Ege Postası
Geri

Kılıçdaroğlu: "Erdoğan beni de dinliyor"

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın yasadışı dinlenmesiyle ilgili "Erdoğan grup toplantısında 'Ey Kılıçdaroğlu senin nefes alışını bile takip ediyorum', demişti, o da dinliyor, ona servis ediliyor" dedi.
Kılıçdaroğlu:
Haberler / Politika
23 Mart 2014 Pazar 10:32
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir mitinginin ardından NTV'de Oğuz Haksever'in sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu röportajında öne çıkan başlıklar;
"İzmir mitingi çok güzeldi, dışarıdan kimse gelmedi. Tümüyle İzmirliler, herkes eline bayrağı alarak koşa koşa miting meydanına geldi. O kalabalığın yarısı kadar da miting alanının dışındaydı. Beni mutlu eden gençlerin ve kadınların fazla oluşuydu. Gençlerin siyasetle ilgisi onların ülke sorunlarıyla ilgisini ortaya koyuyor. Geçmişte, gençler ülke sorunlarına duyarsız mı diye kaygı duyardık, ama öyle değilmiş.

TWİTTER HAKKINDA
Yasaklarla bir ülke yönetilemez. Twitter'ı gençler kullanıyor. 2.5 milyon kişi ilk kez bu seçimlerde oy kullanacak, ben o gençlere sesleniyorum, CHP'nin iktidarında hiçbir yasakçı anlayış olmayacak, Twitter'a istediğinizi yazın. CHP hiçbir zaman yasakçı bir anlayış içinde olmayacak. Zaten gençler 140 karakterle kullanıyor Twitter'ı, bundan niye ürküyorsunu? Demek ki o kadar ağır bir suç işlediniz ki Twitter'ı yasaklamaya kalktınız. Bizi dünyaya rezil ettiniz.
Anayasaya aykırı bir kere, Anayasada haberleşme özgürlüğü var. Haberleşme özgürlüğünü kestiniz. Youtube'u Facebook'u da yasaklayacağını söylemişti, demokrasilerde böyle bir şey kabul edilemez. Bunu ancak diktatörlüğün hüküm sürdüğü ülkelerde görebiliriz. Zaman zaman bizi de eleştiriyorlar, ehm de çok acımasızca. Eleştiriye de ihtiyaç var, bizi uyarırlar biz de bunlardan ders alırız. 12 Eylül'de yasaklar vardı, hepsini gördük ama ilk kez böyle bir yasakla karşı karşıya kalıyoruz.
Özel hayatın gizliliği esastır. Her kişinin ailenin özel hayatı vardır, bunun deklare edilmesi doğru değildir. Hele hele komplolar kurmak bunları yayınlamak bunları asla onaylamam, ama bu bütün bir alanın yasaklanması anlamına gelmemeli. Bu yasaklamanın sonucu da alınmadı zaten, gençler yeni kanallar buldu, yine girdiler. cumhurbaşkanı da kullandı.
Cumhurbaşkanın dediği doğru, bu tür yasaklar bizi üçüncü dünya ülkesi konumuna getirir. Kendi başarızlığınızı başka bir ülkeye yüklemeye hiç anlam veremiyorum, bu tümüyle beceriksizlik. Lobiler varsa ortaya koyun, herkes öğrensin. Bu tümüyle başarısızlığın ortaya çıkardığı bir şey.

'EL KAİDE TÜRKİYE'Yİ TEHDİT EDİYOR'
Niğde'deki silahlı saldırı olayıyla ilgili net bir şey yok, ama Türkiye'nin dış politikası yanlış. El Kaide'ye destek vermesi, silah göndermesi faturaya Türkiye'ye çıkardı. Niğde olayı bunun en hafifi. Reyhanlı'da 56 kiş öldü. El Kaide Türkiye'yi tehdit etmeye başladı. Biz defalarca söyledik, 'Siz zaten Baasçınız' dedi, 'Siz zaten Esad'ı destekliyorsunuz' dedi. Biz hiçbir zaman Esad'ı desteklemedik.
1 milyona yakın göçmen var, durumu iyi olanar var, kamplarda yaşayanlar var, sokaklarda dilencilik yapanlar var.
Erdoğan kaybetmeye başladığından beri çarkı nasıl tersine döndürürüm arayışı içinde. Suriye'ye girebilir, böyle duyular aldık. Ordunun Suriye bataklığına girmemesi lazım. O endşieyi taşıyoruz, Genelkurmayı da uyardık. Erdoğan iktidarda kalmak için her şeyi yapar. O yüzden dedim 'Sakın provokasyona gelmeyin' diye. Örneklerinden biri Burak Can. Elektrikler kesiliyor ve o çocuk ölüyor. Katilleri bulunmadı. Erdoğan da bunu kullandı siyasette. Bir provokasyon olduğu açık. 'Kılıçdaroğlu'nun militanları öldürdü' dediler. Buna kargalar bile güler.

