Rahat, konforlu, güvenilir, taşıma kapasitesi yüksek ve hızlı ulaşım imkânı sağlayan özellikleriyle raylı sistemler, İzmir’de son 6 yılda yüzde 1100 oranda rekor büyüme gösterirken, en çok tercih edilen toplu taşıma aracı olarak öne çıkmaya başladı. Raylı sistemlerin kent içi toplu ulaşım içindeki payı ise yüzde 40’lar seviyesine tırmandı.
İzmir Metro’nun 11,6 kilometrelik güzergahı ile başlayan raylı sistem, hattın uzayıp yeni istasyonların açılmasıyla 20 kilometreye çıktı. İzmir Metro, Bornova Merkez tünelinin açılmasıyla 22 kilometreye doğru uzayacak. Fahrettin Altay-Narlıdere ile Üçyol-Buca bölümünün devreye alınması ve Fuar İzmir Monorayı’nın hizmet vermeye başlamasıyla da 40 kilometreyi geride bırakacak. Karşıyaka ve Konak tramvayları sayesinde ise bu ağ, yaklaşık 60 kilometre olacak.
250 KİLOMETRENİN ÜZERİNE ÇIKIYOR
İZBAN, Torbalı hattının açılmasıyla 110 kilometreye yükseldi. Sağlık ve Selçuk istasyonlarının devreye alınmasıyla 136 kilometreye ulaşacak olan İZBAN’ın Bergama ile birlikte ulaşım ağı 200 kilometreye dayanacak. Böylelikle İzmir, kuzeyden-güneye, doğudan-batıya 250 km‘den fazla demir ağlarla örülmüş olacak. Bu büyüklükte raylı sistem ağının, kent içi toplu ulaşımdaki payının ilk sıraya yükselmesi sürpriz olmayacak.
ÇEVRECİ VE EKONOMİK ULAŞIM
Çevreci yönüyle de öne çıkan raylı sistemler kentlerde hava ve gürültü kirliliğini önlemede önemli rol oynuyor. Raylı sistemlerdeki bu büyümenin, kent içindeki olumlu sonuçları hemen her açıdan gözlenir hale geldi. Özel araçları yerine tren tercih eden İzmirliler, kent içi trafiğinin önemli ölçüde rahatlamasına yardımcı oldu. Ayrıca, hava kirliliğinin azalması, kent genelindeki karbon oranlarının düşmesi ve gürültü şiddetinin düşmesi da raylı sistemi kullanan İzmirliler sayesinde gerçekleşti. Raylı sistemler, çevreci özelliklerinin yanı sıra enerji gibi kıt kaynakların verimli kullanması açısından da kent ve ülke ekonomisine katkı sağladı.