19-24 Ağustos tarihleri arasında Çeşme’de gerçekleşen Türkiye'nin ilk sürdürülebilir organizasyonu “Kıyıdan Kıyıya Türkiye-Yunanistan Film Festivali, sinemanın iyileştirici gücü ile birlikte karbon ayak izimizi azaltmayı hedefliyor.
Festival kapsamında davetli yönetmen ve oyuncularla birlikte her sabah Çeşme’nin ayrı bir kıyısında, kıyı temizliği ve su altı çekimleri yapıldı. Delikli Koy, Ilıca Plajı, Çark Plajı ve Kocakarı Plajında yapılan kıyı temizliğine çok sayıda vatandaş da katıldı.
Gündüzleri yönetmenlik, kamera önü oyunculuk ve sürdürülebilir yaşam üzerine atölyeler ve master class’lar gerçekleştirilen festivalde her akşam Alaçatı Anfi Tiyatro’da açık hava film gösterimleri gerçekleştirildi. Türkiye ve Yunanistan'dan seçilmiş 6 uzun metraj film, festival boyunca Alaçatı anfi tiyatroda gösterildi. Hazırlanan film programıyla Ghost, Körfez, Bilmemek, Unutma Beni İstanbul, Journey Through Smyrna, Apples filmleri izleyici ile buluştu. Filmler izleyenler tarafından büyük alkış aldı. Film sonrasında yönetmenler ve oyuncuları seyircilerle söyleşi yaptı.
KIRMIZI HALI YERINE YEŞIL HALI
Alışılagelmiş kırmızı halı seremonisi yerine, sürdürülebilirliğe vurgu yapmak için “yeşil halı” seremonisi yapılan festival, Türkiye'nin ilk sürdürülebilir ekolojik bağımsız film festivali oldu. Plastik Smart Cities kapsamında tek kullanımlık plastik kullanımını durdurmayı hedefleyen ve bu konuda sayısız girişim yapan Çeşme'de, festival boyunca tedarik, adil ticaret, catering, atık, ulaşım, konaklama, enerji gibi konularda sürdürülebilir yaşam prensiplerine uygun olarak hareket edildi.
İKLİM KRİZİNE DİKKAT ÇEKTİ
Çeşme Belediye Başkanı M. Ekrem Oran, “Ülke olarak zor günlerden geçiyoruz ayrıca dünyamız büyük bir krizle karşı karşıya. Üretim araçlarımızın, tüketim alışkanlıklarımızın dünyaya verdiği zararda artık geri dönülemez bir noktaya geldik. Her yıl okyanuslara yaklaşık 8 milyon ton plastik atığın atıldığı belirtiliyor. Bugün, hemen şimdi önlem almazsak bu felaketlerin artarak devam edeceği, iklim krizi nedeniyle yüz milyonlarca insanın su ve gıda ihtiyaçları konusunda sıkıntıya düşeceği aşikar. Tüm bu karamsar tablo karşısında elimizi kolumuz bağlı oturmamız mümkün değil” dedi.
“UMUDU YEŞERTECEĞIZ”
Sanatın iyileştirici gücünden bahseden Oran, “Bu karanlık karşısında harekete geçmenin, bir araya gelmenin tam zamanıdır. Yarınlar için umudu, ortak eylemlerimiz, uzun vadeli ve gerçekçi planlarımız, popülizmden uzak doğaya ve tüm varlıklara saygılı anlayışımız yeşertecektir. Bugün burada sanatın iyileştirici gücüne sığınarak umutlarımız adına küçük bir adım atıyoruz. Birlikte daha bir çok adım atacağız, büyüyecek yeşerecek, bir araya gelecek, yarınlara sürdürülebilir güzel bir dünya bırakacağız” diye konuştu.