Ege Postası
Geri

Kılıçdaroğlu, Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile görüştü

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyet, HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar’ı TBMM’deki makamında ziyaret etti. Kılıçdaroğlu "Kürt sorunu dahil bütün sorunların çözüm adresi TBMM'dir. Meclis'in varlığı zaten sorunları çözmesinden kaynaklanmaktadır. Varolan sorunların tamamını çözeceğiz.
Kılıçdaroğlu, Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile görüştü
Haberler / Politika
20 Mart 2023 Pazartesi 12:13
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’de HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, görüşmenin ardından; “Kürt sorunu dahil, bütün sorunların çözüm adresi TBMM’dir. Biz; milletin sağduyusuna güvenerek, buraya getirdiği, seçtiği parlamenterlerle birlikte var olan sorunların tamamını çözmeye hazırız ve çözeceğiz” açıklamasını yaptı. Buldan, “Bugün, sayın Başkanı burada ağırlamamızın nedeni, Kürt sorununun demokratik çözümünün parlamento çatısı altında, TBMM çatısı altında çözümünden yana olduğumuzu göstermek amaçlıydı” diye konutu. Sancar ise “İttifak güçlerimiz ile bu görüşmeyi değerlendireceğiz ve çok geçmeden, yakın zamanda, bir iki gün içinde kamuoyuna daha ayrıntılı bir açıklama yapacağız” dedi.

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün TBMM’de; HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile görüştü. Kılıçdaroğlu’na; CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke ve Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı eşlik etti. Görüşmeye; HDP Eş Genel Başkanları Buldan ve Sancar ile birlikte HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç ve HDP Sözcüsü Ebrü Günay da katıldı. Görüşme yaklaşık bir saat sürdü.

Kılıçdaroğlu, Buldan ve Sancar ile birlikte; görüşmenin ardından açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“Görüşme sırasında kendilerine; Millet İttifakı’nın hazırladığı Anayasa değişikliği metnini, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ile ilgili dokümanımızı ve Ortak Mutabakat Metni’mizin birer örneğini taktim ettik. Türkiye’nin doğal olarak pek çok sorununu görüştük ve gündeme taşıdık. Kendi açımızdan.

Bağımsız ve tarafsız yargı, mutlaka olmalı. Hukuk devleti mutlaka olmalı. Sosyal devlet… Gelir dağılımındaki giderek bozulan dengesizliğin giderilmesi gerekiyor. Sosyal devletin mutlaka güçlü bir şekilde hayata geçirilmesi gerekiyor. Temel hak ve hürriyetlerin korunması, bu da ortak talep olarak dillendirildi. Mutlaka temel haklar ve özgürlükler korunsun.

Çevre ve iklim değişikliği konusundaki duyarlılık, yine karşılıklı olarak ifade edildi. Gerçekten de çevre ve iklim değişikliği var. Bu konuda ciddi hazırlıklar yapmak gerekiyor. Dünyanın önlem aldığı bir ortamda; Türkiye’de iktidarın önlem almaması, bunu görmezden gelmesi bu tür felaketlerin oluşmasında, devletin hazırlıksız olmasına yol açıyor.

Yerel yönetimler üzerinde duruldu. Yerel yönetimlerin kayyum atanması, kayyum uygulamasının sürdürülmesini asla doğru bulmadığımızı ifade ettik, Sayın Genel Başkanlara. Bizim Ortak Mutabakat Metni’nde de kayyum uygulamasının olmaması gerektiğini… Seçimle gelen seçimle gider; demokrasinin temel kuralıdır. Siz demokrasiyi yok eder; halkın, yani milletin iradesini ipotek altına alırsanız, ‘Sizin verdiğiniz oyları kabul etmiyorum ve buraya kendi istediğimi, atama ile gelen birisin getireceğim’ derseniz, bu doğru bir uygulama değildir. Demokrasiye aykırıdır. Demokrasiyi savunuyorsak; her ortamda, her yerde, her koşulda demokrasiyi savunmalıyız.

Demokrasiyi savunmak; insan haklarını, yargı bağımsızlığını, kadın-erkek eşitliğini; çevreyi… İklimde oluşacak olan tahribatların giderilmesi açısından her türlü önlemi ortaya koymaktır. Demokrasinin olmazsa olmaz koşullarımızdan birisi olduğu da bir şekli ile ifade edildi. Ben de buna katıldığımı ifade edeyim.

