TBMM Genel Kurulu’nda konuşan CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, Türkiye’nin temel sorununun AKP’nin dış politikasından kaynaklanan ulusal güvenlik sorunu olduğunu ifade ederek, “Başkanlık sistemi gelirse ülkenin dış politikasında ne değişece? Ülkenin ulusal güvenlik politikasında nasıl bir değişiklik olaca? Bugün alamadığınız hangi kararı alacaksını? On beş yıldır çözemediğiniz hangi sorunu, nasıl çözeceksiniz'” diye hükümete yüklendi.
ÜLKENİN HAYRI İÇİN HAYIR!
Bugün Türkiye’nin yaşadığı sorunları iktidarın yarattığını vurgulayan Bakan, “Yeni Osmanlı hayalleri üzerine kurulan dış politika; ülkemizi saygın, bölgeye demokrasi ve barış ihraç eden bir ülke konumundan, komşularına karşı genişlemeci emeller güden, dış dünyaya hasmane tutumlar sergileyen, ne yazık ki demokratik dünyadan kopmuş, totaliter bir tek adam rejimine doğru savuruyor. Türkiye’nin dış politika ve ulusal güvenlik sorunları rejim değişikliğiyle çözülemez. Bu sorunlar rejimin ürettiği sorunlar değil, bizzat iktidarınızın yarattığı sorunlardır. Bu sebeple, ülkenin hayrı için anayasa değişikliğine Hayır!” dedi.
TAM BİR ÇILDIRMIŞLIK HALİ!
Hükümetin izlediği dış politikayı ‘çıldırmışlık hali’ olarak ifade eden Bakan “Bölgesel barışı savunmak, komşumuzda tetiklenen iç savaşa engel olmak yerine Esad’ı devirmek amacıyla on binlerce cihatçı selefinin Suriye’ye, Irak’a girmesine göz yumduk, cihatçı akışına açık sınır politikasıyla destek olduk. MİT tırları konusu hâlâ gizemini koruyor. Hayaller Emevi Camisi’nde namaz kılmaktı, gerçekler ise El Bab’ı IŞİD’den temizleyebilmek için 72 evladımızın şehit olmasıdır. O şehitler ki bu ülkenin yoksul halk çocuklarıdır. Subayı, astsubayı, uzman erbaşı anası babası Yörük çadırında, gecekondu semtlerinde, sıvasız, boyasız evlerde oturan bu ülkenin gariban çocuklarıdır. Kimimizin oğludur, kimimizin yeğenidir, kimimizin kardeşidir. Bizim evlatlarımız hiç şüphesiz ki vatan için şehit olurlar, bir emirle ölüme giderler, üniformaları da kefenleridir. Ancak kimsenin politik hırslarının, maceraperestliğinin kurbanı olamazlar. Şimdiyse bu vatan evlatlarıyla Münbiç’e girmekten, Rakka’yı almaktan bahsediyorsunuz. Hakikaten tam bir çıldırmışlık hâli” diye konuştu.
HER TARAFA ‘EY!’ DİYE GÜRLEYEN CUMHURBAŞKANI...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yüklenen Bakan, “Daha dün en iyi belgesel dalında ‘Beyaz Miğferler’ filmiyle Oscar ödülü alan film ekibi, üç gün İstanbul’da havalimanında bekledi. Ama Müslüman olduğu için ABD’ye gidip Oscar ödülünü alamadılar. Her tarafa ‘Ey!’ diyerek gürleyen Cumhurbaşkanı, o gelişine çok sevindiğiniz Trump’ın, Müslümanlığa vize yasağı uygulamasına ne dediniz merak ediyorum. O kadar çok hata yapıyorsunuz ki yetişemiyoruz hatalarınızı saymaya. Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz’a, Yeşiller Partisi Başkanı Cem Özdemir’e diplomasi terminolojisini aşarak ‘terbiyesiz’ dediniz. Hakaret diplomasinin bir enstrümanı değildir. Mülteciler konusu ahlaki olarak bize saygınlık kazandıran bir konuyken ‘Otobüslere doldurur gönderirim’ denilerek ülkemizin mülteciler konusunda insani duruşuna halel getirilmiştir. Mavi Marmara’da İsrail’e teslim oluşunuz, Rusya’yla uçak krizinde önce sahiplenip böbürlenişiniz, sonra çark edişiniz; ‘Emevi Camisi’nde namaz kılacağız’ deyişiniz, IŞİD’e ‘birkaç öfkeli genç’ deyişiniz, vatan toprağı Süleyman Şah Türbesi’ni terk ederek kaçışınız, Barzani ile olan dansınız; bizim başımız döndü” ifadelerini kullandı.