Müsavat Dervişoğlu isyan etti: 'Adayları tanımıyorum'

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İzmir İl eski Başkanı Müsavat Dervişoğlu, uzun bir aradan sonra sessizliğini bozdu. 7 Haziran’da MHP İzmir milletvekili aday listesinde 2. sıradan milletvekili seçilen isimlerin bir alt sıraya kaydırılmasını doğru bulmadığını söyleyen Dervişoğlu, “Adayların acilen değiştirilmesi keyfilikten başka bir şey değil. Ben yaptım oldu anlayışı var. Siyasi bir başarı da yok. İzmir’de 15 seneden beri siyaset yapıyor olamama rağmen adayları tanımıyorum” dedi. MHP İzmir İl eski Başkanı Dervişoğlu isyan etti:

Haberler / Yerel Politika

19 Ekim 2015 Pazartesi 14:52

PAYLAŞ

EDA EBRU NANECİ / HABER SERVİSİ - MHP İzmir İl eski Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Kaya Prestige’de basın mensuplarıyla bir araya geldi. Dervişoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin siyasi üslubunu eleştirdiğini söyledi. Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamaların bazı haberlere konu olmasından dolayı yanlış anlaşılmaları da engellemek için toplantıyı gerçekleştirdiğini ifade eden Dervişoğlu çok sert açıklamalarda bulundu.

SUS, YİNE SUS…
Tüm şehitleri anarak başlayan Müsavat Dervişoğlu, sosyal medyada yaptığı bir takım açıklamalara açıklık getirmek istediğini belirtti. Dervişoğlu “Sosyal medya üzerinden yaptığım açıklamalar habere konu oluyor. Bu konuda anlam ve kavram kargaşasına son vermek zamanlama açısından doğru bulmayanlar olabilir. Bazı zamanlarda konuşmak değil, susmak ihanettir. Referandum var, sus. Genel seçim var sus, yerel seçim var sus. Cumhurbaşkanlığı seçimi var, sus. Listeler açıklanacak, sus. Hükümet kurulacak, sus. Yeniden seçim olacak, yine sus. Soruyorum sizlere, en son ne zaman konuştunu? Fikir namusunuza ve dava arkadaşlarınıza en son ne zaman sahip çıkmanıza izin verildi'” dedi.

İÇİMİ ACITIYOR, YÜREĞİMİ YARALIYOR
Bu zamana kadar siyasi geçmişinin susmayı değil, konuşmayı gerektirdiğini ifade eden Dervişoğlu, “Susmamız gereken zamanları ihdas ve işaret edenler, sadakatimizin siperinde hak ve adalet gaspı yapmaktan asla geri durmuyor. 15 yıldır siyaset yapıyor. Kentin siyasi ve sosyal kültürüne katkı sağlamaya çalışıyorum. Yaklaşık 1O yıl İzmir il Başkanlığı görevinde bulundum. 2009’da Büyükşehir Belediye Başkan Adayı, 2011’de Milletvekili Adayı olarak sorumluluk üstendim. Taşıdığım bu sıfatlar ve üstlendiğim sorumluluklar, susmamı değil konuşmamı emrediyor. Milliyetçi hareketin iktidara talip olmayan görüntüsü yüreğimi yaralıyor. Sahibi olduğumu enerjinin sinerjiye dönüştürülememesi içimi acıtıyor. Konjonktüre teslim olmamız, mücadele geçmişiz ve şanlı tarihimizle bağdaşmıyor” diye konuştu.

HAZMEDEMİYORUM
Kötü gidişe dur diyecek adımları atmanın çok önemli olduğunu vurgulayan Dervişoğlu şunları söyledi: “Anlaşılması güç laflar sarf edip, hakkımızda olumsuz bir algının oluşmasına zemin hazırlamak, sonra da algı yönetimden şikayet edip, cevabını vermekte zorlanacağımız sorulara muhatap kılınmamızı içime sindiremiyorum. Geleceğe dair doğru öngörülerde bulunmakta yetinerek, sadece söylediklerimizin doğru çıkmış olmasıyla gururlanmayı, kötü gidişe dur diyecek adımları atmaktan imtina etmeyi hazmedemiyorum. Bu sebeple stratejik bir araştırma merkezi değil, ‘çağa ve gelecek çağlara mühür vurma’ kararlılığı sergilemesi gereken müktesebat yeterli bir fikir hareketinin partisi gibi davranılması gerektiğine işaret ediyorum. Kendi içerisinde umut taşıyanlar ülkeleri için de umut olamazlar.”

