Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu'ndan olan Baro Başkanı Özcan ve mevcut yönetimin grup ile mücadele etmesinin tabanda tepki yarattığını öne süren Kozan, "Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu'nun tabanında bir sorun yok. Ancak tavanda çatırdama var. Tavandaki çatırdama mutlaka tabanda da karşılığını bulacaktır. Bizim seçmenimiz iyi bir eğitim düzeyine sahip, seçme seçilme hakkının, hukukun ne anlama geldiğini bilen insanlardan oluşuyor. Dolayısıyla mevcut yönetimin, ön seçime girmeden, demokrasinin kurallarını işletmeden aday olmasına tepki büyük. Aydın Özcan, baro başkanı olmasını sağlayanlar sanki Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu değilmiş gibi hareket ederek 'Ben yaparım ben ederim' edasıyla grubun desteğini kaybetti" iddiasında bulundu.
İzmir Barosu'nun son iki yıl içerisinde büyük bir yönetim zaafiyeti içerisinde olduğunu ileri süren, bunun da bütün meslektaşları tarafından ciddiyetle değerlendirildiğine inandığını söyleyen Mehmet Kozan, "İzmir Barosu Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu'nu biz temsil ediyoruz, asıl kurucuları bizleriz. Aydın Özcan, grubu tanımıyorsa bu ismi kullanmayacak, kullanıyorsa da bizim listemizin resmi liste olduğunu kabul edecek" diye konuştu.
Aydın Özcan'ın çevresindeki dar kadroyla bir şeyler yapmaya çalıştığını, ancak kendini kandırdığını öne süren Kozan, "Bir algı yaratmaya çalışıyor ama eğer dediği kadar güçlü olsaydı zaten ön seçime girerdi. Demokrasinin özü seçim, seçimin özü ise hukuk kurallarıdır. Aydın Özcan seçimin özü konusunu yanlış anlamış olmalı, buradan yalnızca bu anlam çıkıyor. Kendisi dün, dağ yürüyüşü yapmış. Bırakın dağ yürüyüşünü Everest'e çıksın yine de kazanamaz" dedi. (DHA)