Kocaoğlu : "Yoğunluk artışıyla dönüşüm olmaz"

İZMİR Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentsel dönüşümün yoğunluk artışıyla çözülemeyeceğini, herkesin olduğu yerde bir kat fazla bina yapmasıyla kentlerin daha da kötü duruma geleceğini söyledi. Dönüşümün yavaş ilerlemesinin nedeninin "Bir metrekare, bir kat daha fazla olsun" anlayışı olduğunu belirten Kocaoğlu, "Belediye başkanı, milletvekili olsun birileri eğer yoğunluğu arttırak çözelim yaklaşımında olursa, bunun sonu yoktur. Çözüm üretilemez" dedi.

Haberler / Yerel Yönetimler

30 Kasım 2014 Pazar 11:47

PAYLAŞ

Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Türkiye'de bir metrekare, bir kat daha fazla yapmanın önemli görüldüğünü, kar sayıldığını ancak gayrimenkulerde değer artışını sağlayanın nitelik olduğunu söyledi. Kocaoğlu, "Binalar çevresi, sosyal donatı alanlarıyla birlikte değer kazanıyor. Bunu kentsel dönüşüm sürecinde uzun süredir anlatıyoruz. Bir türlü genel kabul görmedi. Ne bizim, ne de Bakanlık'ın uyguladığı 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanları Dönüştürmesi Hakkı'nda Kanun kabul görüyor. Biz gönüllülük esasına göre uzlaşmak istiyoruz" dedi. Kocaoğlu, kendi arazisine veya hazine arazisine evini yapmış olan vatandaşların haklı olarak çocuklarını da ev sahibi yapmak istediğini ancak 5 çocuklu bir ailenin 80 metrekarelik binası karşılığı 4-5 daire istemesinin gerçekçi olmadığını söyledi. Kocaoğlu, "O zaman kentsel dönüşüm projeleri yapmaya gerek yok. Herkes olduğu yerde kat çıksın. Kent ne olaca? Gecekonduluktan daha götü duruma gelinir. Bu fazla kat vermekle, almakla olacak iş değil. Kentsel dönüşüm daha fazla yoğunlu vermekle çözülecek iş değil. Çünkü bunun sonu yok. Üç dairesini bugün 150 bin TL'ye satamayan insanın, dönüşüm sonrası bir dairesini 300-400 binaya sattığı zaman herkesin ikna olma yüzdesi artacak" dedi.

6306 SAYILI KANUNLA BÖLGESEL DÖNÜŞÜM MÜMKÜN DEĞİL

Kocaoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Belediye Yasası'na göre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nin ise 6306 sayılı Riskli Alanlarla ilgili Kanuna"a göre kentsel dönüşüm projeleri yürüttüğünü belirterek, ancak bu iki yasanın mutlaka birleştirilmesi gerektiğini söyledi. 6306 Sayılı yasayla bölesel değişimin mümkün olmadığını belirten Kocaoğlu, "Bu yasaya göre rezerv alana konut yapılacak. Oraya taşınılacak. Aktarmada uzlaşmazlık çıkacak. Sıkıntı olacak. Bence uzlaşıya açık, sistemli olarak belediye yasası ile 6306 sayılı yasanın bazı olumlu yanları alınarak yeni düzenleme yapılmalı. Uzundere'de biz kendi projemizi yürütüyoruz. Karabağlar'da ise daha büyük bir alanda Bakanlık çalışıyor. Aynı yerde rekabet yok. Bu kentin dönüşüme ihtiyacı var. Arazisi sınırlı olduğu için İzmir ilave konut ihtiyacını kentsel dönüşümle sağlamak zorunda. Bu arada kenti yeniden kuracak. Uzlaşma sıkıntımız var. Bazı kentlerde tek katlı olan gecekondular İzmir'de 3-4 katlı. Diğer kentlerkadar avantajlı değiiz. Yaptığımız her dönüşüm buranın değeriğin arttıracak. İzmiriller bundan istifade edecek. Burada maliyet ve müteahhitin karı çıktıktan sorna geri kalan rant mal sahiplerinin olacak" dedi.

BİRİLERİ YOĞUNLUK ARTIŞI DİYORSA!

Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerin birlikte hareket etmesi gerektiğini belirten Kocaoğlu, parsellerin birleştirilerek çözüm bulmak isteyen belediyerin bu yöntemi her yerde yapamayacağını belirtti. Bu yöntemin çoğunluğu boş alanların, az bina, açık yolların bulunduğu alanlarda yapılabileceğini belirten Kocaoğlu, "Çözümler yerine, zemine, yoğunluğa göre değişik olabilir. Ancak, yoğunluk artışı telafuz edilmemelidir. Belediye başkanı, milletvekili olsun birileri eğer yoğunluğu arttırak çözelim yaklaşımında olursa, bunun sonu yoktur. Çözüm üretilemez. Binalar yıkılabilir ama otoparkı, yeşili ile 50 yıl sonrasının kentini yaratamıyorsanız kentsel dönüşüm yapmanın anlamı yok. Palyatif tedbirler uygulayıp, 30 yıl sonra 'Hadi bunarı de yıkalım' diyeceksek, o zaman ülkenin sınırlı kaynakları varken bu paraları harcamanın anlamı kalmaz" dedi.(Utku BOLULU-DHA)