“SİYASET ARTIK BİR KAVGA ALANI OLMAMALI”

Serbest siyasetin önünün açılması… Siyaset artık bir kavga alanı olmamalı. Artık bu ülke kavgadan bıkmadı mı? Bakın bu akşam büyük ihtimalle gene, belli televizyon kanallarında bir sürü şeyler söylenecek, yazılacak, çizilecek, anlatılacak. Ya arkadaşlar siz kavgadan bıkmadınız mı? Kucaklaşmak varken, beraber bir araya gelip uygar insanlar gibi tartışmak varken niye kavga ediyoruz, hangi gerekçe ile kavga ediyoruz? Toplumu ne için kamplaştırıyoruz, ayrıştırıyoruz? Biz birlikten ve beraberlikten yanayız. Beraber bu ülkenin kalkınması, büyümesi için var olan bütün sorunların çözümü için ortak hareket etmekten yanayız. Siyaset sorun yaratmamalı, var olan sorunları çözmeli ve bunun için siyaset var zaten. Siyaset sorun yaratıyorsa; bu sorun ülkenin büyümesine, kalkınmasına, insan haklarına, kadın-erkek eşitliğine negatif yansıyor. Bunun ortadan kalkması lazım.

“PARTİ KAPATMAK DOĞRU DEĞİLDİR”

Parti kapatılması… 21. Yüzyıldayız, arkadaşlar. Hala, ‘parti nasıl kapatırız?..’ Bu arayışlar doğru değil. ‘Ben şu partiyi kapatayım da onun oyları bana gelsin’, nereden çıktı bu? Parti kapatmak doğru değildir. Bugüne kadar kapatılan partilerin farklı isimlerle tekrar siyaset sahnesinde yer aldığını, halkın da bunlara destek verdiğini hepimiz görüyor ve biliyoruz. Dolayısıyla parti kapatmanın, bizim Ortak Mutabakat Metni’nde de bu konuda düzenlemeler var. Zorlaştırılması gerekiyor, önce Meclis’in bu konuda karar alması gerekiyor. Sayın Genel Başkanlara, bu düşüncelerimi de ifade ettim.

Kadına yönelik şiddet… Kadına şiddetin mutlaka son bulması lazım. Bu konuda toplumun bir duyarlılığı var. Bu duyarlılığı, siyaset kurumunun da kendi ruhunda hissetmesi lazım. Siz kadına yönelik şiddeti şöyle veya böyle teşvik ederseniz, sessiz kalırsanız; bu doğru değil. Kadına yönelik şiddetin, mutlaka sonlandırılması ve bu konuda çok açık ve çok net siyaset kurumunun tavır alması lazım. Bu tavır alındığı zaman da göreceksiniz ki Türkiye’de kadınlar da özgürce siyaset yapabileceklerdir… Hayatın her alanında zaten çalışıyorlar, çalışmalarına devam edeceklerdir. Kadının toplumun en önemli aktörlerinden biri olduğunu, erkeklerle eşit haklara sahip olması gereken aktör olduklarını da hepimizin kabul etmesi lazım.

Tüm dezavantajlı gruplar… Bütün bunlarla ilgili de siyaset kurumunun üstüne düşeni yapması lazım. Dezavantajlı grupların görmezlikten gelinmesi, onların haklarının ellerinden alınması gibi bir yaklaşım 21. yüzyılda siyaset kurumuna yakışmaz. Bütün dezavantajlı grupların haklarının teslim edilmesi, onların kentlerde, köylerde; hayatın her alanında özgürce yaşamalarının yollarının açılması gerekir.   

“YARGININ, SİYASETİN ÜZERİNDE BİR SOPA OLARAK KULLANILMASINI ASLA KABUL ETMİYORUZ”

Yargının bir sopa olarak kullanılması… Yani siyasi iktidarın yargıyı siyasallaştırması, oraya kendi adamlarını getirmesi ve ondan sonra yargının, siyasetin üzerinde bir sopa olarak kullanılmasını asla kabul etmiyoruz. Hâkim, Anayasa’nın 138. maddesine göre hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaatine göre karar verir. Kanuna göre değil, ‘hukukun üstünlüğü ve vicdani kanaatine göre karar verir.’ Biz yargıçlardan bunu bekliyoruz. Siyasal iktidarın baskılarına direnmesini bekliyoruz. Kendi vicdanlarının sesini dinlemelerini istiyoruz. Bu olduğu taktirde, gerçek bir demokrasiyi inşa edebiliriz.

Depremle ilgili de konuştuk. Deprem konusunda, bir acil onarım programına ihtiyaç olduğu da Sayın Genel Başkanlar tarafından ifade edildi. Aynı düşünceye biz de katılıyoruz, zaten. Bu bölge ile ilgili özel bir programın, özel bir planlamanın yapılması kesinlikle şart. Bu konuda, hükümette gittiğim deprem bölgesinde çağrı yaptım ve tekrar burada aynı çağrıyı yapmak isterim. Acil bir onarım programının devreye konması gerekiyor.

“KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜM ADRESİ TBMM’DİR”

Kürt sorunu dahil, bütün sorunların çözüm adresi TBMM’dir. TBMM’nin varlığı, zaten soruları çözen bir Meclis olmasından kaynaklanmaktadır. Kuruluşundan bu yana, Türkiye’nin en temel sorunları TBMM’de çözülmüştür. Biz; milletin sağduyusuna güvenerek, buraya getirdiği, seçtiği parlamenterlerle birlikte var olan sorunların tamamını çözmeye hazırız ve çözeceğiz. Göreceksiniz, hiçbir sorun çözümsüz değildir. Her sorunun çözüm adresi TBMM’dir, yani milletin iradesi ile bu sorunların tamamı çözülür.

Dolayısıyla… Efendim şu sorun çözülmez, ne için çözülmesin? Herkes sorunu çözüyor da biz mi çözemeyeceğiz? TBMM’nin kapasitesi sorun çözmeye yeterli değil mi? Hayır yeterlidir. Her sorunun çözüm adresi burasıdır.

Biz İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamemizde, Kürt sorununun çözüm adresinin de TBMM olduğunu, açık ve net olarak vurguladık. Bizim kurultayımızdan oybirliği ile çıktı bu kararların tamamı. Biz demokrasi, insan haklarını savunuyor, hiç kimsenin ötekileştirilmemesi gerektiğine inanıyoruz. Kadın-erkek eşitliğini savunuyoruz… Düşünün çevreden, iklimden insan haklarına, demokrasiye, yargı bağımsızlığına kadar, dezavantajlı grupların haklarının teslim edilmesine kadar; kadın erkek eşitliğine kadar bu ülkeye demokrasiyi ya getireceğiz, ya getireceğiz. Bu işin ortası yok. Kavga yok. Özgürce, beraber tartışacağız.

İlla her şeyi yüzde 100; oturduk, konuştuk, anlaşamadık, anlaşamadıysak, bir daha oturacağız. Bir daha konuşacağız. Bu ülkenin saygın insanları var. Akademik dünyadan, sivil toplumdan var. Her kentin kanaat önderleri var. Siyaset tek başına bir kurum değildir. Siyaset gücünü toplumdan, toplumun kanaat önderlerinden, toplumun bilgelerinden alır. Dolayısıyla o destekle biz, var olan sorunların tamamını çözebiliriz, çözümsüz hiçbir sorun yoktur.

“BU ÜLKEDE KAVGAYI BİTİRECEĞİM”

Bu ziyaret, anlaşılıyor ki sizin açınızdan da büyük bir önem taşıyor. Bütün kameralar burada. Ben özellikle basın mensuplarından istirhamım. Toplumu ayrıştıran bir dilden lütfen kaçının. Toplumu kutuplaştıran bir dilden kaçının. Medyanın da sorumluluğu var. Medya da bu sorumluluğu bilmeli, bu sorumluluğun farkına varmalı. Tokalaşmak, kucaklaşmak varken, acı günlerimizi paylaşmak, sevinçli günlerimizde beraber neşelenmek, gülmek varken, bu kavga neden? Kavgayı bitireceğiz.

13. Cumhurbaşkanı adayı olarak bu ülkede kavgayı bitireceğim. Milletime söz veriyorum. Kimliği, inancı ne olursa olsun, yaşam tarzı ne olursa olsun; insan insandır ve benim başımın üstünde yeri vardır. Baktığım açı budur.

DEVLETE ÇİFTE STANDART YAKIŞMAZ”

