Karataş: Kampüs mü, Kandil mi'

İzmir'de Ege Üniversitesi kampüsünde, Ülkü Ocakları'nın okul sorumlusu Fen Edebiyat Fakültesi öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun öldürülmesinin ardından MHP’den sert açıklamalar gelmeye devam ediyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ardından Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz’a bir istifa çağrısı da İl Başkanı Necat Karataş’tan geldi. Karataş, açıklamasında Rektör Yılmaz, üniversite yönetimi ve senatoyu sert sözlerle hedef aldı. Rektör Yılmaz'a bir istifa çağrısı daha

Haberler / Yerel Politika

25 Şubat 2015 Çarşamba 13:32

PAYLAŞ

SERCAN AVCI/HABER SERVİSİ - İzmir Ege Üniversitesi Kampüsü'nde, geçtiğimiz cuma, karşıt görüşlü iki grup arasında çıkan kavgada Ülkü Ocakları Ege Üniversitesi Teşkilat Başkanı Fırat Yılmaz Çakıroğlu hayatını kaybetmiş, iki gruptan toplam 7 öğrenci de yaralanmıştı.

YILMAZ’A İSTİFA ÇAĞRISI
Çakıroğlu'nun çıkan olaylarda bıçaklanarak hayatını kaybetmesiyle ilgili MHP İzmir İl Başkanı Necat Karataş, partisinin il binasında basın toplantısı düzenledi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ardından Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz’a bir istifa çağrısı da İl Başkanı Karataş’tan geldi. Karataş, açıklamasında Rektör Yılmaz, üniversite yönetimi ve senatoyu sert sözlerle hedef aldı.

NE UNUTACAĞIZ NE DE AFFEDECEĞİZ
Çakıroğlu’nun Türk Milliyetçiliği davasının bayrak şahsiyetlerinden biri olarak gönüllere kazındığını ifade eden Karataş, “ O verdiği soylu mücadeleyle sadece bizlerin değil, eğitim ve öğretim hakkı elinden alınmak istenen, geleceği ve umutları gasp edilmek istenen bütün Türk gençlerinin ufkunu aydınlatan ışık olmuştur. Onu yüreğimizdeki en güzel yere koyuyor ve haykırıyoruz; Bütün cümle alem bilmelidir ki bizler ne onu unutacağız ne de ona bunu yapanları affedeceğiz” dedi.

ASAYİŞSİZLİK VAR
Konuşmasına Ege Üniversitesi’nde asayişsizlik olduğunu öne sürerek devam eden Karataş, “ Üniversiteler milli şuur, ahlak, aydın şahsiyet, insanlığa hizmet ve fikir dünyamızın demokratik ve hukuki kalesidir. Ege Üniversitesi’nde yıllardır yaşananlar az önce söylediklerimle bağdaşmamaktadır. Üniversitenin bilhassa bazı fakülte binaları ve civarı bir takım kanunsuzlukların, eşkıyalıkların ve şuursuzlukların, bölücü emellerle faaliyette bulunduğu merkezlere dönüşmüştür.Bu güruh kendine hak gördüğü vahşeti tüm öğrencilerin öğrenim hakkını gasp etmekte kullanmakta, öğretim üyesinden personeline kadar herkese şiddet uygulayarak istediği yaptırma çabası içine girmiş ve zorbalığı bir yöntem olarak kullanmaktadır.Ege Üniversitesi’nde yıllardır devam eden asayişsizlik birçok kardeşimizin okulu bırakmasına, öğrenimine ara vermesine sebep olum ve olmaktadır” dedi.

VAHŞETTEN SORUMLULAR
Üniversite Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz ve yönetimini hedef alan Karataş, şunları söyledi;
“Şehit kardeşimiz durumu defalarca rektörlüğe anlatmış. Yazılı şikayette bulunmuş ancak dikkate alınmamış ve vahşetin yaşanmasına seyirci kalınmıştır. Başta Üniversite Rektörü olmak üzere tüm kadrosu ve senatosu bu vahşetten birinci derecede sorumludur. Olayların farkında olmaya, boşu boşuna makam işgal eden bir rektör gereğini yapmayan ekibi ve rektörün söz geçiremediği senatosu hiçbir önlem almayarak kardeşimizin katline seyirci kalmıştır. Üniversite yönetimi ve söz geçiremediği senatosu derhal istifa etmeli ve işgal ettikleri makamları terk etmelidirler. Ne yaparsanız yapın hangi taahhütlerde bulunursanız bulunun iki elimiz yakanızda olacaktır”,

