Nişanyan 2 Ocak'ta Cezaevine Girecek (2)
NİŞANYAN: GETİRDİĞİM HİÇ BİR DELİL VEŞA BAVUNMANIN ÖNEMİ YOK Yazar-Dil Bilimci Sevan Nişanyan fikirlerini açıkça beyan eden insanların başına bu tür şeylerin geldiğini belirterek, 2 Ocak'ta Torbalı cezaevine giderek cezasını...
NİŞANYAN: GETİRDİĞİM HİÇ BİR DELİL VEŞA BAVUNMANIN ÖNEMİ YOK
Yazar-Dil Bilimci Sevan Nişanyan fikirlerini açıkça beyan eden insanların başına bu tür şeylerin geldiğini belirterek, 2 Ocak'ta Torbalı cezaevine giderek cezasını çekeceğini söyledi. Yatacağı iki yıllık cezanın dışında Yargıtay'da bekleyen 24 yıl cezasının olduğunu söyleyen Nişanyan, "Bu davanın bir uyduruk inşaat suçundan verdikleri iki yıllık hapis cezası Yargıtay’ca onaylandı ve tebliğ edildi. Ve bu gün resmen giderek hapis cezamı çekmek üzere başvurdum. Yeni mevzuat gereği on günlük bir süre hakkım var. Bunun hemen peşinden iki yıllık bir ceza daha var, onunda geleceğini tahmin ediyorum. Ceza konusu görünürdeki bir konu bundan beş yıl kadar önce kendime ait arazide yapmış olduğum 60 metrekare tek katlı, köyün bir hayli dışında yığma taştan yaptığım bir oda bağ evidir. Buna bir değil iki mühür koydular. Doğal olarak her makul insan gibi bu haksız mühürleri hiçe saydım. Bunun sonucu olarak bir değil ikişerden iki hapis cezası aldım. Türkiye'de herkesin bildiği gibi işlerin bir görünür tarafı var birde görünmeyen tarafı var. Çünkü 2008-2009 yıllarında bana 19 ceza davası açıldı. Hepsinin toplasanız bir incir çekirdeğini doldurmayacak saçmalıklar bunlar. Ve hepsinde de bir şeyin farkına vardım hukuki olarak yapacağım savunmanın, getireceğim delillerin kanıtların hiçbir kıymeti yok. Kafaya koymuşlar bu cezaları verecekler. Toplam 24 yıl kadar ceza verildi yerel mahkemeler tarafından bana. Bunun gerçek nedeninin ne olduğunu herkes biliyor. Türkiye'de siyasi sistemin önyargıları ve kabullerine karşı dik duran, açıkça konuşan ve fikirlerini açıkça beyan etmekten çekinmeyen bir insanın başına böyle şeyler gelir dediler" diye konuştu.
DÜRÜST VE TEMİZ BİR İŞ YAPTIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM
Türk toplumuna aldığından fazlasını verdiğine inandığını söyleyen Sevan Nişanyan, "Ben bu ülkede topluma ve insanlara faydalı işler yaptığıma inanıyorum. Bu açıdan alnım ak ve içim rahat. Gerek bu köyde, ölü bir köy olan terk edilen bu köyün turistik destinasyona dönüştürülmesinde gerekse küçük oteller kitabıyla Türk turizminde yeni bir soluk kazandırma alanında. Gerek tıp dilinin tarihi ve kökeni hakkında yaptığım araştırmalar, gerek kamuoyu önünde tartışmalarını yaptığım hizmetler, gerek matematik köyü, Tiyatro medresesi gibi önemli iki eğitim kurumunu tasarlamak ve hayata geçirmek konusunda bu topluma aldığımdan çok daha fazlasın verdiğimi dürüst ve temiz bir iş yaptığımı düşünüyorum. Fakat bilinen bir kural vardır Türkiye'de hiçbir iyilik, hiçbir hizmet cezasız kalmaz. Maalesef böyle bir zihniyetle bu ülke yönetilmektedir. Bu ülke ehil olmayan, layık olmayan insanlarca yönetilmektedir. Bununla mücadele etmeyi ben değerli sayıyorum. Bu mücadele durmaz devam edecektir. Böyle bir saçma şeyle beni korkutabileceklerini sanıyorlarsa çok yanılıyorlar. Aynen devam edilecektir. Bu mücadeleyi dürüst insanlar kazanacaktır. Hakikat kazanacaktır. Akıl kazanır, vicdan kazanır arada yol kazalarının olması kimseyi fazla üzmemeli" dedi.
KARŞIMIZDA HUKUK MAHKEMELİ YOK
Yasal ve hukuki mücadeleyi bırakmadığını söyleyen Yazar-Dil bilimci Sevan Nişanyan, "Mücadeleyi bırakmadım. Mücadele devam ediyor. Türkiye'de iç hukuk yollarıyla ilgili mücadelede karşımızda bir hukuk mahkemesi yok. Başka bir zulüm ve akılsızlık abidesi ile karşı karşıyayız. Bunlarla mücadelenin hiçbir işe yaramayacağını çok erken bir tarihte fark ettim" diyerek davalarının hukuki boyutuyla avukatlarının ilgilendiğini söyledi.
Latif SANSÜR, Veysel EROL / SELÇUK(İzmir),()