CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan’a ait olduğu iddia edilen ve 17 Aralık operasyonunun olduğu gün yapıldığı öne sürülen telefon konuşmalarına ait ses kayıtlarının internete düşmesinin ardından, MYK üyelerini olağanüstü toplantıya çağırdı. Partinin Ankara’daki tüm yöneticilerinin katıldığı toplantıda, ses kayıtları iki kez dinlendi. MYK’da Başbakanlığın“ses kayıtları montaj” açıklamasına ilişkin, “Montaj olup olmadığını göreceğiz, incelensin”değerlendirmesi yapıldığı öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun ise ses kaydını dinlerken, konuşmaların bir yerine atıfla, “Bu ses kaydı montaj değil. Görüntülü izlendiğini de söylüyor. Bu para kaçırmaların görüntüsü de var, bunlar da ortaya çıkacaktır” dediği öğrenildi.
Konuşmasına engel yok
Toplantıda Başbakan Erdoğan’ın 17 Aralık’ta yaptığı konuşmalara ilişkin analiz de yapıldı. Erdoğan’ın aynı gün Konya’da olduğu ve konuştuğu saatlerde programının olmadığı değerlendirmesi yapıldı. Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, “17 Aralık günü konuşmaları 08:02, 11:17, 15:39 ve 23:15 saatlerinde. Erdoğan’ın 17 Aralık Konya programı; ‘12:30 toplu açılış töreni, 15:00, 16:00, 16:45, 17:30 görüşmeler, 18:00 yemek. 19:45-23:00 Şeb’i Aruz törenleri... Dolayısıyla Başbakan’ın 17 ve 18 Aralık programı, bu konuşmaları yapmasına engel değildir. Bilgi veriyoruz ki, kamuoyu yanlış yönlendirilmesin” dedi.
‘Tanımayalım’ teklifi
CHP’nin bu ses kayıtlarına kayıtsız kalamayacağı belirtilen toplantıda “Hükümeti tanımama” görüşleri ele alındı. Toplantıda erken seçim konusu da gündeme geldi, ancak buna ihtimal verilmediği ve “Erken seçim olmaz ancak bu başbakan bu ülkeyi yönetemez. Seçime kadar başka bir isim götürebilir” değerlendirmesi yapıldı. Kılıçdaroğlu’nun bugünkü CHP grup toplantısında bazı ses kayıtlarının dinletilmesi için ses düzeneğinin hazırlanacağı da öğrenildi.
Meşruiyetini kaybetti
MYK sürerken açıklama yapan Parti Sözcüsü Haluk Koç özetle şunları söyledi: “Başbakanın konuşma kayıtları tüyler ürperten gerçekleri ortaya koymaktadır. Erdoğan’ın başbakanlığındaki hükümet şu andan itibaren meşruiyetini kaybetmiştir. Bu tapelerde kirli ilişkiler, kirli para, miktarı da belli değil fakat milyon dolarlardan bahsediliyor, bütün bunlar açıkça ortaya çıkmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’ni yöneten herkesi sorumluluğunu yerine getirmeye davet ediyorum. Hırsızlık ve rüşvet olaylarının altında ezilen bu başbakan şu andan itibaren istifa etmek durumundadır.”(GAZETEPORT)