Buca'da yaşayan evli ve 3 çocuk annesi Remziye Özyılmaz, 12 yıl önce dünyaya gelen üçüncü çocuğu Hatip'in bazı sağlık sorunları yaşamaya başladığını anlattı. Hatip 18 aylıkken ateş, kusma, ishal şikayetiyle gittikleri hastanede farklı bir tabloyla karşılaştıklarını dile getiren Özyılmaz, oğlunun, 20'li yaşlarda yaşamı tehdit eden, genetik geçişli bir kas erimesi hastalığı olan DMD olduğunu öğrendi. 12 yıldır oğluna bebek gibi bakan Remziye Özyılmaz, onun eli, ayağı ve hayat enerjisi oldu.
Oğlu Hatip Özyılmaz'ın hastalığıyla ilgili bilgi veren Remziye Özyılmaz, şöyle konuştu:
"18 aylıkken bir takım şikayetler üzerine hastaneye başvurduk. Önce Hepatit B tanısı konuldu ve biyopsi yapıldı. Yaklaşık 1 ay sonra kas hastası olduğunu öğrendik. O zaman emekliyordu. Bize '7 yaşında yürümeyi bırakır, 12 yaşında el ve ayaklarını kullanamaz, 17-18'ine kadar yaşarsa yaşar' dediler. Daha önce böyle bir hastalık bilmiyordum. Genetik geçişliymiş, 5 nesil öncesinde olabileceğini öğrendik. Çevremde benim tanıdığım böyle bir hasta yok. Hatip'in gelişim süreci, aynı doktorların dediği gibi oldu. İlkokula başladı. Paytak paytak yürüyordu, merdiven çıkmada zorlanıyordu. Sık sık düşüyordu. Arkadaşları arasında durumu fark edildi. İçine kapandı, psikolojik sorunlar yaşadı. Okula gitmek istemiyordu, ağlıyordu. 4 yıl önce yürüme gücünü de kaybetti."
'ÇOCUKLARIMIZ GÖZÜMÜZÜN ÖNÜNDE ERİYOR'
Oğlunun her gün gözünün önünde güçsüzleştiğini anlatan Remziye Özyılmaz, onun bütün öz bakımını kendisinin yaptığını ifade ederek, "Şimdi kaşık kaldıramıyor, ekmek bölemiyor, hep ben yardım ediyorum ihtiyaçlarını karşılamasına. 6 ayda bir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gidiyoruz. Kan ve idrar tahlili yapılıyor. Ama tedavisi için yapılan hiçbir şey yok. Gen tedavileri ile ilgilenen bir hastane istiyoruz. Bu hastalığın tedavisi ülkemize getirilsin. Sağlık Bakanlığı bize sahip çıksın. Çocuklarımız gözümüzün önünde eriyor" dedi. Hatip'in daha önce fizik tedavi gördüğünü dile getiren Özyılmaz, hiçbir ilaç kullanmadığını anlattı.
HAYIRSEVER SAYESİNDE AKÜLÜ ARABASI OLDU
Hatip'in evde çok sıkıldığı için dışarı parka gitmek istediğini söyleyen anne Özyılmaz, onu sırtında taşıyarak merdivenden indiriyor. Oğlunun 55 kilo olduğunu dile getiren Özyılmaz, şöyle konuştu:
"Yaz geldi, çocuk sokak, park istiyor. Gezmek, alışveriş yapmak istiyor. 4'üncü katta oturuyoruz. Merdivenlerden sırtımızda indirip, çıkarıyoruz. Ama ağır geliyor. Ben bel fıtığı oldum. Babasında kas yırtılmaları başladı. DMD hastalarının aileleri zor durumda. Biz her gün ölüyoruz. Bize destek olsunlar. Dayanacak gücümüz kalmadı. Babası özel şirkette temizlik işlerinde çalışıyor. Ben ev kadınıyım. Devletten bakım maaşı alıyorum, evimiz kira. Bir hayırsever akülü bir araba hediye etti ona. Az da olsa özgürlüğüne kavuştu yavrumuz. Ama bu hastalığa bir çare bulunmasını istiyoruz. Bugünlerimiz, iyi günlerimiz. Hatip'i kötü günler bekliyor."