Prof. Dr. Hotar, DEÜ Rektörlüğünde düzenlenen toplantıda, göreve başladığı 15 Temmuz 2018'den bu yana yaptığı çalışmalar ve geleceğe yönelik projeleriyle ilgili bilgi verdi.
Prof. Dr. Hotar, üniversitelerinin halen 3 kampüs ve 14 yerleşkesindeki 10 enstitü, 17 fakülte, 3 yüksekokul, 6 meslek yüksekokulu, araştırma ve uygulama hastanesi, konservatuvar ve 61 uygulama ve araştırma merkezi ile bilimsel araştırma ve yükseköğretim görevini sürdürdüğünü dile getirdi.
Okul binalarıyla ilgili son durumları da paylaşan Prof. Dr. Hotar, konservatuvar için mimari projeleri değerlendirme aşamasında olduklarını söyledi.
Foça'daki Reha Midilli Turizm Fakültesinin Tınaztepe Yerleşkesi'ne taşınması kararının bugünden yarına alınan bir karar olmadığını aktaran Hotar, yurt sorunun çözülemediğini, çok sayıda öğrencinin kayıt sildirdiğini, Tınaztepe'ye taşınma konusunda idari personelin de talebinin olduğunu dile getirdi.
Prof. Dr. Hotar, URAP 2020 verilerine göre iki basamak ilerleyerek 17. olduklarını bildirdi.
Soru üzerine, üniversitenin borç durumu konusunda bilgi veren Prof. Dr. Hotar, "Borç 10 lira, 12 lira olmuş ama aktifler toplamına yüzde 6'dan yüzde 4'e inen bir borç oranımız var." ifadelerini kullandı.
İkinci dönemde yüz yüze eğitime geçmek için planlamaları sürdürdüklerini aktaran Hotar, ancak bu kararın YÖK tarafından verilebileceğini söyledi.
Özellikle son haftada Kovid-19 vakalarında artış gözlemlediklerini kaydeden Hotar bu konuda herkesten duyarlılık beklediklerini ifade etti.
"Yolumuza bakacağız"
Geçmişte siyasette önemli görevlerde bulunması nedeniyle birtakım çevrelerin hedefi olduğunun ve bu konudan rahatsız olup olmadığının belirtilmesi üzerine ise Prof. Dr. Hotar, "Çözülebilecek sorunların hızlı çözülmesi noktasında hareket kabiliyeti, kapasitesi olan bir rektörün böyle bir kuruma gelmiş olmasından herkes memnuniyet duyar diye düşünürken birtakım kişilere eklenen birkaç kişiyle daha oluşturulan ön yargı ağıyla bu farklı bir boyuta doğru evrildi." ifadelerini kullandı.
DEÜ'de yakaladıkları sinerjiyle durumdan en minimum derecede etkilendiğini anlatan Prof. Dr. Hotar, kendisiyle ve DEÜ ile bu kadar uğraşılmasının "sağlıklı bir ruh hali" olduğunu düşünmediğini söyledi.
Türk adaletine her zaman güvendiğini belirten Hotar, "Söylentilerin hedefi olmak doğal. Meyveli ağaç taşlanır. Bu kadar üst düzey kamu görevi yapan bir kişiye bu ithamlarda bulunmak hem o göreve getirenler hem o görevde tutanlar hem de bu bilgileri bilmesi gerekenlere karşı hem saygısızlık hem onları hafife almaktır diye düşünüyorum ama dolayısıyla ben kendimden eminim. İlk dönemlerde daha rahatsızdım ama şu anda minimuma indi. Bundan sonra inşallah sıfırlanacak. Biz yolumuza bakacağız." ifadelerini kullandı. (AA)