Üretici sorunlarını dinlemek için gittiği Balıkesir yolunda sorularımızı yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu. İşte o değerlendirmelerden satırbaşları:
‘Bütçeyi soyanlar’
Ekonomi yüzde 5’in üzerinde büyümüş. Büyüme olsa bu mali af ilan edilmez. Büyüme varsa gelir dağılımı düzelir. Gelir dağılımı düzeleceği yerde sürekli üst gruplar besleniyor. Yani öyle on bin kişi falan da değil. Devleti, bütçeyi soyan insanlar iki elin parmakları kadar. Bütçeyi, ekonomi, yatırım politikalarını belirleyen bu 10-15 kişi. Bir yere köprü mü yapılacak, yol mu yapılacak. Onlar belirliyor. Nereye demiryolu geçecek. Yine onlar. Çünkü onlar alacak ihaleyi.
‘Erdoğan’ın tekeli kırıldı’
Bu arada Binali Bey ile Erdoğan arasında ihale açısından sorun var. Bayburt İnşaat, Binali Bey’e yakın bir grup. Bir de Erdoğan’a yakın gruplar var. Erdoğan, “Bayburt Grup bu kadar büyük işleri kısa sürede nasıl aldı” diyor. Aralarındaki bu tartışma kamuoyuna somut olarak ne zaman yansıyacak ben de merak ediyorum. Eskiden sadece Erdoğan’a yakın olanlar besleniyordu. Binali Bey aktör olarak devreye girdikçe aralarında ciddi bir huzursuzluk var. Biz bu konuları gündeme getirince de AKP, “CHP yol yapıyoruz, tünel yapıyoruz karşı çıkıyor” diyor. Hayır karşı çıkmıyoruz. Biz bunları kaça yaptın diyoruz. Biz vatandaşın hakkını, hukukunu korumak istedikçe onlar örtmek istiyor.
‘İhale kriteri: Yandaşlık’
Hangi firmaya hangi işin verileceğinin önceden belli olması yasalara aykırı. Kimin alacağı zaten belli. Aralarında anlaşıyorlar. Rekabet filan da yok. Kimin alacağını Binali Bey’e, Erdoğan’a yakınlık belirliyor. Üçüncü kişi yok. Tam soygun düzeni. Yasadaki olağanüstü koşul kriteri yok. Normalde Sayıştay’ın bütün bunları eleştirmesi lazım. Bunları yapan bürokratların, bu işlere cesaret edememesi lazım. Hiçbir bürokrat, Bakan’dan onay almadan buna imza atmaz.
Gensoru hazırlığı
Gensoru hazırlığımız var. Bilgi toplamakta zorlanıyoruz. Soru önergelerine cevap verilmiyor. Açıkça suç işleniyor. Suç yoksa neden gizliyorsu? Devletin ihalesini milletvekilinden neden gizliyorsunu? SSK Genel Müdürlüğüm döneminde KİT Komisyonu’na yapılmış bütün ihalelerin dosyalarını getirdim koydum masaya. ‘Bir usulsüzlük varsa sorun’ diye. Büyük ihalelerin tamamı böyle ses kayıtlarına da yansıdı. Önceden belirleniyor ama ihale onlara verilirken havuz medyasının nasıl finanse edileceği, hangi paraların oraya nasıl aktarılacağı da önceden belirleniyor.
Rakamlar gizleniyor
Maliye Bakanlığı; kararlı, vergisini, tahsilatını izleyen bir bakanlık olmaktan çıktı. Siz aylardır yazıyorsunuz. Şehir hastaneleri ve diğer ihaleler bütçede gösterilmiyor. Devlet 25 yıl kira ödüyor. İki üç yıllığına o yatırımı yapabilir. Ama birilerine kaynak aktaracak. Bunların hesabı parlamentoya gelmiş değil. Ticari sır diye verilmiyor. Ya devletin ticari sırrı mı olu? Devlet ticari bir organ değil. Bu bilgileri nereden alıyoruz bi? Çok garip. Olay mahkemeye yansımışşa dilekçe veriliyor. Mahkeme “şu bilgileri verin” diye yazı yazıyor. Sosyal güvenlik açıkları böyle ortaya çıktı. Oysa eskiden her ay yayımlanırdı. Gerek bütçe, gerekse muhasebatın yayımladığı rakamlar doğru rakamlar değil. Özel işlemden geçiriliyor, bazı veriler özenle ayıklanıyor ve kamuoyunda fazla tartışma yaratmayacak biçimde yayımlanıyor. Gizliliği gerektiren işlemler var mesela. Bunlar açıklanmıyor.
