Konak Belediyesi Basmane Semt Merkezi’nde el nakışı kursiyerleri, ninelerinden kalan kumaşları torunları için nakşediyor
Haberler / Yerel Yönetimler
22 Ocak 2013 Salı 10:44
PAYLAŞ
İZMİR - Konak Belediyesi semt merkezlerinde açılan ve katılımcıları tarafından Konak Halk Üniversitesi olarak adlandırılan kurs programları, kadınların dünyalarına yeni kapılar açmaya devam ediyor. Konak Halk Eğitim Merkezi öğretmenlerinin eğitmenliğinde gerçekleşen kurslarda İzmir kadının yaratıcılığı da ortaya çıkıyor. Basmane Semt Merkezi’nde ise El Nakışı kursunda, haftanın dört günü geçmişten geleceğe uzanan bir kapı aralanıyor.
Geçmişten geleceğe
Konak Belediyesi Basmane Semt Merkezi El Nakışı kursunda 16’ıncı yüzyıldan günümüze, her türlü nakış tekniği ve deseni uygulanıyor. Türk geleneksel sanatlarını yaşatan kursiyerler bir yandan da evlerini süslüyor, çeyiz hazırlıyor. Nakış işlenen kumaşlar ise evdeki sandıklardan çıkıyor. Anneannelerden, babaannelerden kalan kumaşlar, bir sonraki nesiller için hazırlanıyor. Kimi zaman antikacılardan alınan kumaşların yaşı 100 yıla kadar gidiyor.
Tansiyon ilacı yerine makara
Kurs eğitmeni Serma Çalış, depresyon, panik atak gibi sorunları olan bazı kursiyerlerinin, kursa başladıktan sonra bu durumu aştıklarını ve yaşamlarını daha kaliteli sürdürdüklerini söyledi. Çalış, “En güzel tansiyon ilacı” dediği kursa olan yoğun ilginin de sınıf gibi değil aile gibi bir ortam yaratılmasına ve terapi işlevi görmesine bağladı. Semra Çalış, “Herkesin böyle kurslara, böyle bir atmosfere ihtiyacı var. Ama burada önemli olan üretimin olması. Bir yandan üretirken bir yandan da dertler, mutluluklar paylaşılıyor; hayat kolaylaşıyor” diye konuştu. Kursiyerler de “Doktora, ilaçlara değil makaraya, ipliğe para harcıyoruz” diyerek mutluluklarını dile getirdi.
Mutlu kentlerin sırrı mutlu aileler
Belediye semt merkezleri kurslarının sadece meslek sahibi olmaya, yetenekleri geliştirmeye yönelik olmadığını aynı zamanda iç huzura katkı koyarak aile huzurunu da artırdığını söyleyen Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan şöyle konuştu:
“Burada üreten, sosyalleşen, dayanışmayı yaşayan, paylaşan kadınlarımız evlerine de aynı huzurla gidiyor. İlk başta ‘Başkanım eşim kursa gitmek istiyor, ben göndermek istemiyorum’ diyen beyler bugün bana ‘Kurs ne zaman başlayacak, bizim hanım da başlasın’ diyor. Bu en büyük mutluluk çünkü mutlu Konak’ı huzur, sevgi ve güven dolu mutlu aileler oluşturuyor.”