GÜLSEN CANDEMİR/ EGEPOSTASI-İzmir’e Sahip Çık Platformu, Ziraat Mühendisleri Odası Lokali’nde gerçekleştirdiği basın toplantısında, Üçkuyular İstinye AVM Projesinin imar planlarını iptal eden mahkeme kararını değerlendirdi. İzmir’in tartıştığı konuların başında gelen AVM inşaatı ile ilgili Platform adına açıklama yapan İzmir Şehir Plancıları Odası Başkanı Özlem Şenyol Kocaer, kazanım olarak kabul ettikleri kararın uygulanmasını ve inşaatın durdurularak alanın eski haline dönüştürülmesini istediklerini açıkladı.
'Mahkemeler kamu yararını korumuştur'
Platform adına açıklamayı yapan Kocaer “Öncelikle söz konusu alana ilişkin alınmış imar planı iptal kararında emeği geçenleri tebrik ediyoruz ve bu kazanımı İzmir'in kazanımı olarak kabul ediyor ve sahipleniyoruz. Üçkuyular Fahrettin Altay meydanına cephesi olan AVM projesinin inşaatı, alana ilişkin dava süreçlerinin devam etmesine ve hatta davacıların lehine çıkmış bilirkişi raporlarının olmasına rağmen hızla devam etmektedir ve belediyenin bu konuda bir yaptırımı olmamıştır. Üstüne üstlük Vergi Dairesi'nin mülkiyeti, önünde yer alan alışveriş merkezi inşaatı için çevrilen şantiye alanının içerisine alınmış, yıkımı gerçekleştirilmiş ve bir bütün olarak tasarlanmış projenin bir parçası olarak inşaatı başlamıştır. Ancak alınan iptal kararı ile bugüne kadar yapılan bütün uygulamaların yanlış olduğu ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla artık inşaatın bu yargı kararına rağmen devam etmesi, şantiye alanının bu şekilde kalması kabul edilemez. “ diye konuştu.
‘Halkın temel ihtiyaçları yok sayılmıştır’
Yapılan değişiklikler sonucunda, bölge halkının yaşam alışkanlıklarının yok edildiğini, halkın ihtiyaçları için ayrılan bu bölgedeki hizmetlerin uzak alanlara taşınarak bölgedeki insanların kamu kaynaklarına erişimi kısıtlandığını ileri süren Özlem Şenyol Kocaer, “Balçova ilçesindeki en büyük ve en değerli kamu alanı parça parça sermayeye satılmış ve kamusal kullanımlı alan ticari amaçlı özel bir alana dönüştürülmüştür. Kısacası, kamu kaynakları halkın ihtiyaçları için değil sermayenin çıkarları için kullanılmıştır.” Diye konuştu.
‘Bölge bu yoğunluğu kaldıramaz’
Söz konusu projenin ÇED raporunda alana günde 14 bin kişinin gelmesinin öngörüldüğünü hatırlatan Platform sözcüsü, projenin hayata geçmesi ile yaşanacak yoğunluğu bu bölgenin altyapısının kaldıramayacağını, oluşacak taşıt trafiğinin bölge yaşayanları için büyük sorunlar doğuracağı ve özellikle yakın çevresini köhneleştireceğini iddia etti.
‘Belediye ve müdürlük mahkeme kararını derhal uygulamalı’
Kocaer açıklamasını şöyle devam ettirdi: “Karabağlar Belediyesi'nin yargı kararı gereği devam eden inşaatı bir an önce durdurmasını ve alanın tekrar kamuya teslim edilmesini istiyoruz. Aynı zamanda imar planı değişikliğini onaylayan konunun diğer sorumlusu Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nü kamuya ait olması gereken bu alana ilişkin kamusal alan kullanımı dışında bir kullanıma konu eden bir imar planını daha İzmirliye dayatmamasını, yargı kararı gereği bu alanın kamuya teslim edilmesini istiyor ve konunun takipçisi olacağımızı belirtiyoruz.
Diğer taraftan İzmir halkını kamusal alanlarına sahip çıkmaya, zamanında İzmirlilerden alınmış, halkın mağdur edilmesine yol açmış ve yaşam kalitesini düşürecek bu kamusal alanın bu sahiplenmeyle örnek bir kazanıma dönüştürülmesine olan inancımızın tam olduğunu da tüm kamuoyuna belirtiyoruz.”