Kanser hastaları son günlerinde yalnız kalmayacak
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük kamu sağlık merkezi konumundaki Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, kanser hastalarının son dönemlerini mutlu ve huzurlu geçirebilmeleri için 'Palyatif Bakım Ünitesi' kuruldu.Diyarbakır...
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük kamu sağlık merkezi konumundaki Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, kanser hastalarının son dönemlerini mutlu ve huzurlu geçirebilmeleri için 'Palyatif Bakım Ünitesi' kuruldu.
Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi, kronik rahatsızlıkları olan ve artık kendi ihtiyaçlarını tek başlarına karşılayamayacak durumdaki hastalar için Palyatif Bakım Ünitesi kurdu. Palyatif Bakım Ünitesi, anestezist, algolog, onkolog, dahiliye uzmanı, nörolog, cerrah, hemşire, din adamı, psikolog ve sosyal gönüllülerin bir arada bulunduğu bir ekiple birlikte hizmet verecek.
Palyatif tedavi ile kanser hastalarında tedavi kaynaklı oluşan yan etki ve belirtilerin, başta ağrı olmak üzere, iştahsızlık, hareket kısıtlılığı gibi bulguların azaltılması ve hastanın konforlu bir son dönem geçirmesini sağlayabilecek hizmetlerin verilmesi amaçlanıyor. Konforlu odalarda hastaların rahat edebilecekleri bir şekilde hazırlanan Palyatif Bakım Ünitesi’nde ölümü kabullenen hastalara ve ailelerine gerekli sosyal ve psikolojik destek de sağlanıyor. 9 yataklı klimalı bakım ünitesi, hastalara 24 saat sıcak su, televizyon izleme, müzik dinleme, özel odalarda dinlenme ve toplantı salonunda doktorları ile özel olarak ikili görüşmelerde bulunma imkanı sunuyor.
Palyatif Bakım Ünitesi’nin açılışını gerçekleştiren Diyarbakır İli Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Doç. Dr. Muhammet Güzel Kurtoğlu, her bireyin ağrısız ve onurlu bir şeklide ölmeye hakkı olduğunu vurguladı. Kurtoğlu, “Diyarbakır’da ilkleri gerçekleştiren kurumumuz, kanser hastalarının son dönem tedavilerinin yapılacağı Palyatif Bakım Ünitesi’ni kurarak Diyarbakır’da bir ilki daha hayata geçirmiştir. Burada odaklanılan hastanın yaşam süresini uzatmaya çalışarak hastaya eziyet vermek ya da ölüm sürecini hızlandırmak değil. Amaç, ölümü doğal bir süreç olarak kabullenen hasta ve yakınlarına destek vermektir. Hastalar, burada acılı ve sancılı bir ölüm süreci değil ağrısız ve huzurlu bir ölüm sürecine girecektir. Hastanemizde bundan böyle hiçbir hastaya tıbbın yapamadığı bir şey kalmadı, evinize gidip ölümü bekleyin demeyeceğiz. Onlara burada kişisel bakımın yanı sıra ailelerine de manevi destek imkanı sunacağız.” dedi.