Diyarbakır'ın merkez Bağlar ilçesinde kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran'ı arama çalışmalarına devam ediliyor.
Kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta 15.00 sıralarında Narin Güran'dan haber alamayan ailesinin yetkililere bildirmesi üzerine bölgede, İl Jandarma Komutanlığı, AFAD, İl Emniyet Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü, Dicle Üniversitesi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerden itfaiye ekiplerince başlatılan arama çalışmaları sürüyor.
Mahalledeki Tavşantepe İlkokulunda kurulan Hareket Merkezi'nde tüm ekiplerin koordineli bir şekilde arama çalışması yapması sağlanıyor. Kız çocuğunun bulunması amacıyla yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan bir şüphelinin jandarmadaki işlemlerinin ardından serbest bırakıldığı belirtildi.
MAHALLELİNİN İFADESİ ALINIYOR
Her detayın en ince ayrıntısına kadar incelendiği soruşturmada, Tavşantepe Mahallesi sakinlerinin peyderpey ifadesine başvuruluyor.
Gönüllülerin de desteğiyle şu ana kadar 1710 personelin yer aldığı aramalar kapsamında mahalle içerisinde ve çevresinde çalışma yürütüldü.
Jandarma ve AFAD'a bağlı arama kurtarma ve diğer ekipler, mahallenin çevresi, kayalıklar, dere ve sazlık, tarlalar ile mahallenin içindeki atıl alanlar, boş evler, ahırlar, samanlıklar ve evlerin bahçesinde arama yaptı.
İKİNCİ TERLİK DE NARİN'E AİT DEĞİL
Ekiplerce, mahalleye yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta bulunan ve dün akşam saatlerinde iş makinesinin desteğiyle Eğertutmaz Deresi'nde başlatılan çalışma bugün de sürdü.
Aramalar sırasında deredeki akıntıyla giden bir terliği fark eden çevredekiler, jandarmaya haber verdi.
Terliği sudan çıkaran ekipler, durumu aileye bildirdi. Güran ailesinin beyanı üzerine terliğin Narin'e ait olmadığı belirlendi.
Bu arada, Türk Kızılay Diyarbakır Şubesince arama çalışmalarında yer alan ekiplere yemek ve çay ikramında bulunuldu.
"ÇEMBER DARALDI" AÇIKLAMASIYLA UMUTLANDILAR
Öte yandan Narin Güran'ın babası Arif Güran, İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Selçuk Yıldırım’ın açıklamalarının kendilerini umutlandırdığını ifade ederek, “Paşamızın sarf ettiği bu sözler bizi daha da umutlandırdı. Bizi daha da dinç etti. Umudumuz daha fazla oldu. Paşamızın emeği çok, Allah ondan razı olsun, bizim ona sevgimiz, saygımız fazladır. Sürecin ilk gününden beri paşamız takip ediyor. Her şey onun gözetiminin altında. İlk gün bana dedi ki; ‘Arif senin kızını bulacağım.’ Ben de sabırla paşamı bekliyorum. İnşallah kızımı getirecek, umutluyum. Bugün yaptığı açıklama ile birlikte ölüyü adeta diriltti. Ümitlerimi binlerce kat daha da fazla artırdı. Bu süreçte inanın bir baba için anlatılamaz" dedi.
Baba Güran, ümitli olduğunu belirterek şöyle devam etti:
- Ümitliyim, kızımı getirecekler, getirecekler, getirecekler. Başka bir alternatifi yoktur. Pişman olmuşlarsa gelsinler, devletin şefkatli kucağına gelsinler. Devletimiz de onlara şefkat kucağını açsın. Allah onları affetsin. Kim olursa olsun fark etmez. Demek ki jandarmamız bir şeyler yakalamış, umutludur jandarma. Biz de umutluyuz. Biz umutlu olduğumuz zaman, jandarma bizi görüyor ve onlar bizden daha fazla umutlu oluyor, daha da gayret ediyorlar. Yani jandarma ve AFAD’ın da burada hakkı ödenmez. Bazı komutanlarımız burada gece sabaha kadar ayakta. Yemeden, içmeden, uyumadan bir mücadele veriyorlar. Ben sabahtan akşama kadar ellerini öpsem, başıma koysam, onların hakkını ödeyemem. Rabbim devletin eksikliğini vermesin.
ASILSIZ İHBARLAR ÜZÜYOR
Asılsız ihbar ve şikayetlerin kendilerini üzdüğünü belirten Güran; “Eşim şu an o da benim gibi uyumuyor, içmiyor. Tabii o benden daha beter, ben bir babayım O bir annedir. Bazı kanallar, bir kulaklık kulağına koyup sesi almadan, yanlış kelimeleri yanlış sarf ederek onu da rahatsız etmesinler. Çünkü bir anayı yormak iyi bir şey değil. Herkesin ifadesi alınıyor. Zannetmesinler ki sadece bu köydekilerin değil, annenin, babanın, kardeşinin, herkesin ifadesi alınıyor. Burada kim suçluysa fark etmez. Ama böyle yalan iftira ile böyle konuşmaların yapılmamasını istiyorum” diye konuştu. (Sözcü)