Merkez Bankası Para Politikası Kurulu faiz kararı ekonomistlerin genel beklentisi doğrultusunda yüzde 14’te sabit tuttu. Son 5 toplantısında faizi yüzde 14 seviyesinde tutan TCMB politika faizini yine değiştirmedi.
Merkez Bankası son toplantısını 26 Mayıs 2022 tarihinde yaptı. O toplantının ardından yapılan açıklamada, "Makroihtiyati politika seti ilave tedbirlerle kararlılıkla uygulamaya devam edilecek'' mesajı verilmiş ve bir kez daha liralaşma stratejisine de dikkat çekilmişti. Açıklamada, “Merkez Bankası'nın tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan teminat ve likidite politika adımları devreye alınacaktır” denilmişti.
SON DÖNEMDEKİ FAİZ KARARLARI NELER OLMUŞTU?
2021 yılında ocak ve şubat aylarında faiz yüzde 17’lerde sabit tutulmuş, mart ayında ise 200 baz puan artırılarak yüzde 19’a çıkarılmıştı. Geçen yıl nisan, mayıs, haziran, temmuz ve ağustos aylarındaki toplantılarda ise yeni bir karar alınmadı ve faizler yüzde 19’da sabit tutulmuştu.
Eylül ayında ise faizler yüzde 19’dan yüzde 18’e çekilmişti. Ekim ayında politika faizi 200 baz puan indirilerek yüzde 18'den yüzde 16'ya indirilmişti. Kasım ayında da faiz indirimini sürdüren Merkez Bankası, 100 baz puan indirime giderek faizleri yüzde 15’e çekmişti. Son olarak aralık ayında da faizlerin 100 baz puan indirilmesiyle birlikte faizler yüzde 14’e düşürülmüş oldu.
2022'DE FAİZE DOKUNMADI
Merkez Bankası, geçen yıl aralık ayında yüzde 14’e düşürdüğü politika faizine bu yıl dokunmadı. Merkez Bankası; 2022'nin ocak, şubat, mart ve nisan aylarında ise politika faizinde indirme ya da artırma yapmadı.
TCMB: KURUL, GEREKMESİ DURUMUNDA İLAVE TEDBİRLERİ UYGULAMAYA ALACAKTIR
PPK'nın güçlendirdiği makro ihtiyati politika setinde kararlı olduğu ve gerekirse ilave tedbirleri uygulamaya alacağı belirtilen açıklamada şu değerlendirmeler yapıldı:
"JEOPOLİTİK RİSKLER, DÜNYADA İKTİSADİ FAALİYETİN ZAYIFLAMASINA SEBEP OLMUŞTUR: Etkisi artarak sürmekte olan jeopolitik riskler, yılın ilk yarısında olumsuz yönde gerçekleşmiş, dünyada iktisadi faaliyetin zayıflamasına sebep olmuştur. Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmektedir. Küresel gıda güvenliğindeki ticaret yasakları ile artan belirsizlikler, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, temel gıda ve enerji başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının sürmesi ve taşımacılık maliyetlerindeki yüksek seviye, uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artmasına yol açmaktadır.
YÜKSEK KÜRESEL ENFLASYONUN ETKİLERİ YAKINDAN İZLENMEKTEDİR: Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları, artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğuna bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini vurgulamaktadırlar. Bu çerçevede, ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışma artmaktadır. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin arttığı gözlenmektedir.
ENERJİ FİYATLARINDAN KAYNAKLANAN RİSKLER DEVAM ETMEKTEDİR: Kapasite kullanım seviyeleri ve diğer öncü göstergeler, yılın başındaki güçlü büyümenin, dış talebin de olumlu etkisiyle ikinci çeyrekte sürdüğüne işaret etmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı artarken cari işlemler dengesinde turizm kaynaklı iyileşmelerin yanında enerji fiyatlarından kaynaklanan riskler devam etmektedir.
KURUL, GEREKMESİ HALİNDE İLAVE TEDBİRLERİ UYGULAMAYA ALACAKTIR: Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi fiyat istikrarı için önem arz etmektedir. Kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip edilmektedir. Kurul, güçlendirdiği makro ihtiyati politika setini kararlılıkla uygulayarak gerekmesi durumunda ilave tedbirleri uygulamaya alacaktır.
GÜÇLÜ NEGATİF ARZ ŞOKLARI ETKİLİ OLMAYA DEVAM ETMEKTEDİR: Enflasyonda gözlenen yükselişte, jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışları, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının geçici etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmektedir. Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesi ve enflasyonda baz etkilerinin de ortadan kalkmasıyla dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir.
LİRALAŞMAYI TEŞVİK İÇİN GÖZDEN GEÇİRME SÜRECİ DEVAM ETMEKTEDİR: Bu çerçevede Kurul, politika faizinin sabit tutulmasına karar vermiştir. Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan teminat ve likidite politika adımları ve para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi için kullanılmaya devam edilecektir."