Katıldığı canlı yayında “Siyaset tarzınız değişti mi?” sorusunu yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Bıçağa boynunuzu uzatırsanız bu olmaz. Haksızlığa karşı direneceksiniz. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. İnsan hata yapabilir. Ben bunu anlayışla karşılarım. Hatta takdir de ederim. Ama bile bile emeklinin, işçinin, memurun hakkıyla uğraşırsanız, onların hak ettiği paraları almaması için oturup da Ali Cengiz oyunları oynarsanız ben ona isyan ederim. Aksi halde görevimi yapmamış olurum” dedi.
“BAKANLAR GERÇEK ANLAMDA BİRER BAKAN DEĞİL”
Bakanları eleştiren Kılıçdaroğlu, “Kendilerine bakan olarak unvan verilen insanlar aslında gerçek anlamda birer bakan değil. Yani eski bakanlar gibi değil. Bunlar sadece bir kişinin verdiği talimatları yerine getirmekle görevlendirilmiş kişiler” dedi. Bakanlarla ilgili eleştirilerini sürdüren Kılıçdaroğlu, “Marmaris'te yangın çıkmış, bakan olarak oraya gitmiş demeç veriyorsunuz, ‘Sayın cumhurbaşkanımızın talimatıyla yangınları söndürmeye başladık' diyorsunuz. Yangını söndürmek için cumhurbaşkanından talimat mı beklenir?” şeklinde konuştu.
İKTİDARA GELİNDİĞİNDE İLK YAPILACAK İŞİ AÇIKLADI
“İktidara gelseniz yarın ilk adımınız ne olur?” sorusunu Kılıçdaroğlu, şöyle yanıtladı:
* İlk adımım derhal ekonomik sosyal konseyi toplarım. Derhal. Ekonomik sosyal konseyi bir anayasal kuruluş. Rahmetli Bülent Ecevit bir kararname ile kurdu. Bir yasası çıktı. Anayasal bir kurum haline geldi. En son 5 Şubat 2009'da toplandı.
* Üyeleri TOBB gibi, işçi-işveren çiftçiler gibi, ekonomik ve toplumsal tarafların liderleri. Bunu toplar, karşıya da bakanları toplar, ‘sorunları anlatın' derdim. Bakanlar dinleyecek, bu sorunları nasıl çözecekler diye…Niye ekonomik sosyal konsey toplanmaz?…Eskiden 3 ayda bir toplanırdı kanuna göre. Kanun kalktı. Anayasada var ama fiilen yok.
MERKEZ BANKASI ELEŞTİRİSİ: ERDOĞAN KARARNAME İLE PARALEL DEVLET KURDU…
Merkez Bankası’nı eleştiren Kılıçdaroğlu, “Merkez Bankası fiyat istikrarından sorumlu ama Erdoğan'ın çıkardığı bir kararname ile fiyat istikrar komitesi kurdu Merkez Bankası'nın dışında. Yani paralel devlet kurdu, paralel işlem kurdu. Kimden alıyor örnek bunu? Merkez Bankası'nın görevini bir kararnameyle başka bir kuruma teslim devredebilir misiniz?” ifadelerini kullandı.
“İTTİFAK KABUL EDERSE ADAY OLURUM”
“Cumhurbaşkanı adayı olmayı ister misiniz?” sorusunu yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “İttifak kabul ederse bir sorun yok. Bir ittifakımız var. İttifakın liderleri bu konuda hiç bir araya gelmediler ve bu konuyu hiç konuşmadık. Benim ittifak adına konuşma diye bir yetkim yok. İttifak kabul ederse adaylık konusunda, bundan onur duyarım. Bu konu hiç konuşulmadı, görüşülmedi. Bir araya gelip konuşmamız, karar vermemiz gerekiyor” dedi.
İYİ Parti lideri Akşener’in ‘Başbakanlık’ açıklamasıyla ilgili Kılıçdaroğlu, “Sayın Akşener başbakanlığa yakışır. Devlet deneyimi vardır. Bakanlık da yapmıştır. Yaptığı açıklama hepimizin dikkatinde olduğu bir açıklamadır” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİNDE ATILAN EN BÜYÜK KAZIK”
TBMM'deki bütçe görüşmeleri için, “Bu bütçe, cumhuriyet tarihinin en büyük kaynak transferini yapan bütçedir. Yani fakirden alıp, bir avuç zengine kaynak aktaran bütçedir” diyen Kılıçdaroğlu, “Bu millet bu kadar büyük bir kazığı yiyemez, yememelidir” ifadelerini kullandı.
