MİT TIRlarını durduran savcılar ve komutan tutuklandı

ADANA ve Hatay'da MİT'e ait TIR'ların durdurulup aranması ile ilgili operasyonlarda görevli 4 savcı ile bir subay hakkında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu HSYK'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında, Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklama kararı verildi. Açığa alınan savcılardan Adana'da kalan tek savcı olan Özcan Şişman, "Hukuksuzluk devam ediyor" dedi.

Haberler / Genel

6 Mayıs 2015 Çarşamba 17:39

PAYLAŞ

1 Ocak 2014'de Hatay, 19 Ocak 2014'de de Adana'da 'Mühimmat ve silah' taşıdıkları iddiasıyla TIR ve otobüslerde özel yetkili Adana Cumhuriyet Savcıları tarafında arama yaptırılması istenmesi tartışmalara neden olmuş, görevli 4 savcının önce başka yerlere atamaları yapılmış, daha sonra açığa alınmışlardı.

Dönemin Adana Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık, Başsavcı Vekili Ahmet Karaca, savcılar Aziz Takçı ve Özcan Şişman hakkında soruşturmalar sürerken, TIR'ları arayan askerler hakkında 'casusluk' suçlaması ile dava açılıp, celseler gizli yapılmaya başlandı. Bu arada HSYK'nın incelemeleri tamamlandı ve usul gereği tutuklanma istemleri olay yerine en yakın yer olan Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Bu mahkeme de 4 savcı hakkında tutuklama kararı verildi. Bu arada ilin en yüksek rütbeli komutanı olması nedeniyle Adana eski İl Jandarma Komutanı Albay Özkan Çokay hakkında da yine HSYK tarafından talep edilen tutuklama istemi, Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

ŞİŞMAN: DEVLETİN SAVCISINI DERDEST ETMEK SUÇTUR, BU SUÇU İŞLEYENLER CEZASINI ÇEKECEKLERDİR
Özcan Şişman, gözaltına alındıktan sonra sağlık Adana Adli Tıp Kurumu'na getirilerek sağlık kontrolünden geçirildi.

Çıkışta gazetecilere açıklama yapan Şişman, şunları söyledi:
"Casusluk yaptığım iddia ediliyor. Hangi devlete ne casusluk yaptığımızı izah etmeleri lazım. Ben yıllarca casuslukla ilgili soruşturmalar yaptım. Yıllarca terör soruşturmaları yaptım neyle suçlandığımı bilmiyorum. Devletin savcısını bu şekilde derdest etmeleri suçtur, bu suçu işleyenler cezasını çekeceklerdir. Bu kadar net söylüyorum."

Özcan Şişman daha sonra Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürüldü.

BAĞRIYANIK: ’TIR’LARI ARAMAYIN’ EMİRLERİNİ DİNLEMEDİĞİM İÇİN GÖZALTINA ALINIYORUM
Adana eski Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık, hakkında verilen yakalama kararı ardından Antalya’daki evinin önünde hareketli saatler yaşandı. Bağrıyanık’ın evine Antalya Cumhuriyet Başsavcı Vekili Adnan Tabar, Nöbetçi Cumhuriyet Savcısı Gülay Kandemir, Antalya Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Taha Gün ve çok sayıda polis ile Antalya Barosu’na kayıtlı avukatlar geldi. Yaklaşık 3.5 saatlik beklemenin ardından 23.50 sıralarında yakalama kararı yüzüne okunan Süleyman Bağrıyanık, ailesi ve arkadaşlarıyla vedalaştıktan sonra evinden ayrıldı.

