Obezite rahim içi kanserinin, HPV ise rahim ağzı kanserinin en büyük tetikçisi
İstanbul üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr .Cem İyibozkurt, rahim ağzı ve rahim içi kanserinde erken teşhisin önemli olduğunu söyledi. İyibozkurt, “Obezite rahim içi...
İstanbul üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Doğum Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr .Cem İyibozkurt, rahim ağzı ve rahim içi kanserinde erken teşhisin önemli olduğunu söyledi. İyibozkurt, “Obezite rahim içi kanserinin, Human Papilloma Virüsü (HPV) ise rahim ağzı kanserinin en büyük tetikçisidir.” dedi.
Günümüzde kanser tedavisi konusunda oldukça fazla ilerleme kaydedilmiş olmasına karşın, yine de bu hastalığın insan ölümlerinin başta gelen nedenleri arasında yer aldığını belirten Doç. Dr .Cem İyibozkurt, " Kanser erken tanısı zor, tedavisi de kısıtlı olan bir hastalıktır. Bu nedenle kanserden korunmak öncelikli yapmamız gerekendir ancak korunmak kadar önemli olan diğer konu erken teşhisin yapılıp doğru tedavinin uygulanmasıdır. Rahim ağzı ve rahim içi kanserlerinde genel olarak riski arttıran faktörler, ailede kanserli hasta olması, hiç doğum yapmamış olmak, cinsel yolla bulaşan hastalıklar geçirmiş olmak, sigara kullanmak olarak sıralayabiliriz." ifadelerini kullandı.
Rahim ağzı kanserlerinin oluşum nedenlerini aktaran İyibozkurt, “Cinsel temas yolu ile bulaşan HPV, rahim ağzı kanserinin en büyük tetikçisidir. Human Papilloma Virüsüyle rahim ağzı kanserinin bağlantısı akciğer kanseriyle sigara arasındaki bağdan çok daha güçlü. Şöyle örnek vereceğim, rahim kanseri olan kadınların kanserli bölgelerinden örnek almışlar ve yüzde 99’unda HPV DNA’sına saptanmış. Yani çok net bir şekilde söyleyebiliyorum ki HPV virüsü kapmazsanız rahim ağzı kanseri olmazsınız.” şeklinde konuştu.
HPV virüsünün nasıl bulaştığına ve belirtilerine değinen İyibozkurt, “Cilde temas ve cinsel yollarla bulaşan HPV virüsünün, erken yaşlarda cinsel ilişkiye başlamış olan, çok partnerli cinsel hayatı olan veya eşi çok partnerli olan kadınlarda kanser gelişim riski yüksektir. Bu virüs alındığında genital siğillere neden olabilir, herhangi bir lezyona neden olmadan sessiz olarakta kalabilir HPV virüsünde unutulmaması gereken en önemli konu rahim ağzındaki hücrelerde değişikliklere neden olarak rahim ağzı kanserine yol açtığıdır.” dedi.
Rahim içi ve rahim ağzı kanserlerinin farklı iki kanser türü olduğunu söyleyen İyibozkurt, “Rahim içi kanseri gelişmiş ülkelerde en sık görülen üreme organ kanseridir. Rahim ağzı kanserinin en büyük tetikçisi HPV virüsüyken Rahim içi kanseri için en önemli risk faktörü ise şişmanlıktır. Bu kanser kilolu bayanlarda sık görülür. Bunun dışında doğum yapmamış ve hiç gebe kalmamış kişilerde de sık görülür. Ayrıca erken adet gören ve geç menopoza girenlerde daha sık ortaya çıkar. Bunların dışında şeker hastalarında ve hipertansiyonlu hastalarda rahim içi kanserinin görülme olasılığı bu hastalığı olmayanlara göre daha fazladır bu hastalık daha çok metobolik sendromlara bağlıdır” şeklinde konuştu.
Rahim içi kanserini belirtilerine de değinen İyibozkurt, “Uzun kanama, sık adet ve adet arası kanamalar ve Menopoz sonrası dönemde kanamaların tekrar başlaması rahim içi kanserinin bulgusu olabileceğini” sözlerine ekledi.
İyibozkurt, Rahim ağzı ve rahim içi kanserinin ciddi ancak erken teşhisle önlenebilir bir hastalık olduğunu belirtti.