İzmir'de, 8 Eylül 2017'de nişanlandıktan 4 gün sonra memesinde bir kitle fark eden Tuğçe Kökçü'ye, meme kanseri tanısı koyuldu. İzmir kent Hastanesi'nde Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Alakavuklar'a başvuran Tuğçe Kökçü'ye memesindeki kitlenin ameliyat için büyük olduğu belirtilip kemoterapi önerildi. Ancak Kökçü, kemoterapinin yan etkisi olarak saçlarının dökülecek olması nedeniyle büyük üzüntü yaşadı. Bunun üzerine nişanlısı Şener Kökçü nikah tarihini öne çekti ve kemoterapiden önce düğünü gerçekleştirdi.
HIZLI BÜYÜYEN BİR TÜMÖR ÇEŞİDİ ÇIKTI
Tuğçe Kökçü, yaşadığı o süreci ve duygularını şöyle anlattı:
"En yakın arkadaşım nişanımdan bir ay önce meme kanseri tanısı almıştı. O nedenle her gün meme kontrolü yapıyordum. Ancak nişan günü üzücü bir olay yaşadım ve 4 gün muayenemi aksattım. 4 günlük nişanlıyken mememde yumurta büyüklüğünde bir kitle fark ettim. Meğer çok agresif hızlı büyüyen bir tümörmüş. Kanser tanısı alınca ilk aklıma gelen saçlarımın döküleceği oldu. Kanseri zaten grip gibi bir hastalık olarak görüyordum, geçecekti ama saçlarım önemliydi. Nişanlım, 'Niye bekliyoruz ki evlenelim' dedi. 13 Ekim 2017'de düğün yaptık. Ben o uzun saçlarımla gelin oldum."
EŞİ DE SAÇLARINI KAZITTI
Düğünden 3 gün sonra da kemoterapiye başladığını belirten Tuğçe Kökçü sözlerine şöyle devam etti:
"'16 Ekim'de de kemoterapi başladı. Bu çok zor bir süreçti. Tümör kemoterapiyle önce küçüldü, tekrar büyüdü. Büyüklüğü yüzünden başta ameliyat edilememiştim. Ardından ameliyat kararı alındı. Hiç kolay bir süreç değildi. Kemoterapi başladığında önce saçlarımı kısa kestirdim, ardından kazıttım. Eşim de benimle birlikte saçlarını kazıttı, moral verdi. Bu ay 'Meme Kanseri Farkındalık Ayı.' Ben mememdeki kitleyi kendi kendimi muayene ile yakaladım. Eğer bunu fark etmeseydim ya da ihmal etseydim belki bugün yaşamayacaktım. Ben kanseri yeneceğime inandım. İnanç zaten tedavinin yüzde 50'si. Diğer yarısı da bilime, doktorlara kalıyor. Ben de o konuda çok şanslıydım. Doktorlarımla bu süreci iyi yönettik. Ameliyat sonrası da kemoterapi aldım. Şimdi tedavim tamamlandı. Kanserle ilgili hiçbir bulgu kalmadı, artık kontrol hastasıyım. Önerim kadınlar korkmadan kendi muayenelerini aksatmadan sürdürsünler."
KANSERDEN DEĞİL GEÇ KALMAKTAN KORK
Öte yandan İzmir Kent Hastanesi Medikal Onkoloji uzmanlarından Prof. Dr. Mehmet Alakavuklar, Tuğçe Kökçü'nün geçirdiği süreçle ilgili şunları söyledi:
"Tuğçe Hanım ilk kemoterapisini 16 Ekim 2017'de almıştı. Birlikte zor bir yılı atlattık. Bu süreç içerisinde iyimserliğini, daha iyi olacağına olan inancını hiçbir zaman yitirmedi. Ameliyat açısından uygun bulunmamıştı. Kemoterapi, ameliyat tekrar kemoterapi süreci geçirdik. Tedavisi tamamlandı, şimdi takip döneminde. Kendisinin hayata olumlu bakışına her zaman hayranız. Tuğçe Hanım'ın hayatı için önemli kararları aldığı dönemde başladı tedavi. Şimdi her şey yolunda. Kanser tanı ve tedavi süreci bir ekip işi. Önemli olan kanserin erken yakalanması. Kanserden korkma, geç kalmaktan kork, diyoruz." (DHA)