İZMİR - Kemalpaşa Belediyesi tarafından Konak Meydanı'nda kurulan birlik, beraberlik ve dayanışma çadırında her gece binlerce kişiye sıcak çorba, su, çay, kahve ve poğaça dağıtılıyor. Ayrıca demokrasi şehitleri içinde Kemalpaşa Belediyesi tarafından lokma döktürüldü. 30 bin kişiye yetecek miktarda hazırlanan içecek ve yiyecekler Konak Meydanı'nı dolduran vatandaşlar taraflarından da büyük ilgi görüyor.
''İslam'ın son kalesini eğirtmeyiz''
Konak Meydanı'ndaki demokrasi nöbetine destek veren Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu, coşkulu kalabalığa hitap ederek, Türkiye'ye karşı yapılan bu darbe girişini kınadı. Başkan Uğurlu konuşmasında şunları söyledi: ''Bu memleket bizim, biz demokrasimize sahip çıkacağız, meydanlardan haykıracağız. Elimizden hiç bir şey gelmezse minarelerin gölgesinde seccadelere kapanacağız ve dualar ile yolumuza devam edeceğiz. İslam'ın son kalesi olan Türkiye'nin eğilmemesi için var gücümüzle mücadele edeceğiz. Sen bu haşhaşi örgütlerine fırsat verme Allah'ım diyeceğiz. Biz 90 yıllık bir Cumhuriyet değiliz; ceddimiz Selçuklu'dan kökümüz Osmanlı'ya kadar kutlu bir medeniyetin çocuklarıyız'' ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın meydanları boşaltın diyene kadar meydanlarda olduklarını dile getiren Başkan Uğurlu, sözlerine şöyle devam etti: ''2002 yılında Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin üzerine bir güneş gibi doğmaya başladı. Cumhurbaşkanımızın ne derdi vardı bu ülkeyi sevmekten başka. Bayrağına sevdalı, vatanına sevdalı, milletine sevdalı, Allah'ına ve imanına sevdası var. Bu dış güçlerin ve ülkemiz üzerinde hain planları olanların unuttukları bir şey vardı. Tayyip Erdoğan söz dinlemiyordu. Dünya beşten büyük diyordu. Dünya mazlumlarının sesi oldu. Şam'da, Bağdat'ta, Halep'te, Bosna'da nerede gözü yaşlı Müslüman varsa Türkiye diyordu. Türkiye İslam'ın son kalesidir. Zalimlerden kaçanlar bu ülkeye geliyor. Recep Tayyip Erdoğan dünyaya haykırarak, Müslümanların gür sesi oluyor. Bunun için Tayyip Erdoğan'a diz çöktürmek istiyor ama başaramıyorlar. Çünkü bizim liderimiz, bizim milletimiz, bizim insanımız haykırıyordu; sadece seccede ve rükuda diz çöker asla oyunlarınıza diz çökmeyiz diye. Bizler Çanakkale ve Kut'ül Amare de düşmana geçit vermemiş necip bir milletiz. Bu millette asla savaş açarak diz çöktüremeceklerini bilenler içimize kadar girdiler. Bizden görünüp ruhunu batıya satmış olanlar ile bize diz çöktürmeye çalıştılar. Ancak unuttukları bir şey vardı. Türkiye artık eski Türkiye değil. Her türlü oyun oynayanlara bu millet fırsat vermemiştir. Toplumun bütün kesimlerinden insanlarımız, ülkemizdeki demokratik düzene zarar vermeye çalışanlara ve milli irademizi yok saymak isteyenlere karşı meydanlara akın edip, tanklara, uçaklara kendini siper etmişlerdir. Bu uğurda yaşamını yitiren demokrasi şehitlerimize Allah'tan rahmet; yaralılarımıza acil şifalar diliyorum'' dedi.
POLİTİKA
Sayfa başına git
