Karakolda dayağa flaş karar

İzmir'in Bergama ilçesinde, polisler tarafından gözaltına alınan genci korumaya çalışan bir kişinin polisler tarafından darp edilmesine ilişkin açılan davada karar çıktı. Kararda dört polis, nitelikli kasten yaralama suçlarından hapis cezası aldı. O polislerin davası sonuçlandı

Haberler / İzmir

30 Mart 2016 Çarşamba 15:23

PAYLAŞ

Olay, Bergama ilçesinde 22 Ağustos 2012 tarihinde yaşandı. İddiaya göre, arkadaşıyla tartışırken polisler tarafından gözaltına alınan Muammer Zeybek, Bergama İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. Bu sırada, gencin annesi, babası ve yakınları karakola kadar takip edip gencin serbest bırakılması için polis memurlarına dil döktü. Emniyet önünde çocuklarını görmek isteyen anne Yadigar, baba Talat Zeybek çifti ve yakınları ile polisler arasında arbede yaşandı. Bunun üzerine baba Talat Zeybek'in arkadaşı Adnan Yörür, elleri kelepçelenerek içeriye alındı.

Yaşanan gerilime daha fazla dayanamayan baba Talat Zeybek de fenalaşarak yere yığıldı. Kalp krizi geçirdiği anlaşılan yaşlı adam, kaldırıldığı Bergama Devlet Hastanesinde hayatını kaybetti. Talat Zeybek’in kalp krizi geçirip yere yığılması kameralar tarafından saniye saniye kaydedilirken, Zeybek'in arkadaşı Adnan Yörür de polisler tarafından darp edildi.

POLİSLERE HAPİS CEZASI
Ortaya çıkan görüntüler sonrasında polisler hakkında dava açıldı. Bergama Ağır Ceza Mahkemesinde davanın karar duruşması görüldü. Duruşmada soruşturmada adı geçen polisler ve gözaltına alınan Muammer Zeybek vardı. İki tarafın avukatları duruşmada hazır bulundu.
Mahkeme heyetinin duruşmada verdiği karar neticesinde, polis memuru Metin K.'ya 'nitelikli kasten yaralama suçundan' 3 yıl 7 ay 26 gün ceza verildi.
Nihat İ.'ye nitelikli kasten yaralama suçundan 2 yıl 13 ay 15 gün, Talip Ç.'ye 'nitelikli kasten yaralama' suçundan 1 yıl 10 ay 15 gün, Nihat U.'ya ise 'kasten yaralama' suçundan 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verildi.

KARAR TEMYİZE GİDECEK
Muammer Zeybek'in avukatı Büber ise duruşma sonrasında konuştu. Büber, Ceza Genel Kurulunun kararları olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Psikolojik baskı, eziyet, hakaret yoğun bir şekilde korku verme gibi eylemler bile işkence suçu oluştururken bu dava dosyasında benim anlattıklarımdan bahsetmiyorum dosya içerisindeki görüntüleri içeren CD’nin kapsamı işkence olarak kabul edilmezse Ceza Genel Kurulunun kararına itibar etmemek gerekir bu durumda. Biz bazen hukuku katlederiz böyle, temyize gideceğiz, yargıya gidecek dosya. Yargıtay daha önceki kararları doğrultusunda işkence suçunun oluşup oluşmadığını bu dosyada belirleyecek. Kararı ya onaylayacak ya da bozacak. Bozarsa yeniden yargılama süreci başlayacak. Alınan karar kesin karar değil." (İHA)