Seval Aktaş, gazetecilere yaptığı açıklamada, iki gündür konuyu düşündüğünü, istifa etmesinin en doğru olacağına karar verdiğini söyledi.
Devletin, milletin ve hükümetin huzuru için böyle bir karar aldığını ifade eden Aktaş, "Yani benim burada kalışım hiçbir açıdan avantaj değil. Sadece bir vali eşi olarak benim bir yerde çalışmam gerekiyordu. 15 senedir idarecilik yapmış birisi olarak, sıkça yer değiştirmiş birisi olarak sınıf almaya cesaret edemezdim. Çünkü ben 15 senedir idarecilik yapıyorum ve 15 sene idarecilik yapan insan sınıfa girerse performansı düşer. O sene hiç değilse düşer. Zaten sık sık yer değiştirdiğimiz için ben bunu göze almadım." dedi.
"CANIMIZI ORTAYA KOYMUŞ İNSANLARIZ"
"Okulda huzursuzluk olmaması için bir okulun huzurunu düşünürken tüm milletimizin huzurunu kaçıracak değilim. Bunu samimiyetle söylüyorum." diyen Aktaş, şöyle devam etti:
"Biz devletimiz için canımızı ortaya koymuş insanlarız. Vatanımız, devletimiz, milletimiz sağ olsun. Bir Seval Aktaş kurban olsun. Benim zihniyetim her zaman böyledir. Bize 'bekleyin acil karar vermeyin' dediler. O şokla ne karar vereceğimi bilemedim. En doğrusunun ne olacağını bilemedim. Yani taşlar yeni yeni oturdu kafamda. Şu anda kimsenin istemediği Milli Eğitimde özel büroda görevlendirildim. Özel büroda tercih edilmeyen bir görev var. Mesleğimde 25 yılımı doldurdum. Yaştan dolayı emekli olamıyorum. Belki maaş olmadan emekli de olabilirim, kesin kararımı vermedim."
"HÜKÜMETİMİZE BİR ZARAR GELMESİN"
Makam ve mevki sevdalısı olmadığını sadece hizmet etmek istediğini aktaran Aktaş, "Yani 25 yıllık deneyimlerimi hizmet için kullanayım dedim ama başka yönlere gitti olay. Hakkımızda hayırlısı olsun. Yeter ki devletimiz, hükümetimiz, milletimiz zarar görmesin. Benim adımdan dolayı hükümetimize bir zarar gelmesin. Ben kendimi hiç önemli bir noktaya koymuyorum. Ülkemin çıkarları varken ben en son haber olması gereken kişiyim. Türkiye'nin gündemini ben niye meşgul edeyim'" diye konuştu.
POLİTİKA
Sayfa başına git