KAMPÜS MÜ KANDİL Mİ'
Ege Üniversitesi yönetiminin "Haksızlık yapıyorlar. Üniversiteyi küçük düşürmeye çalışıyorlar" açıklamasına sert tepki gösteren Karataş, üniversite içinde gerçekleşen eylemlerin fotoğraflarını göstererek şunları söyledi;
“Ben de soruyorum kendilerine….Görüntülere bakıldığında burası kampus mü PKK’nın bataklığı Kandil m? Burada hangi evladımız sıhhatli eğitim görebilir. Rektör dahil yönetim bu işi yönetemiyor. Mevcut rektör senatoya söz geçiremiyor. Bir grup PKK’lıya teslim olmuş durumdalar. Bu şekilde mevcut üniversite yönetimi ve senato görevini nasıl yerine getirmiş oluyor. Bu hadisenin peşini bırakmayacağız. Sorumlular bedelini ödeyecek. Hukuki yönden elimizden gelen her şeyi ortaya koyacağız. Basiretsiz yönetimin orada kalmaması için elimizden geleni yapacağız”

BUNDAN SONRA YAŞANACAK KARGAŞANIN SORUMLUSU YÖNEİTM VE EMNİYET OLUR
Perşembe günü derslerin başlayacağı Ege Üniversitesi’nde yönetimin güvenliğin sağlanmasıyla ilgili Valilik ve emniyetten destek istediğini belirten Karataş, “ Öğrencilerin derslerine herhangi bir hadise yaşanmadan girebilmesi için tedbir alınması için destek istediler. Biz rektörle yaptığımız görüşmede görevi bırakması gerektiğini söyledik. Valilik ve emniyetten üniversite içinden sükunetin sağlanması için istenen destek kabul görmüş. Vali ve emniyet müdürüyle uzun bir görüşme yaptık. Ders başlıyor. Öğrenciler derslerine girecek. Bundan sonra yaşanacak bir kargaşanın sorumlusu görevine devam eden rektör ve yönetim dışında emniyet müdürü de olacaktır” dedi.

MÜRACAATLAR NİYE KAYIT ALTINA ALINMADI'
Hayatını kaybeden Çakıroğlu’nun üniversite rektörlüğüne defalarca müracaat ettiğinin altını çizen Karataş, “ Yönetim müracaat almadık diyor. Kardeşimiz defalarca müracaatta bulundu. Geçen yıl orada aşağı yukarı 3 bin kişiye yakın öğrenciyle sıkıntılar dile getirilmişti. Üniversite içinde ne olup bittiğini bilmiyor mu rektör ve yönetim. Müracaat yapıldı ama değerlendirilmedi. Şehidimiz ölmeden 2 gün önce darp edildi. Bundan nasıl habersizler. Müracaatların niye kayıt altına alınmadığını ayrıca sormak lazım. Çözüm denen yıkım süreci başladığından bu yana PKK’ya mensup unsurlar ellerini kollarını sallayarak eylem yapıyorlar, tehdit savunuyorlar” dedi.

KOLLUK KUVVETİ DEĞİLİZ
Parti olarak kolluk kuvveti olmadıklarını ifade eden Karataş, “ Önlem alınması için gerekli diyalogları yaptık. Emniyet fiili bir olay yaşandığı zaman giriyor. Önlemi alacak olan üniversite yönetimi ve talepte bulunduğu emniyettir. Kardeşimizin şehit edilişinden sonra sükunet çağrısı yapacağım ama hangi ifadeyi kullanacağım, ne söyleyeceğim” dedi.

Toplantı salonunda Çakıroğlu’nun fotoğrafıyla birlikte, altında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin imzasının yer aldığı “Fırat’ımız bir Müslüman Türk olarak doğmuş, Müslüman Türk olarak da ruhunu teslim etmiştir” yazılı afiş yer aldı.