'EN UZUN METRO İZMİR'DE'
Metro yapıyorsunuz, metroyla beraber onlarca binlerce kişiye istihdam yaratıyorsunuz. En uzun metro İzmir'de. İstanbul ve Ankara'nın bütçesi İzmir'den çok daha yüksek olmasına rağmen, İzmir ben bunu kendi bütçemle yapabilirim diyor.
İzmir'de doğal yaşam parkı var. Bunu yapan ki? CHP'li belediyeler. Türkiye'ye ilk metroyu getiren de CHP, okullarda bedava sütü veren de CHP.

'PARALEL DEVLET YAPMADI'
Hayatımda hiçbir zaman seçmenleri suçlamadım, onu Erdoğan yaptı. 'Ben hükümeti eleştiriyorum diye, sakın üzerinize alınmayın' diyorum AKP seçmenine. Hükümet kendisine oy veren kitleleri aldattı. Ben A partisine oy verdi diye bir yurttaşıma asla 'neden ona oy verdin' demem. Onlar oy verdiler, AKP aldı, 3 kez iktidar oldu. Ama bugün geldiğimiz nokta yasakçı bir ülke. Devleti soyan bir hükümet kabul edilemez. Devletin sırlarını bir başka kişiye pazarlayan bir hükümet. MİT kendisine bir rapor sunuyor, Rıza Sarraf'a karşı dikkatli olması gerektiğini söylüyor. Ama operayson olana kadar bir şey yapılmıyor. Bu operasyon paralel devletin yaptığı bir operasyon değil, bakanların satın alındığı bir ülkenin operasyonu bu. Bir içişleri başkanı devletin bütün istihbaratına sahip, nasıl kalkar da başka milletten bir insanla böyle bir ilişki içine girer. Sandığa gidin ve elinizi vicdanınıza koyun. Demokrasi için, insan hakları için oy verin. Ülke kazanacak. Yolsuzluk yurttaştan alınan bir paradır. Bir bakanın koluna 700 bin liralık saat boşuna takılmaz. Bir başbakanın oğlunun evinden paralar dağıtıldıktan sonra 30 milyon Euro çıkarsa, bu olmaz.

'REZİL OLDUK'
3 kişi Kuvay-ı Milliye'den geliyorlar. Harcadıkları her kuruşu yazmışlar ve bu belge şu anda bizim onur belgemiz olarak duruyor. Bizim babalarımız bunu yaptı. Biz de çocuklarımıza daha güzel bir Türkiye bırakmak zorundayız.
Twitter'ı yasakladın ne old? Bütün özgür dünyadan tepki çektik ve dünyaya rezil olduk. Türkiye bunu hak etmiyor. Bu tabloyu sandığa gidip oy kullnarak değiştireceğiz. Helalden yana oy kullanın, haramdan yana değil.
Hiçbiri montaj değil. Arzumuz şu; vicdanınızın sesini dinleyin. Çocuklarını ülkelerini düşünsünler. Siyaset çok kirlendi. Bahar temizliği yapmamız yapmamız. Temizliği de en iyi kadınlar yapar. Gelin şu temizliği yapalım.

'EĞİTİM SİSTEMİNİ DEĞİŞTİRİN'
Biz öteden beri bu eğitim sisteminin dershaneleri zorunlu olarak doğurduğunu biliyoruz, dershaneleri kapatmak olmaz, eğitim sistemini düzeltmek lazım. Eğer siz eğitim sistemini değiştirirseniz dershaneye zaten ihtiyaç kalmaz. Üniversite sınavlarının kalkması lazım. Rahmetli Özal bunu denedi. Dershanelerin dönüşmesi için vergi muafiyeti getirdi, ama dershaneler yine çıktı. Bu şekilde merdiven altına itersiniz. Ticari hayatta yasak olmaz. Eğitim sistemini değiştirsinler, hemen destekleriz.

