POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

İzmir, bugün öğlen saatlerinde Ege Denizi Kuşadası açıklarında peş peşe gerçekleşen 4.7 ve 5.1 büyüklüğünde iki depremle sarsıldı. Depremin ardından vatandaşlar daha büyük bir depremin olacağı endişesine kapılırken Jeofizik Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Sinancan Öziçer, yaşanan depremlerin 30 Ekim 2020 depreminin artçıları olduğunu ifade ederken büyük bir depremin habercisi olduğu yönünde bilimsel verinin bulunmadığını söyledi. Öziçer ayrıca, bilimsel olmayan açıklamalara itibar etmemeleri yönünde vatandaşları uyardı.

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir, bugün öğlen saatlerinde Ege Denizi Kuşadası açıklarında peş peşe gerçekleşen 4.7 ve 5.1 büyüklüğünde iki depremle sarsıldı.

Kent merkezinde de hissedilen deprem korku ve panik yaratırken yaşanan depremlerin daha büyük bir depremin habercisi olup olmadığı merak yarattı. 

Yaşanan depremleri değerlendiren Jeofizik Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Sinancan Öziçer, depremlerin 30 Ekim 2020 depreminin artçıları olduğunu ifade ederken büyük bir depremin habercisi olduğu yönünde bilimsel verinin bulunmadığını söyledi.

“TAMAMEN ARTÇI OLARAK YORUMLAYABİLİRİZ”

Vatandaşlara, bilimsel veriler ışığında yapılan yorumlar dışındaki söylemlere itibar etmemeleri konusunda uyarıda bulunan Öziçer, toplumda panik yaratacak nitelikteki yorumların da yapılabileceğini belirtti ve “30 Ekim depreminden önceki 6 ayda oradaki deprem istasyonlarına baktığımızda ayda yaklaşık 18-25 adet deprem meydana geliyordu. Bunlar hissedilebilir ya da hissedilmeyebilir. Bizler 1 ay önce baktığımızda bu sayıların 100’lerde olduğunu gördük. Bu verileri istişare ettik ve gözlemledik. Bu ne anlama geliyor? Hala depremden önceki 18-25 sayılarına göre düşmediğine göre artçılar devam ediyor. Yaklaşık 6.9 büyüklüğündeki depremin potansiyel artçılarının 2- 2,5 yıl devam edebileceğini söylemiştik. Bunlar da görüldüğü gibi devam ediyor. Bunlar tamamen artçı depremlerdir. Daha büyük bir depremin öncüsüdür diyebileceğimiz bilimsel bir çalışma yoktur. Bu depremleri artçı olarak yorumlayabiliriz. Tabii ‘7 büyüklüğünde deprem olacaktır’ şeklinde yorumlar da olabilir. Ama 10 gün önce yine Kuşadası açıklarında meydana gelen depremde de aynı yorumları gördük. Bunlar tamamen vatandaşlarımızı korkutan ve paniğe sokan yorumlardır. Sismik çalışmalar olmadan bir fayın aktif olup olmadığı ya da fayın analizinin yapılması mümkün değildir. Bu da deniz jeofiziği ve sismolojik araştırmalarla elde edilebilecek bilgilerdir. Bu tarz çalışmaları olduğu müddetçe yapılan her yorum bilim dışıdır. Vatandaşlarımıza bilim ışığında yapılan yorumlara itibar etmelerini öneriyorum” dedi.