KEYFİLİKTEN BAŞKA BİR GEREKÇESİ YOK
MHP İzmir’de 7 Haziran seçimlerinde 2. sırada olan adayların bir alt sıraya kaydırılmasını eleştiren Dervişoğlu, “7 Haziran da her iki seçim çevresinde başarılı sayacak bir netice elde ettik 2 yeni seçilen milletvekili arkadaşlarımızı bir alt sırayla yer değiştirdi. Topu topu 20 küsur saat meclis mesaisinde bulunan bu arkadaşlarımızın performanslarıyla ilgili bir sorun yoksa, bu değişikliği keyfilikten başka bir gerekçe ile açıklayabilmek mümkün değildir. Zaten tam 6 seçimdir liste başları belli olan bir siyasi sahada icrai faaliyet eylemekteyiz. Bir de üstüne üstlük keyfilik diye tanımlanabilecek dayatmacı davranışlarla karşılaşırsak, oy vermesi için kapısına gittiğimiz seçmenin, ‘ben bu zamana kadar oy verdim, hadi şimdi sen de hesap ver bakalım’ demesine neden olmamız kaçınılmazdır” ifadelerini kullandı.

GENEL BAŞKANIMIZ GÖRMEZDEN GELİYOR
MHP’de Sinan Oğan ve Meral Akşener gibi isimlerin 1 Kasım için aday gösterilmemesiyle ilgili de açıklamada bulunan Dervişoğlu, “Siyasi karşılıkları bulunan kişiler genel başkanla bazı sorunlar yaşıyor olabilir ama bir liderin katlanması icap eden kişiler vardır genel başkanımız bütün bunları görmezden geliyor” dedi.

HUKUKİ MÜCADELEMİ SÜRDÜRÜRÜM
“Bu açıklamadan sonra birileri MHP’ye zarar verdi diyeceklerdir. MHP’ye zarar vermek en son yapacağım iştir keyfiliğe son vermek adına birilerinin konuşması gerekir” diyen Dervişoğlu, yaptığı açıklamalar nedeniyle herhangi bir ihraç kararının alınıp alınamayacağı konusuyla ilgili soruya ise “Benim için MHP’ye üyelikle tarif edecek hukuki bağdan çok daha fazlası var. Böyle bir durumda başkalarının kaldıramayacağı boyutları oluşur. Hukuki mücadelemi sürdürürüm. Bu tür şeyler talimatla oluyor. Disiplin Kurulu partilerin de hukuki kurumudur. Eğer talimatla yapılıyorsa adalet duygusu kökünden zedelenmiş olur. Böyle bir riski olur” şeklinde yanıt verdi.

ADAYLARI TANIMIYORUM
“Eğer adaylar bir daha ki seçimde akıbetimiz ne olur diye aramıyorlarsa, bir daha ki seçime kadar köprünün altından çok sular akar. 24 saat uzun bir zamandır hiç belli olmaz“ diyen Dervişoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “İnsanlarımız artık yeter deme noktasına geldi. İki bölgenin de liste başları belli. Adam değiştirmekte zorlanan bir üst yönetim var. Acilen değiştirilmesi keyfilikten başka bir şey değil. Ben yaptım oldu anlayışı var. Siyasi bir başarı da yok. İzmir’de 15 seneden beri siyaset yapıyor olamama rağmen adayları tanımıyorum. İki parti hariç bu kentin siyasi kültürüne hizmet etmem ve makamından dolayı halimi hatırımı soruyorlar. İki parti aramıyor. Biri malum parti, biri de kendi partim. Genel başkana muhalefetim yok. Eleştirim var, eleştiren tek de ben değilim. Hakkın ve adaletin olmadığı yerde sukut etmek, dilsiz şeytanlıktır ama dilli şeytan olarak anılmak istemiyorum.”

BİLEREK YAPIYORSANIZ, DEFOLUN GİDİN…
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ana muhalefet görevine talip olduğu söylemlerini eleştiren Dervişoğlu, MHP’nin ‘hayırcı’ parti olarak anılmasının doğru olmadığını söyledi. Dervişoğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Teşkilat tabanını sahada cevabını veremeyecek soruların muhatabı kılmayın diyoruz. Allah muhafaza bir çözülme söz konusu olur ‘vatan millet Sakarya’ diye devam ediyoruz. 3 sene sonra bu olaca? Ne olacağını planı kuran da biliyordur. Önleyebiliyorsanız sorumluluğu yerine getirmiş oluruz. Her geleni elimizin tersiyle itersek, MHP’nin nelere evet nelere hayır diyeceğini de biliyorum hayırcılıkla da anılacak bir parti değil. Ne diyorsunuz da ‘hayırcı’ olarak anılıyorsunuz. Bilerek yapıyorsanız defolun gidin.

ADAY OLMASINI KABUL EDEMEM
Tuğrul Türkeş'in AK Parti'den aday olmasını da değerlendiren Dervişoğlu, "Türkeş soy adını taşıyan birinin devlet görevini kabul etmesini normal karşılayabilirim. Ama daha sonra Adalet ve Kalkınma Partisi'nden aday olmasını kabul edemem. Ama merhum Türkeş'in aziz hatırasına saygı göstermek benim sorumluluğumdur" dedi.