta çenede ya da karında ağrı, bulantı-kusma, terleme, baş dönmesi, bayılma, genel halsizlik hali veya çarpıntı şeklinde olabilir. Bu belirtilerle gelen hastanın kalp krizi geçiriyor olabileceğinden ciddi şekilde şüphe etmek lazım."
Ayrıca, kriz anında atılacak doğru adımların hayat kurtaracağını ifade eden Uzm. Dr. Erikçi, "Eğer bir kişi kalp krizi geçiriyorsa ilk yapılacak şey ambulans çağırmak olacaktır. Ambulans gelene kadar da hasta uygun bir yere yatırılıp hava alması kolaylaştırılmalıdır. İlk yardım eğitimi ve sertifikası olmayan kesinlikle hastaya müdahale etmemeli, ilaç da vermemelidir" diye konuştu. (DHA)