Cumhuriyet'ten Ali Açar'ın haberine göre mahkemeye sunduğu dilekçede parti yönetiminin, yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgını gerekçesiyle kurultay onur üyelerini salon dışında bırakma kararı aldığını ve bunun siyasi partiler kanunu ile CHP tüzüğüne aykırı olduğunu belirten Yarman, “Kurultayda her ‘onur üyesi’ gibi yer alma hakkım, söz alma ve bu doğrultuda görüş bildirme, eleştiride bulunma, parti meclisi, yüksek disiplin kurulu gibi üst yönetim basamaklarına tüzük koşulları çerçevesinde aday olma hakkım vardır" dedi.
Yaman şöyle devam etti:
"Parti yönetiminin bizleri dışarıda bırakan kararı Siyasi Partiler Kanunu’nun, 12, 13, 14 ve 15. maddeleri zemininde güvence altına alınmış bulunan, ‘Temel Hakların Korunması’ ve CHP tüzüğünün 46. maddesine aykırıdır.
Bu çerçevede, kurultayın kapalı bir oturum şeklinde yapılması, CHP Kurultay Yönetmeliği madde 13 itibarıyla parti merkez yönetim kurulunun kararıyla değil, ancak kurultay kararıyla gerçekleşebilir. Kurultay kapalı değil, her ahval ve şartta açık olarak başlamak zorunluluğundadır. Kurultay bu durumda icra edilemez."
Delegelere mesaj da gönderen Tolga Yarman, parti yönetimini eleştiren açıklamalarda bulundu. Yarman, “Asla seyirci kalmayacağız” başlığıyla gönderdiği mesajında,“Önümüzdeki kurultayda, eğer bir şeyleri kökten değiştiremezsek içimiz acısa da yine bir ‘Ekmek için Ekmel’ vakasıyla karşılaşacağız. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisi ve ailesi hakkında ABD Temsilciler Meclisi tarafından verilen mal varlığı soruşturması dolayısıyla şantaj altında. Ne var ki CHP yönetimi de konunun üstüne gerektiği gibi gitmeme yönünde. Cumhuriyete saldırı niteliğinde son olarak karşımıza gelen ‘Ayasofya’nın müze olmaktan çıkartılması’ olayı da bunun kanıtıdır” ifadesini kullandı.