Projeleri kamulaştıracağı vurgusunda bulunan Kılıçdaroğlu, bunun uluslararası hukuka aykırılık teşkil etmeyeceğini savunarak, “Bu konuda uluslararası mahkemelerin ve bu konuda açılan davaların hangi gerekçeyle açıldığını, istismarı, haksızlığı hiçbir mahkeme kabul etmez. Londra'daki mahkeme de… Bu konuda çalışmalarımızı yaptık. Kimse endişe etmesin… Bunların tamamını kamulaştıracağız. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde atılan en büyük kazığı çıkaracağız. Dolarla, avroyla ne yapılmışşa tamamını Türk lirasına çevireceğiz” diye konuştu.
“BELEDİYE BAŞKANLARININ ADAYLIĞINI VATANDAŞ İSTEYEBİLİR AMA SİYASİ BİR KARARDIR”
Belediye başkanlarının Cumhurbaşkanı adaylığı için Kılıçdaroğlu, “Talep olabilir, vatandaş isteyebilir ama sonuçta bir siyasi karardır. Bu siyasi kararın, ittifakı oluşturan partiler tarafından alınması lazım. İsteğimiz ittifakın güven içinde görev yapmasıdır” açıklamasında bulundu.
“BURADA KASIT VAR”
Bir dizide ‘uluslararası bir komplo ağının karanlık bir temsilcisi’ olarak yansıtılan ‘Yıldırım’ karakterine son günlerde sık sık kullandığı “Geliyor gelmekte olan” sözlerinin söyletilmesiyle ilgili Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
* Devlette çürüme başladı, TRT'de de çürüme başladı. (Burada bir kasıt) var. Biz bunu bilmiyor muyuz? Onlar bunu yaparak saraya yaranmak istiyorlar. Bu tür hareketler, onlara bir şey kazandırmaz. TRT, iktidarın borazanı haline gelmiş.
* 15 Temmuz'dan sonra bir kez saraya gittim… Sayın Erdoğan'ın devlette liyakat sistemini bitirdiğini, devletin kurumlarının büyük ölçüde dejenere olduğunu belirttim ve TRT örneğini verdim.
* TRT'nin sürekli CHP aleyhine yayın yaptığını, benim de genel başkan olarak TRT'ye çıkarılmadığımı söyledim. ‘Olur mu öyle şey, siz ana muhalefet partisisiniz, TRT'nin size kapılarını açması lazım, sizinle oturup konuşması soru sorması, sizin de kendi düşüncelerinizi aktarmanız lazım’ dedi.
* TRT tarafsız bir kuruluş. O konuşmadan sonra bir sefer TRT'ye çıktım. Sonra bütün kapılar kapatıldı. Davet yok TRT'den. Bu neyi gösteriyor? İktidar sahiplerinin samimi olmadığını ve bize yalan söylediklerini gösteriyor.
“MİLLETTE BIÇAK KEMİĞE DAYANMIŞ”
Halkın ekonomik durumuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Millette bıçak kemiğe dayanmış, tam bir perişanlık var. Millet gerçekten geçinemiyor, çok zor durumda. Bunların haberi yok. Devlet yönetiminin nasıl olduğundan haberleri yok. Herkes gelip toz pembe bir tablo çiziyor” dedi.
TBMM bütçe görüşmelerinde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın “9,5 milyon ödeme gücü olmayan yaklaşık vatandaşımızın prim giderlerini biz karşılıyoruz” sözlerinin altını çizen CHP lideri, “9,5 milyon insan ve siz 20 yıldır ülkeyi yönetiyorsunuz. Utanılacak bir tablo” diye ekledi.
“HELALLEŞMEK AYRI, HESAPLAŞMAK AYRIDIR”
“En çok kimle helalleşmeniz gerektiğini düşünüyorsunuz?” sorusuna “Başörtülü kızlarla helalleşmek isterim. En sıcak olay bu” yanıtı veren Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
* Erdoğan helalleşmek istemiyormuş, kendisi bilir. Ben düzgün insanlarla helalleşmek isterim. Ahlaklı insanlarla helalleşmek isterim. Kusurları tartışan değil, kusurları iyi niyetle uyaran kişilerle helalleşmek isterim. Benim yanlışımı, hatamı bana söyleyen kişilerle helalleşmek isterim.
* Başörtülü kızlar üniversiteye giderken üniversitelere alınmadığı zaman itiraz etmedik. Genel başkan olduktan sonra dönemin YÖK başkanıyla konuşup başörtülü kızların üniversiteye alınmalarını istedim.
* Başörtüsü olayını getirip de siyasetin malzemesi yapmanın da asla doğru olmadığını kabul edenlerden birisiyim.
Helalleşmek kadar hesaplaşılması gerektiğini de belirten Kılıçdaroğlu, “Helalleşmek ayrıdır, hesaplaşmak ayrıdır. Siz yolsuzluk yapmışsanız, kul hakkı yemişseniz ben sizinle nasıl helalleşeceğim? Allah'ın affetmediği bir günahı benim affetmem, benim onunla helalleşmem nasıl mümkün olacak?” diye konuştu. (SÖZCÜ)