Bağrıyanık’ı komşuları alkışlarla uğurladı. Eşiyle birlikte apartmandan inen Bağrıyanık, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Ben 23 senedir bu mesleğe hizmet ediyorum. Doğu’da çalıştım, terör bölgelerinde çalıştım. Hakim, savcı kardeşlerimiz, personelimiz bilir ben hiç taviz vermedim. Yine vermeyeceğim. Bu bir algı operasyonu, sadece insanlar nezdinde itibarsızlaştırmaya çalışmak, hukukun iflas ettiği nezaketin alt üst olduğu bir geceyi yaşıyoruz. Benim kaçacak bir halim yoktu. Ben başsavcılık yaptığım zaman çalışmayı yürütürken, bırakın davetnameyi yakalama kararını, meslektaşlarımı kahve içmeye çağırıyordum. Biz terör örgütleri değiliz. Ben isteseler de hiçbir şekilde kaçmam. Ne olursa olsun gerçeği herkes görecek. Ben sayın bakanın bana verilen 'TIR’ları aramayın’ diye emirlerini, tehditlerini dinlemeyip meslektaşlarıma engel olmadığım için şu anda gözaltına alınıyorum. Daha ne diyebilirim ki, yasalar ortada. Benim görevim yasaları uygulamak. Ben bu işte bırakın annemi, babamı eşimi hatta kendimi bile dinlemem. Yasalar ne derse onu yaparız. Çekindiğim hiçbir şey yok. İlk gün ağzımdan ne çıktıysa arkasındayım" diye konuştu.

Bağrıyanık son olarak eşi Süreyya Bağrıyanık’a sarıldıktan sonra polis aracına bindi. Süleyman Bağrıyanık sağlık raporunun ardından emniyete götürüldü.

AZİZ TAKÇI EVİNDE BULUNAMADI
Kararın ardından dün akşam saatlerinde İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, Kozlu İlçesi’nde oturan savcı Aziz Takçı’yı gözaltına almak için evine gitti. Savcı Takçı, evde bulunamayınca polis ekipleri oturduğu binanın önünde beklemeye başladı. Zonguldak Başsavcı Vekili Kemal Mecit ile birlikte saat 00.30’da tekrar apartmana giren polis ekipleri, ellerindeki gözaltı ve arama kararıyla birlikte Savcı Takçı’nın evinde arama yaptı. Bu sırada Zonguldak Adliyesi’nde görev yapan bazı Cumhuriyet savcıları da Takçı’nın evine geldi. Polis, Takçı ailesinin kapıyı açmaması ihtimalini göz önünde bulundurarak bir çilingirciyi de hazır bekletti.

Aziz Takçı’nın evde olmadığının belirlenmesi üzerine ekipler, arama çalışması başlattı. Polis, Takçı’nın dairesinin bulunduğu apartmanın güvenlik kameralarını da incelemeye aldı. Polis, dışarıda bekleyen gazetecilere, "Savcı bey evde yok arkadaşlar" diyerek arama çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

Avukat Ahmet Orhan ise, "Kendisi gelip teslim olacaktır. O hukuk adamı. Hukuk çerçevesi içerisinde ne yapılması gerekiyorsa onu yapacaktır. Polis evde arama yaptı. Şu an evde yok. Bir yerlerde karara karşı savunmasını hazırlıyordur" dedi.

EŞİ RAHŞAN TAKÇI: KENDİSİ TESLİM OLACAK
Zonguldak 2’nci Sulh Hukuk Mahkemesi hakimi Selma Rahşan Takçı, eşi ile ilgili alınan kararı hukuk dışı bulduğunu söyledi. Hakim Takçı, DHA’ya yaptığı açıklamada, savcı Aziz Takçı’nın evde olmadığını belirterek, şöyle dedi:
"Dışarıda işlerini halledip gelecekti. Ben kendisine ulaştım, ’eve geleceğim’ dedi ama gelmedi. Kaçma gibi bir niyeti yok. Kendisi teslim olacak. Nasıl değerlendirilebilir sizce hukukla ilgisi olan olmayan durumların tutuklama aşaması mümkün değil. Bunu yapanların kendilerine ’Hukukçu’ demesi de bilmiyorum ne derece doğru'"