Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Saadet Partisi- Gelecek Partisi Ortak Grup Toplantısı’nda konuştu. Karamollaoğlu, şunları söyledi:
"Filistin meselesini sadece cumartesi gününden itibaren gündemine alanlar bizim bu konudaki duyarlılıklarımızı, hassasiyetlerimizi kesinlikle anlayamazlar. Filistin mücadelesini medya ve sosyal medya propagandası üzerinden okumaya çalışanlar kesinlikle bizi anlayamazlar. Üç çeyrek asırdır akan kan ve göz yaşını görmezden gelenleri, mazlumların feryatların kulak tıkayanlar bizim öfkemizi ve hüznümüzü asla anlayamazlar. İsrail’in 1948 yılında olağan bir biçimde kurulmuş devlet olarak kurulmuş olduğunu zannedenler bizim hissiyatımızı kesinlikle anlayamazlar. İsrail’in gün ben gün Filistin topraklarını işgal edişini adete seyretmiştir. Velisinin Amerika Birleşik Devletleri oldukları bildikleri bu şımartılmış çocuğun zulümleri karşısında diğer ülkeler her daim üç maymunu oynamayı tercih etmişlerdir. Hırsıza hırsız katile katil zalime zalim diyemedi bu insanlar. Bunu diyemeyenler, mazlumu suçlu ilan etmekten ise hiç çekinmediler, utanmadılar.
EN AZINDAN BARİ GÖLGE ETMEYİN: Birleşmiş Milletler kararlarını ve uluslararası hukuk kurallarını en çok çiğneyen ülke iyi bilinmeli ki İsrail olmuştur. BM, Avrupa Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nın gücü Allah aşkına bir İsrail’le yetmiyor mu? Yetmiyor maalesef. İnsanım diyen 75 yıldır emzikli bebeklerin, kundaktaki çocukların bombalar altında can verişi konusunda sessiz kalabilir mi? Müslümanım diyen ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’nın kirli postallarla çiğnenmesine, namaz kılanların gaz bombalarıyla hedef alınmasına nasıl sessiz kalabilirler? Oturdukları yerlerden ‘amalı fakatlı’ cümleler kurarak akıl vermeye kalkanlar, tahkir edici yorumlar yapanlara da diyoruz ki en azından bari gölge etmeyin. Yangına bir bardak su dökmüyorsunuz en azından bari benzin dökmekten imtina edin.
FİLİSTİN’DE YAŞANANLAR TÜRKİYE’Yİ TEĞET GEÇECEK ŞEYLER DEĞİLDİR: Bir kez daha net olarak ifade ediyorum ki, amaç Büyük Ortadoğu Projesi, nihai hedefte bundan dolayı Türkiye’mizdir. Dün Irak’ta, bugün de Filistin’de yaşananlar Türkiye’yi teğet geçecek şeyler değildir. O nedenle Filistin de Filistin’den ibaret değildir, bu böyle bilinmelidir. Kudüs’ün özgürlüğü bir avuç mazlum Filistin halkının omzuna yüklenecek bir sorumluluk da değildir. Bu ağır sorumluluğu bir bütün olarak İslam alemi omuzlarında hissetmeli, bu konuda Türkiye de muhakkak üzerine düşen öncülüğü yerine getirmelidir. Sayın Davutoğlu bu konuyu özellikle işledi bu yüzden kendisine teşekkür ediyorum. Rusya ve Ukrayna savaşında iki taraf arasında fır dönenler, Ukrayna’ya yardım sırasına girenler, bugün Filistin’de yaşananlar karşısında eli kolu bağlı oturuyorlar maalesef. Rusya’yı mı İsrail’i mi daha az seviyorlar o konuda pek emin değilim. Normalleşme adı altında verilen sözler mi imza altına alınan taaddütler mi, var bunu hepimiz merak ediyoruz.
İSLAM ALEMİ BU UYUŞUKLUKTAN BİR AN EVVEL KURTULMALIDIR: Mazlumlara herkes sırt çevirse de biz her daim mazlum Filistin halkının yanında saf tutmaya devam edeceğiz. Görüyoruz ki iktidarın kabuğuna göre şekil alanlar, yazar çizerler, camialar, vakıflar ve sivil toplum örgütleri adeta lal olmuş durumdalar. Bizler haklı mücadelelerinde Filistin halkının yanındayız ve yanlarında olmaya devam edeceğiz. TBMM çatısı altında ve meydanlarda zulüm karşısında haykırmaya da devam edeceğiz. İsrail ve hamileri bu zulme son vermek zorundadır. İsrail ve onun zulmüne sesiz kalarak ortak olanlar bu ateşin eninde sonunda kendilerini de yakacağını bilmelidirler… Öncelikle İsrail katliam ve işgalden vazgeçecek. Vazgeçmezse, emin olun akıbeti bellidir. Yok olup gidecek. Başka bir çıkış kesinlikle söz konusu değildir. Dünya kamuoyu da ikiyüzlü davranmaktan vazgeçmeli, İslam alemi de bu uyuşukluktan bir an evvel kurtulmalıdır.
TÜRKİYE İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI’NI ACİLEN TOPLANTIYA ÇAĞIRMALI: Sivillerin, çocukların kadınların can güvenliği mutlaka sağlanmalıdır. Esir değişimi konusunda bir an evvel üçüncü taraflar devreye girmelidir. Dünyanın en büyük açık hava hapishanesi haline getirilmiş olan Gazze’deki abluka bir an evvel ortadan kaldırılmalıdır. BM nezdinde girişimlerde bulunarak Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere İsrail’e yardım babında güç kullanmaları engellenmelidir. Türkiye, İslam İşbirliği Teşkilatı’nı acilen toplantıya çağırmalı, kalıcı çözüm olacak yaptırımlar devreye alınmalıdır. Su ekmek gibi yardımlar bölgeye sevk edilmelidir.
EMEKLİLER İÇİN ORTAYA ATILAN TEKLİFE GÜLMEK Mİ LAZIM AĞLAMAK MI BELLİ DEĞİL: Emekliler için ortaya atılan bir teklif. Gülmek mi lazım ağlamak mı lazım. Bizi şaşırttı. Hiçbir konuya bu iktidar kalıcı bir çözüm getiremiyor. Getirme kabiliyeti yok. Bir yerde bir potansiyel olur. ‘Şu şekilde yaklaşsalar acaba düzelir mi’ diye düşünebilirsiniz ama bu iktidar için ne yazık ki öyle bir düşünce gündemimize kesinlikle gelmiyor, gelemiyor. Bir zamanlar dünya gerçeği olan bazı uygulamaları nas diye reddettiler arkasından da o nas nereye girer bilmiyoruz. Ama bir yerde nas varsa elbette devamlılığı da vardır ama insanların yaklaşımı ucuz menfaat için olursa ne kendilerine ne de ülkelere fayda sağlamaz.
KUDÜS, FİLİSTİN BİZİM BİR NUMARALARI MESELEMİZ: Kudüs, Filistin bizim bir numaralı meselemiz. Hafta sonunda İstanbul’da bu konuyu gündeme getiren kapsamlı bir miting tertip edeceğiz. İl teşkilatımız bu kararı aldı çalışmalara başladı kapımız herkese açık. Saadet- Gelecek Grubu olarak bunun içindeyiz. Diğer siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, şahıslar elbette davetlidir. Kendilerini de davetli görmeleri icap eder."