ÇÖZÜM SÜRECİ
Çözüm süreci kimsenin tekelinde değil, çünkü hepimiz barış istiyoruz. Kürt sorunun 30 yıldır çözülmemesinin tek sorumlusu siyasetçilerdir. İşi askere havale ettiler, onlar çözecek dediler. 30 yıllık deneyim bu yolun başarılı olmadığını gösterdi. Her partiden bu sorunu çözme gayreti içinde olacak milletvekilleri olduğunu biliyorum. Erdoğan tek başıma çözeceğim dedi, çözecekseniz size kredi açacağız dedik, sizin kredinize ihtiyacımız yok dedi. Şu anki huzurun devam etmresini isteriz. Ama perdenin gerisinde ne görüşülüyor biz bilmiyoruz. 5-5 kişi biliyor. Ayrıntıları bilemeden yorum yapmak zor, sorun nasıl çözülür diye bize sorulduğunda bir 17 maddelik bir bildiri yayınladık. Bunlardan birisi hayata geçti ÖYM'ler kaldırıldı. Bunu 17 Aralık operasyonundan sonra kaldırdılar ama. Diyarbakır Cezaevi'nin müze olmasını istedik. O da olmadı. Biz yüzde 10 seçim barajının kaldırılmasını istiyoruz. Yüzde 10 seçim barajı hiçbir demokraside yok, makul bir düzeye indirin. Bu da olmadı, o yüzden sorun çözülmüyor. Mayınlı arazilerin mayından arındırılıp topraksız köylüye verilmesini istiyoruz. Bu yapılabilir. Buna benzer 17 maddelik bildirgemiz var. Biz sorunun dmeokrasi ve özgürlükler bağlamında çözülmesini istiyoruz. BDP^'nin yaptığı açıklama çok önemli, 'Bayrak hepimizin bayrağı' dedi.

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ
Cumhurbaşkanlığı makamı önemli bir makamdır, orada oturan kişi Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil eder, 76 milyonu temsil eder. Devletin uyum içinde çalışmasını sağlar. İlk kez halkımız cumhurbaşkanı seçecek. Ben cumhurbaşkanı adayının parti kimliğinin çok öne çıkmış olmasını istemem. Entelektüel birikimi olan birisini isterim ve bir kadın olmasını da çok isterim. Gül, kendisini iktdiardan ayıramıyor, önüne gelen yasanın anayasaya aykırı olduğunu biliyor, ama yine de imzalıyor.
Gazetelerden Meral Akşener'in adını okudum ben de, saygıdeğer bir parlamenterdir, ama az önce de ifade ettiğim gibi ben parti kimliği çok öne çıkmamış birisi olsun isterim.

FEZLEKELER KONUSU
İktidar partisi fezlekeleri sulandırmak isteyecek ve üstünü kapatmak isteyecek. Soruşturma önerisini bu yüzden isterdiler. Ama verdikleri dilekçede rüşvet yok. Adalet Bakanlığı'na gelen fezlekeyle Meclis'e gelen fezlekeyi karşılaştırdık, belli raporların o fezlekeden çıkarıldığını fark ettik. O raporlar bizim elimizde. AKP çoğunluğuna güveniyor, Soruşturma Komisyonu'nda kapatabileceklerini düşünüyorlar. Kul hakkı yiyeni korursanız vicdan azabı çekersiniz. Demokrasi yara alır. Aklamanın yeri mahkemedir.
DİNLEMELERLE İLGİLİ
Bir ülkede başbakanın yasadışı dinlenmesi asla kabul edilemez. Başbakanlar yasadışı işlere bulalmışlarsa ve bu tespit edilmişse bu artık gizelenemez, bunun kamuoyuna açıklanması lazım. 4 bakanı bir yabancı alabilir mi bir ülked? Amerika'da Watergates skandalı oldu, orada da iktidar telefonu dinledi, ama 2 yürekli gazeteci bunu kamuoyuna iletti, başkan isitfa etti.
4 bakandan birisi çıktı dedi ki 'Ben niye istifa edeceğim, sen talimat verdim ben yaptım, sen istifa et' dedi. Bu da mı monta? Suçu alıp Pensilvanya'ya yüklemek doğru değil, fakir fukarayı soyacaksın ben sesimi çıkarmayacağım.Bu olmaz.
Erdoğan grup toplantısında 'Ey Kılıçdaroğlu senin nefes alışını bile takip ediyorum', demişti, o da dinliyor, ona servis ediliyor. Bunu gizlemiyor da söylüyor. 12 yıldır başbakanlık koltuğundasın dinleniyorsun ve farkında bile değilsin. Adama sormazlar mı sen nasıl başbakansın'
Sayın Arınç, 'yolsuzluk yapanları yanımızda tutmayız' diyor, doğru baş üstünde tutuyorsunuz. İnançlı olduğunu söylüyor Sayın Arınç, Allah'ın kelamıyla alay eden adamla aynı safta drumuyor mu'
Çok derin bir siyasal kirlenme içindeyiz.
Yazık değil mi biz? Gerilimi yaratan ben değilim. Hiçbir zaman gerginlik tartışmak yaratmak gibi bir şey düşünmedim. Bana cibiliyetsiz dendi, siz başbakanlık koltuğunda oturuyorsunuz bana cibliyetsiz diyorsun. Kadınların nasıl doğum yapacağına, kaç çocuk yapacağına, hangi köşe yazarının atılacağına o karar veriyor. Böyle devlet mi olu? Gerginlik, kutuplaşma yaratıyor. Bu doğru değil.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası