MHP'li Vural Başbakan Davutoğlu'na seslendi: Bunlar makul değil de makbul müdür'

MHP Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Oktay Vural’ın hedefinde Türkiye’yi yasa boğan bombalı saldırı sonrasında, hükümet kanadı tarafından yapılan açıklamalar vardı. Vural, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ‘Elimizde canlı bombacıların listesi var. Ama eylem yapmadan onları tutuklayamayız’ sözlerini eleştirerek, “Bırak tutuklamayı da hepimizi herkesi, gazetecileri makul şüpheli diye alıp içeri atıyorsunuz. Bunlar makul değil de makbul müdür'” dedi. MHP'li Vural Başbakan Davutoğlu'na seslendi

Haberler / Politika

13 Ekim 2015 Salı 13:13

PAYLAŞ

EDA EBRU NANECİ / HABER SERVİSİ - MHP Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Oktay Vural, partisinin il binasında yaptığı toplantıda gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Vural, yaşanan acı olayların Türkiye’nin dış politikasında uyguladığı yanlış yöntemler olduğunu belirterek, başta Başbakan Davutoğlu olmak üzere Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve bakanların saldırı sonrasında yaptığı açıklamaları sert bir dille eleştirdi. Toplantıya İzmir milletvekili adayları ve partililer katıldı.

"MHP'Lİ KARATAŞ'TAN YILDIRIM'A MEMLEKET SORULARI" HABERİ İÇİN TIKLAYINIZ...

HER HANEDE BİR CENAZE…
Yaşanan olayları aktaran Vural, ülkedeki ölümler neticesinde her hanenin taziye evi haline döndüğünü söyledi. Vural, “Ankara garının önünde 100’e yakın vatandaşımız hayatını kaybetti. Yaralılara acil şifalar diliyorum. PKK tarafından 2 asker Erzurum’da bir asker de Şırnak’ta şehit edildi. Levent Kırca vefat etti. Türkiye teröre açık bir devlet haline getirilmiştir. Türkiye serbest terör bölgesi haline getirildi. Her hanede bir cenaze, her hane bir taziye evine dönmüş durumdadır” şeklinde konuştu.

TERÖR ÖRGÜTLERİ CİRİT ATIYOR
Türkiye’nin teröre zemin hazırlayan politikalar nedeniyle bu tür olayları yaşadığına dikkat çeken Vural, “Meydana gelen bu terör olayını bu teröre zemin hazırlayan hususları göz ardı etmeden ele almak gerekir. Münferit bir konu değildir. Türkiye içerde ve dışarıda terör örgütlerinin cirit attığı bir ülke haline getirilmiştir. Asıl husus Türkiye’nin bu hale gelmesi, teröre zemin hazırlayan politikalarının sorgulanması gerekmektedir. Terör örgütlerinin iç ve dış politikayı şekillendirmede rol oynamak istemeleri bu bataklığın kaynağıdır” dedi.

TEHDİT, TAVİZ VE TERÖR SARMALI
Türkiye’nin tehdit taviz ve terör sarmalı içinde bu hale geldiğini ifade eden Vural, “Türkiye bu hale gelmiştir. Demokratik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetenler terör örgütlerini muhatap alırsa terör örgütlerini başka ülkelerin iç işlerine karışmak için taşeron olarak kullanmak isterse arzulanan zemin budur. Terör örgütleri bu zemin içerisinde güçlenmişlerdir. Türkiye’nin terör serbest bölgesi haline gelmesinin altında yatan sebep, ülkemizi yöneten zihniyetin teröre bakış açısıdır. Terör örgütlerinin hakimiyet alanlarını meşrulaştıran kimlerdir'” diye konuştu.

TÜRKİYE SINIRI KEVGİRE DÖNDÜ
Türkiye sınırının kevgire döndüğünü söyleyen Vural, devletin hem sınır güvenliği açısından hem de bölgede otorite oluşturma açısından gereğini yapmadığını belirtti. Vural, Ankara Garı’nda IŞİD terör örgütü olduğu söyleyen hem PKK hem IŞİD’i dikkate aldığımızda, hükümetin AKP kılavuzlarının maalesef teröre zemin hazırlayacak iç ve dış politika ortaya koyduğu açık. Devletimiz hem sınır güvenliğini sağlamada hem de bu bölgede otorite oluşturma açısından gereğini yapmamıştır. Başbakan Kobani bizim için değerli. İnsanlar PYD’ye kahramanca öldürülmek için götürüldü diyor. Eğer siz kahraman olarak nitelendirilseniz IŞİD için gidenler de mi kahraman oluyo? Türkiye sınırı kevgire dönmüş şekilde. Terör eyleminin hangi terör örgütünü muhatap alanlar, destekleyenler sınırlarımızı kevgire döndürenler bunları meşrulaştıranlar hepiniz bu tablonun sorumlususunuz” şeklinde konuştu.

O MASUMİYET KULLANILDI
Ankara Garı’nı kana bulayan bombalı saldırı sonrasında PKK’nın masum insanları kullandığını savunan Vural, “Aziz milletimize katletmiş PKK’nın paçavralarını kullanmak isteyenlerin terörü hangi amaçla kullandıkları açık ve net” dedi. Vural sözlerini şöyle sürdürdü: “Ankara Garı’nda masum insanlar herhangi bir farklı görüşü olabilir ama oraya giden insanları hedef alan aldıktan sonra hangi amaçlar için kullandıklarına dikkat ettiğimiz de nasıl bir oyunun içerisinde terörist başının posterlerini, PKK paçavralarını bir kılıf olarak o masumiyeti kullanılmıştır. Bir algı operasyonudur. PKK’yı IŞİD’le savaşan bir taraf olarak gösterip masumlaştırmak iyi ya da kötü terörist diyerek IŞİD’le mücadele ediyormuş gibi gösteren uluslar arası ağı görmek geriyor.”

ÖNCE DIŞ POLİTİKANIZI GÖZDEN GEÇİRİN
Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un Ankara'daki saldırıya ilişkin açıklamalarıyla ilgili de konuşan Vural, “Kurtulmuş, bombalama olmuş vatandaşlarımız hayatını kaybetmiş kaybettikten sonra yaptıklarını anlatıyor. Asıl tedbirleri eylemler olamadan önce aldın mı diye sormak gerekiyor. Ortak bir cephe oluşturulması gerekiyor dedi. Evet gerekiyor. Elimizle terör örgütünü gücümüzle elimizle def edeceğiz. Devletten beklenen eliyle sahip olduğu güçle def etmesidir. Biz dilimizle vatandaşımız da gönlünden terörü lanetliyor. Def etmek konusunda neler barış ve kardeşlik teröre ve teröriste karşı dimdik ayakta durmalıyız. Türkiye’de yaşananlar Ortadoğu sorunundan dolayı demiş önce dış politikanızı gözden geçirin” ifadelerini kullandı.

MAKUL DEĞİL MAKBUL MU'
Yapılan bombalı saldırı sonrasında hükümet tarafından yapılan açıklamaları tek tek hatırlan Vural, Başbakan Davutoğlu’nun ‘canlı bomba olduğunu biliyoruz, bunların bir bölümünü yakalayamıyoruz’ sözlerini eleştirerek, “Bırak tutuklamayı da hepimizi herkesi, gazetecileri makul şüpheli diye alıp atıyorsunuz. Bunlar makul şüpheli değil makbul müdür'” dedi. Vural sözlerini şöyle sürdürdü: “Başbakan Suruç’ta aynı diyor. Ankara’ya kadar niye izini süremediniz. Sonuç aynı ama yapanlar yine bulunamadı. Terör örgütü o kadar güçlü ki diyor çok iyi organize edilmiş bir saldırı diyor. Hani Ortadoğu’da biz de habersiz kuş uçmaz diyordunu? Eyleme geçtikten sonra bulacaklar. Önemli olan eylem olmadan önce bulunmasıdır. Başbakan’da katliamı yapmadan yakalayamıyoruz diyor. Başkentin göbeğinde 98 vatandaşımız ölüyor. İçişleri Bakanı güvenlik zafiyeti yok diyor. Bir hakem çıktı ağlaya ağlaya yanlış bir düdük yüzünden istifa etti. Balık baştan korkar önemli olan zihniyet meselesidir. İstifa etseler ne olacak'”

MHP İMAJ YENİLEME PARÇASE DEĞİLDİR
Yaşanan olaylar sonrasında Başbakan Davutoğlu’nun MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yaptığı görüşme davetini ‘imaj yenileme’ olarak niteleyen Vural, AK Parti’nin Dolbahçe Mutabakatı’nda PKK’nın 10 maddesini kabul ettiğini ancak koalisyon görüşmeleri sırasında MHP’nin 4 maddesini reddettiğini hatırlattı. Vural, “Başbakan davet etti ama genel başkanımızı davet etti kabul etmedi. Bu davet gerçekten imaj pazarlamaya dönük bir mesaj. Terörle müzakereyi seçen iktidar MHP’ye gel elini taşın altına koy dedik diyor. Gelseydiniz adama gibi gelseydin de çözüm sürecini sonlandıracağım diye koalisyon kursaydın. Bu zihniyetle bu yanlışlardan dön terörü muhatap alma dedik. Cebinizde akrep taşımayın dedik. Dinletemedik. Boş boş konuşma terörün uzantılarına da meşru ve masum görenlerine de karşıyız. MHP imaj yenileme parçası değildir” diye konuştu.

PEKER’İN KİMİN İÇİN OY İSTEDİĞİ SORGULANMALI
AK Parti’nin bundan sonra seçim mitingi değil, birlik, dirlik, kardeşlik mitingi yapma kararı hakkında konuşan Vural, “Yeni aklına geldi. 2013 yılında milli değerleri koru ve yaşat mitingi düzenlediğimizde neden demişlerdi” dedi. Sedat Peker’in düzenlediği mitingde yaptığı MHP işaretiyle ilgili soruyu yanıtlayan Vural, “Diğer elinde de Rabia işareti vardı. Terör örgütlerinin yaptığı katliamlar neticesinde çakma Ülkü Ocakları da vardı. Asıl sorgulanması gereken kimin için oy istediğidir” şeklinde yanıt verdi.