Erdoğan'a seslendi: Benden niye korkuyorsun'
Ankara’da Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’nin açılışına katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, önce sanatın önemine ve Zülfü Livaneli’nin Türkiye’ye kattıklarına değindi, sonra gündeme dair konuştu. Bir ülkenin güçlü olmasının sanata ve sanatçıya verilen değerden geçtiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, “Sanat ve sanatçı, onurlu duruşunu tarihi boyunca korumuştur. Eserlerinin sergilenmesi, şiirleri, kitapları yasaklanmıştır. Yasaklayanları kimse hatırlamaz, ama yasaklanan o eserler insanlığa mal olmuştur. Zülfü Livaneli, hayatının pek çok döneminde büyük baskılar gördü. Ben Zülfü Livaneli’yi 70-80’li yıllarda yasaklanan bir kasetinde söylediği türkülerden tanımıştım. Yasaktı söylediği türküler, gizli elden ele dolaşırdı, biz de onları dinlerdik. Böyle bir eserin onun için açılmış olması elbette hepimize gurur veriyor. Sayın Livaneli ‘Benim böyle bir talebim olmadı’ dedi. Doğru olmadı. Bu bağlamda Çankaya Belediye Başkanımız Alper Taşdelen’e de şükranlarımı sunuyorum.”
‘Örgütler yarattın’
Kılıçdaroğlu, konuşmasında ayrıca Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a kendisiyle bir TV programında karşı karşıya gelmediği için yüklendi: “Hastalık yine nüksetti. Ya arkadaş ben sana ne yaptı? Siyasetçinin yürekli olması lazım. Niye benim karşıma çıkmaktan korkuyorsun, vallahi ben adam yemem. Ben medeni bir insan gibi tartışırım. Konuşacaksan benim yüzüme söyleyeceksin.” 4 yıl içinde terörü bitirmezsem siyaseti bırakırım dediğini, buna karşılık Erdoğan’ın “sen kimsin de bitireceksin” karşılığını verdiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, “Ben senin televizyonda karşısına çıkmaktan korktuğun kişiyim. 15 yılda terörü bitiremedin. Üstelik iktidara geldiğinde PKK, IŞİD, FETÖ terör örgütleri yoktu. Üçünü de sen yarattın. Ama sen bitiremiyorsun. Yeni şeyler yaratıyorsun yeni terör örgütleri yaratıyorsun. Ne istediniz de vermedik diyen, bir terör örgütüne devleti teslim eden kişiye ne diyeceksiniz'”
‘Akıl tutulması var’
Erdoğan’ın önceki gün bir TV programında yaptığı açıklamalara değinen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Bu ülkede fındık üreticisinin sorunundan söz eden var m? ‘Herkes hayatından memnun.’ Ne demek herkes hayatından memnu? Tarladan buğdayı biçecek, alın terinin karşılığını alacak bir bakıyorsunuz bir kararname çıkmış, Gümrük vergisi sıfır tahıl ithal ediliyor. Böyle bir akıl tutulmasının olduğu ortamda yaşıyoruz. Baskıdan söz edildi evet baskı var. Hiç kimse unutmasın, 15 Temmuz darbe girişimini kınıyoruz, ama darbe girişimini fırsata çevirip 20 Temmuz’da sivil darbe yapanları da kınıyoruz.”
Zülfü Livaneli: Umudumuzu asla kesmeyelim
Çankaya Belediyesi’nin Zülfü Livaneli için açtığı kültür merkezine ilgi büyüktü. Açılıştan önce Zülfü Livaneli de kısa bir konuşma yaptı. Konuşmasına 1. ölüm yıldönümünde Tarık Akan’ı anarak başlayan Livaneli, “Yiğit arkadaşlarımızdan hiç bükülmemiş, yılmamış, sevgili arkadaşlarımızdan birisinin anısının önünde 1. ölüm yıldönümünde eğilmek istiyorum” dedi. Kendi adına bir kültür merkezi açılmasını beklemediğini belirten Livaneli “Böyle şeyler beklenmez zaten verilir. Ne yazık ki bizler özellikle halkın yanında duran yazı, kültür, sanat adamları pek fazla iltifata da alışık değiliz. Bu şehir benim büyüdüğüm, evlendiğim, kızımın doğduğu şehir. Askeri hapishanelerinde yattığım şehir. Uğur Mumcu gibi sayısız arkadaşımızı suikastlarla kaybettiğimiz şehir. Bütün bunların üzerine bu şehre bir kültür merkezi yapılıyor ve benim adım veriliyor. İnsan yaşarken bundan daha güzel bir şey görmesi kolay değil” diye konuştu. Atatürk dönemi hariç, bu topraklarda sanatın ve sanatçının hep ayaklar altına alındığını söyleyen Livaneli, Çankaya Belediye Başkanı’na ve Kemal Kılıçdaroğlu’na teşekkür etti.