Acı bir olay daha. Gelinir, TBMM’de kürsüde konuşulur. İngilizce yazar, parantez içinde bu söz İngilizcedir. Fransızca, söz Fransızca vs. Konuşma metnin içinde Kürtçe geçtiği zaman ‘bilinmeyen bir dil’ deniyor. Ya arkadaşlar, Allah aşkına bu ülkenin insanlarının vicdanına sesleniyorum. TRT’nin ‘TRT Kürdi’ diye kanalı var, yayın yapıyor. Nasıl oluyor da buraya ‘bilinmeyen bir dil’ diye yazıyorsunuz, bilinmeyen bir dil. Binlerce yıldır konuşulan bir dili neden ‘bilinmeyen bir dil’ yazıyorsunuz. Şimdi vicdan, ahlak, erdem, bilgi sahibi herkese soruyorum. Devlete çifte standart yakışmaz, doğru değildir. Herkesin diline saygı göstereceksin. Evet, resmi dilimiz Türkçe, eyvallah. Kimsenin bir şey dediği yok, zaten. Ama siz devlet olarak çifte standart kuramazsınız. Çifte standart yaptığınız zaman vatandaşlarınızı ayırıyorsunuz, ayrıştırma yapıyorsunuz demektir. Bir grup insanı, bir grup insana düşman ediyorsunuz demektir. Bu emperyal güçlerin Türkiye’ye oynadıkları oyundur. Bu oyundan da Türkiye’yi kurtaracağız. Herkes rahat olacak bu ülkede. Kimseyi düşman olarak görmeyeceksiniz. Kimseyi ötekileştirmeyeceksiniz. Herkesin inancına da kimliğine de yaşam tarzına da saygı göstereceksiniz.

“HERKESİ KUCAKLAYAN BAŞLANGIÇ YAPACAĞIZ”

Yeni bir başlangıç yapacağız. Ahlaklı, demokratik, herkesi kucaklayan bir başlangıç yapacağız. Kavgadan arınan bir toplum… Toplum şuna odaklanacak: Nasıl büyüyecek, nasıl gelişeceğiz? İşsizliği nasıl çözeceğiz? Bölgeler arasındaki dengesizliği nasıl gidereceğiz. Sorun var deprem bölgesinde, yaşanan binlerce, milyonlarca insanın sorunu var. Bu sorunu nasıl çözeceğiz? Toplum buraya odaklanmalı. Kısır tartışmaların içine odaklanmamalı. Burada da basın mensuplarına büyük görevler düşüyor.”

“BURADA AĞIRLAMAMIZIN NEDENİ KÜRT SORUNUN TBMM ÇATISI ALTINDA ÇÖZÜMÜNDEN YANA OLDUĞUMUZU GÖSTERMEK”

HDP Eş Genel Başkanı Buldan ise şunları söyledi:

“Türkiye’nin en temel sorunlarını konuştuk. Türkiye toplumunun, Türkiye halklarının, Türkiye kamuoyunun bizlerden beklentilerini konuştuk. Bugün, sayın Başkanı burada ağırlamamızın nedeni, Kürt sorununun demokratik çözümünün parlamento çatısı altında, TBMM çatısı altında çözümünden yana olduğumuzu göstermek amaçlıydı. O yüzden Sayın Başkanı ve heyetini parlamentoda ağırlamak istedik, buna vesile olmasını tercih ettik. Ama en azından başta Kürt sorunu olmak üzere Türkiye’nin bütün sorunlarının çözümünde Türkiye toplumunun bizden beklentilerini ve gelecek seçimler sonrası yapılacakları da istişare ettik.”

HDP Eş Genel Başkanı Sancar şu değerlendirmeleri yaptı:

“Sayın Kılıçdaroğlu ve heyetinin bizleri burada ziyaret etmesini değerli buluyoruz. Pek çok konu ele alındı. Türkiye, çok boyutlu bir kriz dönemi yaşıyor. Deprem, büyük bir acı ile içinde bulunduğumuz yıkımın tablosunu bir kez daha çıplak bir şekilde, gözler önüne serdi. Bu acıları yok sayarak siyaseti yürütmek ve çalışmaları sürdürmek artık mümkün değil. Bizler yapıcı bir görüşme gerçekleştirdik. Türkiye’nin yıkımdan ağır zarar gören toplumsal kesimlerini ve yapılarını onarmak konusunda acil programa ihtiyacı olduğu inancındayız. Yani acil bir onarım programına ihtiyaç var ve yeni bir başlangıca… Yeni başlangıç; Türkiye’de demokrasi, insan hakları, adalet ve özgürlük temelinde bir yaşam ve sistem kurmakla ancak mümkün olacaktır. Bu konularda görüşlerimizi karşılıklı paylaştık.

Bu görüşmeyi Meclis’te yapmamızın nedeni de çözüm adresi olarak TBMM’yi gördüğümüzü vurgulamaktır, Sayın Eş Başkanımın da söylediği gibi. Türkiye’nin bütün sorunları burada, geniş bir toplumsal mutabakatla çözülmelidir, çözülebilir.

Öte yandan bu görüşmenin içeriğini de konuştuğumuz hususları da kurullarımıza taşıyacağız. İttifak güçlerimiz ile bu görüşmeyi değerlendireceğiz ve çok geçmeden, yakın zamanda, bir iki gün içinde kamuoyuna daha ayrıntılı bir açıklama yapacağız.” (ANKA)

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası