Havza bazlı üretime destek verileceğini belirten Kaya, "Başbakanımız Binali Yıldırım tarafından açıklanan projeye göre, çiftçilerimizin ürettiği ürünler ancak verimli olduğu havzalarda desteklenecek, böylelikle desteklerin etkinliği ve havzalarımızın verimliliği artarken, üretim planlamasına geçilerek, arz açığı ya da fazlası tartışmaları ortadan kalkacaktır. Çiftçiler neyi, nerede ekerse ne kadar destek alacağını önceden bilecek ve piyasalardaki fiyat dalgalanmaları en aza indirilerek, fiyat istikrarı sağlanacaktır" şeklinde konuştu.
941 HAVZADA 19 FARKLI ÜRÜNE DESTEK
Türkiye'de 941 havzanın ürün deseninin çıkartıldığını hatırlatan Kaya, stratejik açıdan önem arz eden 19 ürünün daha verimli ve ekonomik olarak hangi havzalarda destekleneceğinin belirlendiğini söyledi. Ülke genelinde, arpa, buğday, çavdar, çeltik, dane mısır, tritikale, yulaf, kuru fasulye, mercimek, nohut, aspir, yağlık ayçiçeği, kanola, kütlü pamuk, soya, çay, yağlık zeytin, fındık ve yem bitkileri üretimine destek verileceğinin bilgisini veren Kaya, buğday ve yem bitkileri üretiminin ise havza ayırmadan her yerde destekleneceğini hatırlattı.
AVRUPA'NIN EN BÜYÜĞÜ TÜRKİYE
Milli Tarım Projesi'ne göre hedefin, 2023'te 150 milyar dolar tarımsal hasılaya, 40 milyar dolar tarımsal ihracata ulaşmak olduğunu belirten Kaya, "Türkiye, özellikle 10 yılda tarımsal hasılasını yaklaşık üç kat arttırdı. Şu anda tarımsal hasıla bakımından Avrupa'nın en büyük tarım ülkesiyiz. 2023 yılı için konulan hedeflere ulaşmak için tarımsal üretimde de kaynakları verimli kullanmak zorundayız. Hedefimiz belli, 2023 yılında tarımsal üretim değerini 150 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Bu rakamla, dünyanın beşinci büyük tarımsal ekonomisi olacağız. Sayın Başbakanımızın açıkladığı Milli Tarım Projesi bu açıdan bakıldığında büyük önem taşıyor" dedi.
MAZOTUN YARISINI DEVLET KARŞILIYOR
Başbakan Binali Yıldırım'ın açıkladığı Milli Tarım Projesi'nin çiftçilere sağladığı avantajlardan bahseden Kaya, "Tarımsal destekleme başvurularında bürokratik işler azaltılıyor. Çiftçiler yılda bir kez destek başvurusu yapacak ve destekler Nisan-Mayıs ile Eylül-Ekim olmak üzere iki dönemde ödenecek. Daha önceden gübrede KDV'nin kaldırılmasıyla zaten yüzde 23 indirim sağlanmıştı, artık çiftçimizin kullandığı mazotun da yüzde 50'si devlet desteği olarak verilecek. Çiftçimiz tarlada ne kadar mazot kullanırsa bunun yarı parasını devlet karşılayacak. Böylelikle çiftçi üzerindeki girdi yükü ciddi miktarda hafifletilmiş olacak. Proje kapsamında 31 şehirde en az 500 baş 'damızlık gebe düve üretim merkezleri' hayata geçirilecek. Bu çerçevede, 4 ayını doldurmuş, tüm aşıları zamanında ve düzenli yapılmış buzağılara 750 lira destek verilecek, ahır ve ağıl yapımına yüzde 50, düve alımına ise yüzde 30 hibe sağlanacak. İzmir, bu damızlık gebe üretim merkezlerinin oluşturulacağı illerin başında gelmektedir" ifadesinde bulundu.
İZMİR'DE 11 FARKLI ÜRÜNE DESTEKLEME GELDİ
İzmir'in ilçelerinde toplamda 11 kalem ürüne destek verildiğinin bilgisini veren Kaya, "İzmir'de 11 farklı ürüne destekleme veriliyor. Bunlar; Arpa, Buğday, Dane Mısır, Kütlü Pamuk, Yem Bitkileri, Zeytinyağı, Tritikale, Yağlık Ayçiçeği, Nohut, Kuru Fasulye ve Yulaf olarak belirlendi. Bu ürünleri üreten çiftçilerimiz hiçbir prosedüre ve bürokrasiye takılmadan desteklemelerini rahatlıkla alabilecekler. Bu projenin İzmir'de açıklanmış olması çok önemli. İzmir, tarımın merkezidir. İzmir'e her zaman hak ettiği değeri vermiş olan Başbakanımız Binali Yıldırım, ülke tarımı için hayati önem taşıyan bu projeyi İzmir'de açıklayarak önemli bir mesaj vermiş oldu. İzmir çiftçisi artık eskisinden daha güçlü ve daha kalkınmış olacak. Bütün üreticilerimize hayırlı ve uğurlu olsun" şeklinde konuştu.